Mesut Yar Arka Sokaklar’dan bakınca...
HABERİ PAYLAŞ

Arka Sokaklar’dan bakınca...

Haberin Devamı

Bugün biraz reytingler üzerinden gidelim. Her ne kadar “reytingler gerçeği yansıtmıyor” diyenler olsa da ben tam tersini düşünüyorum... İkibin küsur haneyle Türkiye’nin izleyici profilini çıkarabilir misiniz?

Elbette, en azından gerçeğe yakın bir istatistik elde edersiniz... O istatistik geçtiğimiz cuma akşamı Rıza Baba ve ekip arkadaşlarını rekora taşıdı. Arka Sokaklar (Kanal D) uzun süredir çift haneli reyting rakamlarına ulaşamıyordu ama bir döndü pir döndü...

Bakın, bir işi on yıl boyunca zirvede tutmak, hele ki tekrar bölümlerinin bile birkaç defa başa alındığı bir dizi için hiç kolay değil... Dizinin çocuk yıldızları neredeyse nikahlık çağa geldi.

Ekipteki herkes artık birer Rıza Baba kıvamında. Ha, babanın kendisi hiç yaşlanmıyor; o ayrı! Maşallah diyelim. Her reytinglere hem de Arka Sokaklar’a can veren herkese!

MALZEME VAR HELVA YOK!

Yazıya reytinglerle başladık ya, ister istemez sormak zorundayım; Muhteşem Yüzyıl Kösem (FOX) dizisinin reyting olarak düştüğü fecaatin nedenine bir bakılıyor mu? Geçtiğimiz yıl Star ekranında inceden bir düş kırıklığı yaratmıştı ama sezonu bitirebildi. Şu sıralarda aldığı reytingler sıradan bir gündüz programıyla neredeyse aynı...

Mesele dizinin yurt dışına satışı filansa bilemem ama oradan gelecek para ekrandaki mevcut harcamayı karşılayabiliyor mu merak ediyorum...

Hayır, ortaya çıkan iş kötü olsa oralı bile olmayacağım. Ama değil. Dekor, içerik, oyunculuk, kostüm, ses, ışık, müzik, çekimler filan harika. Eh o zaman saray helvası neden yapılamıyor kardeşim?

ÖNÜMÜZDEKİ HAFTA YAPACAKLARIM...

İşte Benim Stilim’in (TV8) gece tekrarlarını izliyorum. Peki, tekrarları reyting listesine girerken ana yayın neden skor yapmıyor ona bir bakacağım... Gündüz yayınlanan günlük dizilerin arasında ne tür bir rekabet var?

TRT 1’deki Adını Sen Koy aldı başını gidiyor. İçerik Beni Affet’i (Star TV) andırıyor ama boynuz kulağı geçmiş. Nedenlerine bir bakacağım... Esra Erol’da (atv) ne olduğuna, Zuhal Topal’la (Star TV) devam edip edemeyeceğime, evli olduğum için “Evleneceksen Gel”e (Show TV) jüri (!) olarak katılıp katılamayacağıma bakacağım; kısmetse olur diyerek...

Bu hafta yayınlanmayan Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz (atv) ve Anne (Star TV) rekabeti önümüzdeki hafta kaldığı yerden devam edecek.

Arkadaşlarla salı gecesi kimde kalır bahsine gireceğim... Ve son olarak ekrana dönme vaktimin geldiği söylendi. Tam vakti alıp, bizzat buradan müjdeyi çakacağım. Hadi bakalım!

VALLAHİ SESLİ GÜLDÜM!

“Kerem Bürsin’in saçları peruk mu?”. Bu sorunun cevabı önceki gün Aklınızda Bulunsun (360 TV) programında uzun uzadıya tartışıldı...

Helin Avşar, genç aktörün peruk kullandığını iddia etti. Bunun üzerine Elif Güvendik ve Tayyar Işıksaçan da görüntüler üzerine yorumlarını yaptılar...

Vallahi en tatlı yorum Tayyar ağabeyden geldi. Saçların genel görünüşüne şöyle bir bakıp, “Kuaförü jöle yerine limon suyu kullansın. Eskiden öyle yapılırdı” dedi. İşin bu kısmı hoş bir nostalji oldu, o kadar!

ZEBERCET İLE YENİDEN...

Sizi bilmiyorum da ben Anayurt Oteli isimli Yusuf Atılgan eserinin hem bir okuru hem de sinemaya uyarlanmış halinin takıntılı bir izleyicisi olarak habere çok sevindim...

Türk Sineması’nın başyapıtlarından biri olan eser, günün teknolojileriyle yenilenerek İstanbul Film Festivali kapsamında tam otuz yıl sonra yine vizyona girecek...

Zebercet (Macit Koper) ve derin yalnızlığıyla tekrar bir araya gelmek, otelin neredeyse tamamı boş odalarında yeniden şöyle bir dolaşmak çok keyifli olacak...

Şansınız varsa nisanda yapılacak tekrar gösterimi izleyenlerin arasında olursunuz. Hiç izlemeyeniniz varsa hele kitaba önceden bir göz gezdirip üstüne sinema perdesine odaklanmak harika bir deneyim olacaktır. Bilginize!

OKAN DÖNECEK Mİ?

Herkesin sorduğu soru aynı; Okan Bayülgen ekrana dönecek mi? Bu soruyu Okan da kendine soruyor sanırım... Yanıtı ilk ağızdan değil, kulislerden vermek isterim.

Hata payını “elçiye zeval olmaz” kontenjanından affedersiniz artık... İki durum var. Okan mart ayında programa başlamak istiyor, bir. Başlamazsa hiç program yapmak istemiyor, iki. Hangisi olur, bilemiyorum...

Sıradaki haber yükleniyor...
holder