Acaba yansır mı?

Her şeyi anladık da, mallar ne oldu? Geminin malları... İnsanî yardım malzemeleri...

- Ne oldu?

O kadar ilaç ve gıda, İsrail limanlarında beklesin diye gönderilmedi herhalde.

Gazze’ye ulaştı mı dersiniz?

Ya da ulaşacak mı?

Acaba mı?

***

Her şeyi iç politika malzemesi yaparız ya, şimdi de bu olayın siyasi yelpazeye nasıl yansıyacağı konuşuluyor, yazılıyor, çiziliyor.

Zira yakında referandum var.

- Oy’a tahvil.

Ortada tahvil edilecek ne olduğunu olmadığını bilmiyorum ama Referandum’un tam Ramazan Bayramı Ertesi’ne rastgelmesi, dengeyi zaten bozacaktır.

Düşünün... Ramazan boyu Edirne’den Kars’a iftar çadırları kurulacak... Sahur vaktine kadar sohbet toplantıları yapılacak... Milyonlarca insan, camileri dolduracak...

Söyler misiniz, nasıl bir avantaj bu? Kime avantaj? İyi düşünün.

***

Niçin yazıyorum?

Çünkü, Bayram Ertesi’ne rastgelen bir Referandum’u, her parti kendi avantajı zannediyordu.

Tatilciler dönmüş olacak ve sandık tembelleri bu def’a koşa koşa gidip oy atacaktı... Doğru.

Ertesi gün okullar açılacağı için herkes kendi evine odaklanacaktı... O da doğru.

İlk bakışta bunlar da avantaj.

Ama 1 aylık Ramazan Kampanyası kadar avantaj mı?

***

İnsanî Yardım Filosu’na yapılan müdahale, bizi 1 günlüğüne birleştirdi.

Bağırdık çağırdık, kurtlarımızı döktük... Sonra yine bölündük... İslamiyet ve insaniyet arasında gittik geldik...

Buyrun, siz oturun tartışın.

Benim aklım, geminin mallarında şimdi.

Gazze’ye ulaştı mı?

Ulaşacak mı?

Acaba mı?

Hırsızlık sınıfına girdiği için, artık bu takibatı Kılıçdaroğlu’na havale ediyorum.