Şirin Sever Ahkâm kesmekten dersini çalışamayanlar!
HABERİ PAYLAŞ

Ahkâm kesmekten dersini çalışamayanlar!

Haberin Devamı

Yıllar önce sayfaya hatalı haber koyan bir editörü uyardığımda, “Her şeyi bilmek zorunda değilim ki!” diyerek çemkirmişti. Ben de şunu demiştim ona: “Bilmek zorunda değilsin ama öğrenmek zorundasın. Editörlük budur.” Sabahları magazin yorumlayan bir sunucu, Sabahattin Ali’nin ölümsüz eseri ‘Kürk Mantolu Madonna’yı şarkıcı Madonna’yla ilgili sandı ya, bu hikayeyi hatırladım.

Bu hezeyan herkeste var maalesef. Öğrenmeden en tepedeki koltuğa oturmak, bilmeden ama biliyor gibi davranarak canlı yayınlarda olmak istiyoruz. Oysa denklem belli...

Bir editörün işi araştırıp, öğrenip, haberi düzenleyip sayfaya koymaksa; her sabah canlı yayına çıkan biri de dersini çalışıp o yayına çıkmalı. Sosyal medyada bu konuda dalga geçenlere kızıp, “Sanki hepiniz hatasız, çok kültürlü ve mükkemmelsiniz de başkalarını linç ediyorsunuz” diyenler var. Doğru, lince gerek yok ama tartışmaya gerek var…

‘BİLMİYORUM’ DESEN?

‘Kürk Mantolu Madonna’yı okumayabilirsin, bilmeyebilirsin tamam. Peki programda konuşulan mevzuları öğrenmek, hazırlık yapmak gerekmiyor mu? Sorun, sunucunun bilgisizliği değil zaten...

Bilmediği konudaki “biliyorum” iddiası. Komik olan bu. Kaldı ki 1943 yılında yazılan kitap, son yıllarda Türkiye’de ‘en çok satan kitaplar’ arasında. Kitabın alameti farikası üzerine, bu kadar moda olması üzerine sürekli yazılar yazılıyor.

Popüler kültürle ilgili iş yapıyorsan bunca gürültüyü nasıl duymazsın? Bütün bu ‘bilmezliğin’ üzerine “Cehalatim işe yaradı, ülkenin merhamet ortalamasını gördük” demek ne büyük küstahlık! Bence bu ülkede herkes biraz susabilse, her şeyi biliyor gibi yapmayı bıraksa, şahane olacak.

Karadeniz'e kentsel dönüşüm

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, kalitesiz yapılaşmanın giderek arttığı Ayder ve Uzungöl başta olmak üzere Karadeniz yaylaları için kentsel dönüşüm talimatı vermiş. Şahane haber bence. Zira geçtiğimiz hafta Karadeniz’deydim. Ondan önce de tura katılıp gezmiştim.

Manzara fena. Ayder Yaylası’na çıkınca içiniz cız ediyor gerçekten. O yeşilliğin içindeki çirkin yapılaşmayı, betonlaşmayı, tabela kirliliğini görmelisiniz. Duruma el koymak, bir düzenleme yapmak elzemdi. Fakat kentsel dönüşüm denildi mi korkuyorum ben; TOKİ’nin korkunç evleri geliyor aklıma hemen. Kentsel dönüşüm diye yaylalara da dikmezler o evlerden umarım!

Tayt kilo aldırır!

Ertuğrul Özkök Los Angeles izlenimlerinde yazmış; “Beli lastikli blue jean’ler çok moda olmuş” diye. Eklemiş: “Son yıllarda blue jean’ler esneyen streç kumaşlardan yapılmaya başladı, insan kilo aldığını fark etmiyor. Şimdi de beli lastikli hale geldi, dikkat edin!” Herkesin bir gün Seda Sayan’ın lafına geleceği belliydi işte.

Bu konuda ilk uyarıyı o yapmıştı. Yıllar önce programında “Tayt çıktı, kadınlar kilo almaya başladı. Lastikli kumaş esnediği için kilo aldığımızı fark etmiyoruz. Oysa düğmeli pantolonlar, etekler bizi durduruyordu” demişti. Seda Sayan uyardı zamanında, dinleyen yok!

ŞAKA GİBİ ÜLKEYİZ!

■ 9 tane F16 pilotu, hem vatan hainliğinden yargılanıyor, hem de Musul’a göreve gönderilip bomba atıyor. Dönüşte de imza veriyorlar...

■ Adana’da Orduevi’nin olduğu caddede çarşaf giyip dolaşan şüpheli kişiyi canlı bomba sanıyorlar. Meğer, kız arkadaşının babasından korktuğu için eve böyle giren aşık bir adammış...

■ “Bir kadın evinden süslenip çıkıp evine dönene kadar kaç erkeğin şehvetini tahrik etmişse, o kadar erkekle zina yapmış gibidir” diyen Burdur İl Milli Eğitim Müdürü Mahmut Bayram vardı hani... İşte bu ‘zihin açıcı’ sözlerinden sonra, vekaleten baktığı bu göreve asaleten atamışlar kendisini. Böyle takdir edilecek şeyler söyledin mi, sırtın yere gelmez bu ülkede…

■ İTÜ’de uzay mühendisliği okuyan Halil Kayıkçı, yakında uzaya gidecek. Uzay yolculuğundan korkup korkmadığı sorulmuş “Korkmuyorum çünkü İstanbul’da yaşamak daha tehlikeli. Eve giderken daha fazla tedirgin oluyorum” demiş. Güler misin ağlar mısın şimdi?

Eğitime bakış açımız budur!

‘Proje okul’ konusu kanayan yara... Veliler, öğrenciler, öğretmenler isyanlarda ama kimin umurunda. Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, eleştirilere gayet net yanıt vermiş: “15 Temmuz olduğunda, vatan senden hizmet bekliyor dendiğinde, sağına soluna bakmadan sokağa bayrakla çıkabilecek yeni bir nesil yetiştirmek istiyoruz...” Mesele budur. Bundan ibarettir. Başka sorusu olan?

Sıradaki haber yükleniyor...
holder