Çocuk ortopedi kliniklerinde sıklıkla karşılaşılan kemik tümörlerinden birisi anevrizmal kemik kistidir (AKK). AKK, temel olarak kemiklerin genişledikleri uç noktalarında (metafiz) daha sık oluşan içi kan veya kanlı sıvı ile dolu, içinde bolca duvarcıkları olan kistik kitlelerdir. Temel olarak iyi huylu olsalar da lokal olarak agresif seyirlidirler. Yani, büyüyerek ağrı, ele gelen kitle, çevre kemikte incelme ve kırık oluşumuna neden olabilir. Bu kitleler ortalama 13 yaş civarında görülseler de esas olarak 20 yaş altında görülen bir kemik tümörüdür denilebilir.
Ortopedi ve Travmatoloji, Çocuk Ortopedisi Uzmanı Op. Dr. Ozan Ali Erdal, çocuk ortopedi hastalıkları arasında sıklıkla karşılaşılan anevrizmal kemik kisti ve tedavisi hakkında merak edilenleri sizler için anlattı.
AKK’NİN TANISININ KESİNLEŞTİRİLMESİ BÜYÜK ÖNEM TAŞIR!
Semptom ve bulgulara bakılarak çekilen röntgenlerde bu kitlelerin görünümü özellikle tecrübeli ortopedistler tarafından AKK olarak ön tanı alır. Ancak, tanının kesinleştirilmesi çok önemlidir. Tanının kesinleştirilmesinde MR görüntülemeleri ve biyopsi çok önemlidir çünkü bu kitle röntgen ve MR görüntülerinde çocukluk çağında görülen kötü huylu bir tümör olan osteosarkomun bir alt türüne de çok benzer. Ayrımın yapılması yanlış tanıdan sakınılması ve erkenden gerekli tedavilerin yapılması açısından çok önemlidir.
TANI KOYULDUKTAN SONRA ERKENDEN TEDAVİ EDİLMESİ ÖNEMLİDİR
AKK lezyonları kendiliğinden gerilemeyeceği gibi az önce bahsedildiği gibi giderek büyüme özelliği taşımaktadırlar. Acil olarak tedavi gerektirmeseler de erkenden tedavi edilmesi ağrıların çözülmesi, kırık oluşumunun önüne geçilmesi için önemlidir.
Anevrizmal kemik kisti tedavisinde kesi olmadan ya da küçük bir kesi aracılığı ile yapılan kemik iliği, tıbbi sement, fenol, vb. maddelerin enjeksiyonlarının tedavi edici özellikleri olduğu ve bunlar sayesinde daha büyük cerrahilerin önüne geçilebileceği gösterilmiştir. Ancak, özellikle yük taşıyan (bacaklardaki) kemiklerde yer alan büyük boyutlu kitlelerin kırık önlenmesi adına açık cerrahi ile temizlenip içinin kemik grefti ile doldurularak implantlar ile ortopedik tespit yöntemlerinin uygulanması genellikle önerilmektedir.
Görüldüğü gibi kitlenin yeri, boyutu gibi etkenler tedavide yol göstericidir. Ayrıca çevre kemik dokusunun inceliği ya da bütünlüğü, daha önce minimal invazif yöntemlerin denenip denenmediği, çocuğun yaşı ve aktivite düzeyi gibi etkenler de tedavi kararı vermekte önemlidir.
TEDAVİNİN ERTELENMESİ OLUMSUZ ETKİLERE YOL AÇABİLİR
Tüm kemik tümörlerinde olduğu gibi AKK olgularında da korku ve buna bağlı tedaviden sakınma çocuğun sağlığına olumsuz etkilere yol açacaktır. Bu nedenle tanı sonrasında cerraha ve diğer tıp branşlarına güvenmek, tedaviyi geciktirmeden yapmak ve önerileri yerine getirmek yapılabilecek en akılcı yaklaşımdır.
- “Şekerli gıdaların yatma saatinde tüketilmesi çürük riskini artırıyor”
- Çocukların yüzde 28'i 'hikikomori' sendromuna maruz kalıyor
- Herkes moda diye çocuğuna aynı ayakkabıyı tercih ediyor fakat gelişim bozukluğuna bile neden oluyor!
- Çocukları tehdit eden sinsi tehlike: Hipertansiyon
- Karne stresi psikolojik sorunların temelini oluşturuyor! Uzmanı uyardı: Bu davranışlardan kaçının