Amerikalı zengin erkek makyaj yapıyor!

İstatistikler her geçen gün kozmetik kullanan erkek sayısının arttığını ispatlıyor. Göz farı veya allık değil tabii bahsettiğimiz. Erkekler, yüzdeki yorgunluk ifadesini giderici, yara bereleri kapatıcı türden ‘makyaj malzemesine’ rağbet ediyorlar. 1997’de 2.4 milyar dolar olan erkeğe yönelik kozmetik satışları 2009’da 4.8 milyar dolara ulaşmış. Bunun büyük bölümü yüz temizleme sütü, nemlendirici, peeling etkili arındırıcılar ve kapatıcılar.

Cilt kapatıcı bir ürün kullanan erkek fikri ilk anda irkiltici etki yaratıyor itiraf edelim! Bu alan daha çok eşcinsel erkeklerin tekelinde gibi görünüyor değil mi? Oysa tarih öyle demiyor. Erkeğin kozmetikle ilişkisi milattan önce 3500’lü yıllara dayanıyor. Eski Mısır’da aynen kadınlar gibi erkekler de ezilmiş karınca yumurtasından yapılan boyalarla gözlerini boyuyor. Aynı şekilde erkekler ve makyaj eski Roma ile Yunan’da da var. Ya Rönesans dönemi? Peruklu, allıklı, pudralı yüzlü erkekler bu döneme damgasını vurmuş...

Amerika’nın kalburüstü kesimi bu tarihsel geri dönüşü günümüze taşıyanlar. Los Angeles’da mesela, varlıklı hanımların evlerine makyaj yapmak için giden Eric Sakas, “Eskiden bu kadınların kocalarını görmezdim bile. Ama artık kocalar da kafalarını uzatıp, ‘Benim de yüzüme kapatıcı, düzeltici bir şeyler yapsan’ diyorlar” sözleriyle durumu özetliyor. Musluk tamircinizin yakın zamanda yüzünde pudra ile geleceğini düşünmek pek gerçekçi olmasa da, erkeklerin her geçen gün kozmetik ürünlerle aralarındaki mesafeyi azalttığı ortada...

Yeni trend ev detoksu

Amerika’da erkek makyajının hemen arkasından bir başka yükselen trend ev detoksu! Bu da, sağlığına düşkün olup 375 doları gözden çıkaranların satın aldığı yeni bir hizmet. Toplam 3 saat süren işlemde evinizdeki fiziksel stres yaratıcılar, zararlı her şey tespit ediliyor. Ev içinde sağlığımızı tehdit eden unsurları kontrol altına alıp yok etmek ya da olabildiğince zararsız hale getirmek ev detoksundaki amaç...

Evdeki bütün fayanslı bölgeler özel bir aletle kontrol ediliyor ve gerekiyorsa sıvaları tazeleniyor. Çamaşır kurutucu varsa, nem oranında pay sahibi olan hava deliğinin sağlam ve temiz olması sağlanıyor. Özellikle yatak odasında pencereler kapalı olduğunda hava filtresi kullanılması öneriliyor. Sonra evde kullanılan musluk suyunun kalitesi laboratuarda ölçülüyor. Musluk suyunda bulunan potansiyel kanserojenlerden arınmak için mutfak musluğu ve duşa filtre koyuluyor. Eğer ikisinden birini seçmek zorundaysanız fazla para vermemek için önceliği duşa verin diyorlar. Bir de duş başlığınızı düzenli olarak sirkeli suyla temizlemenizi öneriyorlar. Karaciğer, içilen suyun detoksunu otomatik olarak yapıyor ama cilt yoluyla alınan pis su için insan vücudu arınma sağlayamıyor. Musluktan akan su, arsenik ve metal ihtiva edebiliyor.

Telsiz telefonlar, buzdolabı, mikrodalga, floresan ışıkları, wireless internet, laptoplar, cep telefonları, evinizin çevresinde bulunan cep telefonu antenleri... Ölçüm yapılarak evinizin hangi bölgelerinde yüksek elektromanyetik akım olduğu belirleniyor ve prizlere arıtıcı filtre takılıyor. Üstelik bunların fiyatları 35 dolar civarında. 5 litresi 400 dolar olan ve radyo frekanslarını yüzde 97 engelleyen karbon bazlı boya alıp duvarlarınızı da boyayabiliyorsunuz. Ama boya siyah renkli olduğu için üzerini normal boyayla tekrar kapatmak şart!

Kokulu mumları ve bütün geleneksel temizleme malzemelerini, özellikle çamaşır suyu içeren her şeyi evinizden uzak tutmanız gerekiyor bu detoksta. Temizliği sirke, limon ve su karışımıyla yapmanız öneriliyor. O olmaz diyorsanız son çare çevreye dost temizlik ürünleri.