RÖPORTAJ: PINAR YILDIZ YÜKSEL

Türküseverler Seyfi Yerlikaya’yı yakından tanır. Ona ‘Türkülerin Beyefendisi’ diye hitap ederler. Ciddi bir hayran kitlesine sahip olan Yerlikaya’yı ‘tanımıyorum’ diyenler bile aslında adını bilmeden pek çok parçayı ondan dinlemişlerdir. Biz de Seyfi Yerlikaya ile buluştuk ve son albümü ‘Sen Gidince’den Ahmet Kaya’ya, solcu ve Alevi kimliğinden aşka bakışına, genç kızların ona olan ilgisine kadar pek çok şeyi konuştuk.

* Müzikle tanışmanız nasıl oldu?

Çocukluk yıllarında tanıştım müzikle ama beni müziğe başlatan kişi Zülfü Livaneli’ydi. Aslında onla tanışmadan o beni müziğe başlattı. ‘Gökyüzü herkesindir’ albümü çıkmıştı o yıllarda. ‘Kan Çiçekleri’ parçası çok hoşuma gitti ve babamdan bağlama istedim. Babam o bağlamayı aldı ve benim müzik yolculuğum da başlamış oldu.

* Peki, ya dönüm noktanız?

Hayatımın dönüm noktası Seyhan Müzik’in sahibi Bülent Seyhan ile tanışmam oldu. Sesimi çok beğenmiş ve benle tanışmak istemiş. Beni çok sevdi ve kısa sürede ilişkimiz abi-kardeş ilişkisine döndü. Sonra başka sanatçıları da transfer edince Seyhan Müzik’in prodüktörlüğünü bana bıraktı.

* Sizin tarzınız nedir?

Bana türkücü, özgün müzik şarkıcısı, protest sanatçı diyorlar... Ama ben kendime özgü şarkı söylüyorum. Türkü de okurum, Ahmet Kaya da okurum, Zazaca da okurum. Ama üstatlarım varken bana türkücü demeleri utandırır beni.

* Zazaca biliyorsunuz...

Ana dilim Zazaca. Dersimli bir Aleviyim ben.

‘AHMET KAYA ŞARKILARINI KATLEDENLER OLDU’

* Sizin albümünüzü neden alsınlar?

12 eserlik bir albüm sunuyorum. Dinleyicilerin sıkılmayacağı bir repertuar seçtim. Birbirine benzer eser yok. Dinleyenleri yakalayacak parçalar var.

* Albümde Ahmet Kaya’nın ‘Tedirgin’ parçasını okumuşsunuz. Cesaret isteyen bir şey bu galiba?

Türkiye’de ‘Ahmet Kaya dinlemiyorum’ diyenler yalan söyler. Ahmet Abi’yi ve eşini çok iyi tanırım. Yıllar önce de onun parçalarını okuma şansım vardı ama okumaya cesaret edemedim. ‘Rezil rüsva olurum, kendime güvenmiyorum’ dedim. Ancak pek çok kişi Ahmet Abi’nin parçalarını okumaya başladı. Hakkını verenler oldu ama çoğu da katletti. Bu durum bana cesaret verdi. Çünkü daha iyi okuyabilirdim pek çoğundan.

* Pek çok popüler parçası varken neden ‘Tedirgin’?

Ahmet Kaya’nın eşi Gülten Abla’yı aradım, ‘Abla Ahmet Abi’nin bir parçasını okumak istiyorum’ dedim. ‘Hadi bakalım, göreyim seni’ dedi. Ben ‘beni tarihle anla, felsefeyle yargıla’ parçasını okuyacaktım ama Gülten Abla, ‘O 80 dönemini anlatır, şu anki döneme uymaz. Müzikten çok şiiriyle önde’ dedi. Ben olaya öyle bakmamıştım. ‘Tedirgin’ çok güzel bir parça ama diğer şarkılara göre geride kalmıştı. Oysaki çok iddialı sözleri var. Dinleyenler çok beğendi.

