Mesut Yar Aman araya girmeyin!
HABERİ PAYLAŞ

Aman araya girmeyin!

Haberin Devamı

Söz (Star TV) geçtiğimiz pazartesi İçerde’yi (Show TV) tahtından edince, en başta söylenecek şeyi anın heyecanıyla en sona bıraktık...

Şimdi bu Sarp ile Mert’in bir an önce kardeş olduklarını öğrenmeleri gerekiyor. Geçtiğimiz bölüm izlediğimiz o müthiş dövüş sahnesinden sonra buna iyice ikna oldum...

Çünkü o kavga sahneleri bu hızla devam ederse hem Sarp hem de Mert için “Umut” kalmayacak. Bu arada oyunculuklar süper olmasına süper de Çağatay ile Aras birbirine inceden bir bileylenmiş mi acaba? Set ekibi bile araya girmeye çekinmiştir! Şaka bir yana neredeyse aksiyon dizileri için doğmuş iki aktörü de hafızamıza ekleyelim!

Mayayı tutturdular...

Duymayan Kalmasın (Star TV) tatlı bir ikili oluşturdu. Neresinden bakarsanız bakın Seren Serengil ve Cengiz Semercioğlu olmaz denileni oldurdu...

Ben o hattan hiç anlamadığım için hızla uzaklaşmıştım. Ardımdan Deniz Akkaya da ani bir kararla programdan ayrıldı. İlk başlarda iki baskın karakterin işinin zor olduğunu düşünüyordum ama ne yalan söyleyeyim bu ikili beni yanılttı. Geçtiğimiz gün ekranda yükselen tansiyonu reklama giderek düşürdüler ve hiçbir şey olmamış gibi “nerede kalmıştık?” diyerek yollarına yürüdüler...

Duyduğum kadarıyla program yaz aylarında da ekranda olacakmış. Hayırlısı!

SAKIN KAÇMA OYA...

Bana TV eleştirmenleri arasında dramaturji işinden en iyi anlayan kim diye sorarsanız yanıtım nettir; Oya Doğan! Sevgili Oya tek başına bir eleştirmen değil. Aynı zamanda iyi bir yazar. İkinci romanı an itibarıyla raflarda. Açıkçası onun sağlam kaleminden bir roman okumak da bir dizi izlemek de insana eşdeğer bir lezzet verir...

Bu yüzden Oya, yeni kitabının ismi “Hadi Ben Kaçtım” olsa da ben daha çok “Bir yerlere gittiğim yok, buradayım” demeni tercih ederim kardeşim...

REKLAMVEREN DE ÇABALAYACAK...

Reklamverenler Derneği, 25. yılını kutluyor. Geçtiğimiz gün derneğin başkanı Ahmet Pura ile reklam sürelerini ve yaz aylarında düşen reklam gelirlerini konuştuk.

Ahmet Pura, “reklam verenlerin tek başına bir yaptırım gücü olamayacağını ama bu iki konuda da çok şikayet aldıklarını” belirtti ve “Başta RTÜK (Radyo ve Televizyon Üst Kurul), reklam cephesi ve yayıncılarla bir araya gelerek bir çalışma başlatmamız şart oldu, yapacağız da” dedi...

Yazın düşen reklam gelirleri yüzünden ucuz işler ya da tekrar yayınlara mahkum olduğumuz sıkıntısına, “Reklamın sezonu olmaz. Bu anlayışı yerleştirmek için canla başla çalışıyoruz. Bu sorun da aşılacak” diyerek inceden bir müjde vermeyi de Ahmet Pura ihmal etmedi. Ne diyelim, hadi inşallah!

Şu dekora bir el atsanız...

Digitürk el değiştirdikten sonra beIN Sports hem ismen hem cismen ağırlığını ortamlara koydu. El değiştirmelerde sakız gibi uzayan “değişim” faslına çok da sıcak bakmıyorum zaten...

Ancak bir şerhim var. Platformun spor programlarında tercih edilen dekor çok ciddi bir göz yorgunluğuna neden oluyor...

Geometrik yerleştirilmiş led aydınlatma izleyeni bir süre sonra far görmüş tavşana döndürüyor. En azından ben ve birkaç okurum böyle düşünüyor. Maraton’dan başlayarak şu dekor ve stüdyo meselesine de el atmakta fayda var...

BÖYLE İYİYDİK AMA...

Değerli işlerini yakından takip ettiğim D Production Genel Müdürü Müge Turalı Pak, önümüzdeki ayın sonuna doğru koltuğunu bırakıyormuş...

Müge, Bir Kadıın Bir Erkek, Kiralık Aşk gibi bir hayli sevilen işlerin altında imzası olan sağlam bir televizyon insanıdır. Şimdilerde Adı Efsane’nin (Kanal D) yapımcılığını üstleniyor...

Bu bir emeklilik kararıysa izninizi alarak “bir dur orada” diyeceğim. Televizyon dünyasında yapacak daha çok “iyi” işin var sevgili dostum...

Sıradaki haber yükleniyor...
holder