Gazete Karınca'nın The Guardian'dan aktardığı haberine göre Antarktika kökenli bir tür olan Adelie pengueni, 'feci bir ölüm zinciri' ile karşı karşıya. Fransız bilim insanları, Petrels Adası'nda yaklaşık 18 bin çift penguenden oluşan koloniden geriye yalnızca iki penguen yavrusunun kaldığını duyurdu. Binlerce penguen kıtlıktan ölürken, Adelie Adası (Terre Adélie) olarak da bilinen bölgede birçok çatlamamış yumurta bulunduğu ifade edildi.

DÖRT YILDA İKİ FELAKET

2013'te de benzer bir felaketle karşılaşılmış, hiçbir penguen hayatta kalamamıştı. Bilim insanları, bölgenin gözlemlendiği 50 yıl boyunca böyle bir olayın hiç yaşanmadığına dikkat çekti. Fransa Ulusal Bilimsel Araştırma Merkezi'nden Yan Ropert-Coudert, bölgede yaşanan yoğun ölümlerin sebebi olarak 'yaz ayında denizde ‘rekor miktarda' gözlemlenen buzlara ve ‘eşi benzeri görülmemiş' oranda yağmura" işaret etmişti. Küresel ısınma dolayısıyla bütün Antarktika'da buzullar azalırken, penguenlerin yaşadığı bölgenin istisnai özellikler taşıdığı belirtildi. Bilim insanları, bölgede buzulların artmasını başka bölgelerde eriyen buzullara bağlıyor. Su seviyesinin beklenmedik bir şekilde artması, penguenlerin yiyecek bulabilmek için 100 kilometre daha fazla yol almasına sebep oluyor, buna yağmurlu hava da eklenince ıslak kalan penguenler, vücut sıcaklıklarını koruyamadıklarından dolayı ölüyor.

KÜRESEL ISINMA YÜZÜNDEN

The Guardian'a konuşan Ropert-Coudert, 'bölgenin, 2010'da Adelia Adası'ndan 250 kilometre ötede yer alan ve yaklaşık iki İstanbul büyüklüğünde bir buz parçasının, Mertz Buzulu'ndan ayrılması dolayısıyla sular altında kaldığını' söyledi. Ayrılan buz parçası, beklenmedik meteorolojik olaylara ve geniş alanlara yayılan iklim değişikliklerine sebep oldu; bu da yaşanan bu büyük felakete yol açtı. Küresel ısınmanın özellikle Antarktika'da bugüne kadar olduğu gibi yeni felaketlere yol açacağı belirtiliyor.

'BÖLGE KORUMAYA ALINSIN'

Öte yandan Avrupa Birliği Antarktik Deniz Yaşamı Komisyonu (CCAMLR)gelecek hafta 24 ülkenin katılımıyla Hobart'ta acil toplanma kararı aldı. Ropert-Coudert, bölgede balıkçılık ve turizm gibi canlılara yönelen başka ‘tehdit'ler de olduğunun altını çizerek adanın koruma altına alınması çağrısını yineledi.