Tuğçe Özcan Alışveriş ne zamandan beri kâbus oldu?
HABERİ PAYLAŞ

Alışveriş ne zamandan beri kâbus oldu?

Haberin Devamı

Belki de feminen eylemler arasındaki en tipik örnekti alışveriş. Kadınlar ellerinde paketlerle saatlerce mağaza mağaza gezer, dener, kıyaslar, araştırır, bulur buluşturur yorulmak bilmeden alışveriş yapardı. Maaş günleri, alışveriş yapacağımız için bile başka bir güzeldi. Hatta kimi zaman bir sonraki ay alınacaklar, bir önceki aydan belli olurdu. Alışverişle mutlu olurduk.

Ne değişti peki?

Neden artık alışveriş bir keyif değil, kabus halini aldı?

Uzunca bir zamandır düşünüyorum bunu. Önceden tatil günü olan cumartesi erkenden vitrinlere sarılmak güzel bir kafa dağıtma şekliyken, şu an birçok kadın için alışveriş yapmak neden zulüm haline geldi?

KALABALIK ARTTI, HİZMET DÜŞTÜ


Alışveriş merkezleri sayıca azken, buralarda olmak ya da buralardan alışveriş yapmak çok keyifliydi. Ancak şu an alışveriş için AVM’den başka şansımız zaten kalmadı.

Özellikle hafta sonu kalabalığında bir AVM otoparkında yer bulanlara altın madalyon verilmeli. Alışveriş merkezine giden yollar kalabalık, otopark kalabalık. Mağaza içleri darma duman. Aradığını bulmak gerçekten şans işi. Denemek istesen kabinlerde kuyruk, almak istesen kasada kargaşa.

GÖRÜNMEYEN BİR OLUMSUZLUK VAR SANKİ


Bazı alışveriş merkezlerinde havalandırmadan ya da elektronik cihazlarının yoğunluğundan oluşan ve insanda baş ağrısı yapan bir hava var. Kötü enerjilerin toplandığı dev bir çukur gibi. İnsana çığlık atarak hızlıca orayı terk etme isteği uyandırıyor. Bir baş ağrısı, bir memnuniyetsizlik, bir olumsuz ruh hali başlıyor.

ORTAK YEMEK ALANLARI


Hafta sonu kalabalığında en çok kaotik durumun baş gösterdiği yerler ise ortak yeme içme alanları. Burada öyle bir kalabalık oluyor ki, sanırsınız yemekler bedava. Hayır aksine herkes istediği restorandan, istediği yemeğin parasını ödeyerek o karmaşanın bir parçası oluyor.

Sürekli dolu bir yeme içme alanı, her ne kadar arı gibi çalışsalar da kalabalığa yetişemeyen temizlik görevlileri, ardı arkası kesilmeyen kasa kuyrukları ve birbirine karışan yemek kokuları ile tam bir keşmekeş!

ONLINE ALIŞVERİŞ ÇARE Mİ?


Yukarıda saydığım sebeplerden ötürü neredeyse 2 yıldır hafta sonları alışveriş merkezlerinden köşe bucak kaçar oldum. Hafta içi nispeten daha sakin olan günleri tercih ediyorum. Zaten çalışan kadınlar da bu kalabalığa artık tahammül gösteremedikleri için online alışverişe yöneldiler. Birçok sitenin koşulsuz iade seçeneği de kadınlar için büyük kolaylık oldu. Baktık içimize sinmedi, hoop veriyorsun iadeye.

Ama mesela yılbaşı alışverişi gibi güzel bir olay var. Geze geze, düşüne düşüne alınması gereken. Seçmek için kıvranışın da güzel, elinde pakedi taşıyarak mağazadan çıkması da, finalinde torbaları karşı koltuğuna oturtup bir yorgunluk kahvesi içmesi de. İşte bu güzelliği de online alışveriş de yaşamıyor insan!


GERÇEKTEN İHTİYACIMIZ VAR MI?


Çok fazla alışveriş yapan insanlara bakın, hatta eğer kendinizseniz dürüstçe sorun. Alışveriş mutlaka hayatınızdaki bir eksikliğin yerine koyduğunuz tatmin şeklinizdir. Soruyu sorun, cevabı sizde…

Sıradaki haber yükleniyor...
holder