Aldatmanın ortaya çıkması bazı çiftlerin ilişkilerini güçlendirirken bazı çiftlerde ayrılığa yol açmakta. Aldatma sonrası çiftlerin ilişkilerini devam ettirme kararı ilişkinin geçmişi, kişilik yapıları ve evliliğe bağlılıkları gibi çok çeşitli değişkenlere bağlı. Çoğu çift aldatma durumlarında evliliklerini bitirmek yerine kurtarmak için çaba sarf etmekte ve bu durumdan daha güçlü ve birbirine bağlı olarak çıkabilmekte. AŞK DOKTORU MEHMET COŞKUNDENİZ YAZDI... https://twitter.com/Askdoktoru Aldatmanın ortaya çıkması bazı çiftlerin ilişkilerini güçlendirirken bazı çiftlerde ayrılığa yol açmakta. Aldatma sonrası çiftlerin ilişkilerini devam ettirme kararı ilişkinin geçmişi, kişilik yapıları ve evliliğe bağlılıkları gibi çok çeşitli değişkenlere bağlı. çoğu çift aldatma durumlarında evliliklerini bitirmek yerine kurtarmak için çaba sarf etmekte ve bu durumdan daha güçlü ve birbirine bağlı olarak çıkabilmekte. Türkiye'deki bir araştırmada kadınlara “Eşinizden başka bir erkekten hoşlandınız mı?” diye sorulmuş. Evliliğinin iyi gittiğini belirten kadınların yüzde 13'ü, evliliğini 'orta halli' diye niteleyen kadınların yüzde 9'u, 'Evliliğim kötü' diyen kadınların da yüzde 100'ü bu soruya 'Evet' yanıtını vermiş. Ama tabii hoşlanma, aldatma olarak algılanmamalı. Hepimiz evliliğimizde ya da ilişkimiz sırasında başkasını beğenebilir, hoşlanabiliriz. Bu ille de onunla birliktelik yaşayacağımız anlamına gelmez. Zaten kadınların aldatma sebebinin yüzde 50'si aşk. Yani kadın aşık olduğunda aldatmaya meylediyor. Erkeklerinse yüzde 44'ü sadece cinsel cazibeye kapıldığı için aldattığını itiraf etmiş. Uzun dönemli evlilikleri olan ve evlilik dışı ilişkiler yaşayan erkekler, eşlerinden yüksek derecede memnun olduklarını söylüyor. Dolayısıyla ilişkilerde yaşanan mutsuzluk birebir aldatma nedeni olmadığı gibi “Mutlu birliktelikleri olan çiftler aldatmaz” diye bir genelleme de söz konusu değildir. ALDATMA BAZEN İŞE YARAR Her çift kendi yaşadıkları ilişkinin dinamikleri içerisinde aldatmaya farklı tepkiler verebilir ve aldatma sonrası süreci farklı yaşayabilir. 35 yıldır ABD'deki Washington üniversitesi'nde evlilik ve boşanma üzerine araştırmalar yapan John Gottman boşanmaların sadece yüzde 20'sinin aldatma nedeniyle bittiğini söylüyor ve evliliği bitiren asıl faktörün çiftlerin zamanla birbirinden uzaklaşmaları olduğunu belirtiyor. Eğer çiftler ilişki içinde iletişimlerini güçlendirir, problemlerini daha yapıcı yaklaşımlarla çözmeyi aldatmanın yarattığı duygusal yaraları birlikte sarmayı öğrenirlerse daha tatmin edici, mutlu bir ilişki ve evliliğe kavuşabilirler. İYİLEŞME SüRECİ 1) öncelikle ilişkinin devam edip etmeyeceğine karar verilmesi gerekiyor. Kararsızlık süreci aşıldıktan sonra mutlaka devam ya da ayrılma konusunda bir karar alınması ve bu karar doğrultusunda ilerlenmesi şart. 2) Aldatma ile ilgili yüzleşmenin tam olarak sağlanması gerek. Aldatan taraf, aldatılan tarafa her şeyi tüm açıklığıyla anlatmalı, tüm sorularına cevap vermelidir. Bu yüzleşme bir kez yapıldıktan sonra aynı konu tekrar terar gündeme getirilmemelidir. 3) Aldatan tarafın ya da aldatılan tarafın psikolojik sorunları olup olmadığı konusunda mutlaka uzmana başvurulmalıdır. Psikolojik sorunlar giderilmediği takdirde travmayı atlatma süresi uzayacak, hatta imkansız hale gelecektir. 4) Aldatan taraf, aldatma gerekçesi olarak karşı tarafı suçlamamalıdır. “Sen de şöyle yaptın, o yüzden evden uzaklaştım” gibi cümleler, ilişkinin kurtarılmasını imkansız hale getirmektedir. 5) Aldatılan taraf, kesin ve net bir şekilde affettiğini karşı tarafa deklare etmelidir. Affedildiğini bilen taraf da bundan sonra eşinin ya da sevgilisinin güvenini zedeleyici hareketlerden kesinlikle kaçınmalıdır. Aldatmaya konu olan üçüncü kişi ile irtibat tamamen kesilmeli ve bu eşe ya da sevgiliye söylenmelidir. 6) Affetme sonrası geçmişe yönelik anı tazelemeler ilişkiyi canlı tutmanın bir yoludur. Aldatma dönemini kapsayan geçmişten söz etmiyorum. Flörtün ya da evliliğin ilk başladığı yılları anmak, bununla ilgili anıları tazelemek her zaman işe yarar. 7) Eski anıların yanı sıra, aldatma dönemini unutturacak yeni anılar da biriktirilmelidir. Birlikte yeniden tatillere çıkmak, hafta sonu kaçamakları, akşam yemekleri, öğle buluşmaları gibi... Böylece birlikteyken anılacak mutlu zamanlar oluşturulabilir. 8) öfke kontrolü şart. çiftlerin bu aşamadan sonraki tartışmalarında geçmişe yönelik hesaplaşmalardan kaçınmaları gerekiyor. Küçücük bir tartışmanın yeniden ihanet hesaplaşmasına dönüşmesi ilişkiye büyük zarar verir. Bu nedenle tartışma sırasında öfkesine hakim olamayacağını düşünen taraf mutlaka “Bunu burada keselim istersen, ağzımdan kötü sözcükler çıkmasını istemiyorum” demelidir. Daha sonra sakin kafayla tartışma konusu yeniden gündeme getirilebilir. Zaten o zaman da aslında tartışılan şeyin ne kadar önemsiz olduğu görülecektir. 9) Daha önce aldatma olayını yaşamış ve ilişkilerini kurtarmış çiftlerin öyküleri olumlu örnek oluşturabilir. çiftler birlikte olmasa da, tek tek bunları yaşamış kişilerle görüşebilirler. Yalnız burada geleneksel davranış biçimlerinden uzak durmakta fayda var. “Ne yapalım kızım, o senin kocan” diyen bir aile büyüğü fayda yerine zarar verir. Bunun yerine genellikle yaşıt olan çiftlerin deneyimlerini dinlemek daha yararlı olacaktır. 10) İyileşme sürecinde kısa ayrılıkların da fayda getirdiği görülmektedir. çiftler bu süreçte ayrı ayrı zaman geçirmelidir. Mümkünse birkaç günlük kısa tatillere çıkılmalıdır. Tabii bu süre içinde ilgi eksik edilmemelidir. Ayrı kalınsa bile telefonla arama ya da mesaj yollama sıklığı önemlidir. Bu, çiftlerin birbirlerini özlemesini, değerini bilmesini sağlar.