* Gülten Kaya da dinledi mi?

Hemen ona gönderdim. Ama Gülten Abla’dan 4-5 gün ses çıkmadı. ‘Eyvah, beğenmedi, ben bittim’ dedim kendi kendime. Sonra mail geldi: “Çok beğendim, çok güzel yorumlamışsın, aranje eden arkadaşı da tebrik ediyorum” diye yazmıştı. Rahatladım ve çok mutlu oldum.

‘KIZ ARKADAŞIM HAYATA SOLDAN BAKMALI’

* Albümün adı neden ‘Sen Gidince’?

Uzun süre isim düşündüm. Ben albümün geneline hitap eden bir isim koyma taraftarıyım. Genele baktığınızda da özlem ve hasret şarkıları var. Gidenleri olanlar için güzel bir albüm oldu.

* Sizin de gidenleriniz var mı?

Gidenlerim oldu benim de.

* Var mı hayatınızda biri?

Şu an yok. Bu dönemde zor gönül işleri.

* Nasıl bir kadına aşık olursunuz?

Egoları yontulmuş, beni çok iyi anlayabilecek, doğru okuyacak birine aşık olmak isterim.

* Nasıl okursa doğru okumuş olur peki?

Yapı olarak duygusal yönüm ağır basar. Yalnızlığı, yalnız kalmayı çok severim. Eve çekilip orada tek başına olmaktan hoşlanırım. Etrafım kalabalık, işim yoğun, belki de bu yüzdendir.

* İşiniz gereği pek çok kişiyle görüşüp seyahat de ediyorsunuz. Hayatınızda olacak kadın için zor değil mi bu durum?

Hayatıma girecek kadın bunu çok iyi hesaplamalı. İşim ve yarim arasında kalırsam yari tercih etmem. Çünkü kalıcı aşkım sanatımdır. Sanatımı küstüremem ama yar gelir gider. Bu boyuta da gelmek istemem tabii. İşim gereği katılmam gereken yerler vardır. Onun dışında evden dışarı çıkmam. Bin tane yari sanatıma değişmem!

* Sizin gibi şarkıcı olan biriyle aşk yaşar mısınız?

Aynı meslekten olursak hep aynı şeyleri konuşuruz. Farklı işlerden olursak farklı şeyler konuşup birbirimizi besleyebiliriz. İlişkiyi de canlandırır bu. Ama büyük konuşmayayım, gönül bu!

* Çalışan bir kadın mı tercihiniz?

Meşguliyeti mutlaka olsun. Sosyal hayata katılsın.

* Kıskanır mısınız hayatınızdaki kadını?

Kıskanırım ama belli etmem. Eşim olacak kişi ağır başlı, beni dışarda temsil edecek biri olmalı. En çok sevdiğimiz insan kendimize en çok benzettiğimiz insandır. Bana benzeyen birini daha çok severim.

* Romantik misiniz?

Romantiğim ama eve çiçekle giden bir romantik değilim. Çok doğalım, hayatıma girecek insan da bunu çok sever. Bir de çok komiğimdir.

* Şarkı yaptınız mı sevdiğiniz kadınlara?

Yaptım. Albüm çıktıktan sonra da söyledim. Kilitlenip kaldı.

* Hangi şarkıydı?

Önceki albümümdeki ‘Baharı beklerken...’ Giden gitti ama.

* Neden gitti?

Çatıştığımız noktalar olmuştur. Hayata bakış açımız, siyasi duruşumuz farklı olmuştur.

* Siyasi görüşün ortak olmaması ayrılık sebebi mi?

Tabii, solcuyum, sağcı bir kızla olmaz. Değer yargılarımız farklı, çatışırız. Kız arkadaşım hayata soldan bakacak, pencereyi soldan açacak. Kriter bu! Kırıcı bir şekilde olmuyor bu tabii. Kimseden bugüne kadar edindiği yargılardan vazgeçmesini isteyemem, ayıp!