Gündem Asker eşleri Gölcük'te toplandı

Asker eşleri Gölcük'te toplandı

Paylaş
Asker eşleri Gölcük'te toplandı

Türk Silahlı Kuvvetleri'nde general ve amirallerin yüzde 10'unun tutuklandığı 'Ergenekon' ve 'Balyoz' operasyonlarında cezaevine konulan amiral ve subayların eşlerinin oluşturduğu 'Vardiya Bizde Platformu', bugün Gölcük'te Atatürk Anıtı önünde basın açıklaması yaptı

Donanma Komutanlığı’nın Merkez Komutanlığı binasının hemen karşısında basın açıklaması için toplanan amiral ve subay eşleri sahte CD’lerle hayatlarının çalındığını belirterek, adil ve televizyon kameralarına açık tutuksuz yargılama istedi.

Birçok sivil polis kamerasının kaydettiği bası açıklamasında, halen Hasdal Cezaevi’nde tutuklu bulunan Donanma Komutanlığı Kurmay Başkanı Tümamiral Semih Çetin’in cezaevinde yazdığı ve eşi Nilüfer Çetin’in okuduğu şiir herkesi duygulandırdı.

Başta Tümamiral Semih Çetin’in eşi Nilüfer Çetin olmak üzere birçok tutuklu amiral ve subayın eş ve çocuklarından oluşan yaklaşık 100 kişilik grup, Atatürkçü Düşünce Derneği Gölcük Şubesi üyeleri ile birlikte Gölcük’te Anıtpark Meydanı’ndaki Atatürk Anıtı önünde toplandı.

"VARDİYA BİZDE"

Burada bir açıklama yapan, tutuklu amiral ve subayların eşlerinin oluşturduğu ’Vardiya Bizde Platformu’ sözcülerinden Tümamiral Cem Gürdeniz’in eşi Rengin Gürdeniz

"Bizler asla yargılanmaya karşı değiliz. Ama adalet istiyoruz ve herkes için adalet istiyoruz. Bunun için çaba sarfediyoruz" dedi.

Yaklaşık bir aydır kamuoyuna seslerini duyurmaya çalıştıklarını, bunu bir nebze olsun başardıklarını belirten Rengin Gürdeniz, "Herkesi yarınki duruşmaya davet ediyoruz. 30-40 bin üzerinde imza toplandı şuana kadar. Bu kampanyaya herkesin destek vermesini istiyoruz. Televizyonlarda bu duruşmaların canlı olarak yayınlanmasını istiyoruz" diye konuştu.

TUTUKSUZ YARGILANMALARINI İSTİYORUZ

Emekli Tümamiral Deniz Kutlu’nun eşi İrem Kutlu da ’Vardiya Bizde Platformu’nun sözcülerinden olduğunu belirterek "Bizim istediğimiz adil bir yargılanma. Tutuksuz yargılanma tabi ki. Çünkü bu insanların ne kaçma riski var, ne de delil karartma gibi birşeyleri olabilir. Bu vakte kadar karartacak olsalardı yaparlardı. Burada, Gölcük’te çıktığı denilen belgeleri karartırlardı. Bunlar, mahkemeden 10 gün önce bulunan belgeler. Buralarda çok net sıkıntılar olduğunu görüyoruz ve halkımızdan da bunları görmesini istiyoruz" dedi.

"SAHTE CD’LERLE HAYATIMIZI KARARTTILAR"

Hasdal Cezaevi’nde tutuklu bulunan Donanma Komutanlığı Kurmay Başkanı Tümamiral Semih Çetin’in eşi Nilüfer Çetin de kızları Gökçe ve Semay ile birlikte adil yargılama istedi. Nilüfer Çetin, "Tutuklandıkları gün de oradaydık. Herşeye tanık olduk. Şoke olduk. Eşimin üçüncü kez tutuklanışı. Bir içeri, bir dışarı böyle bir durumdalar" dedi.

Aylardır görevlerinin başında olan komutanların, delil karatabilecekleri gerekçesiyle tutuklanmalarının saçma olduğunu kaydeden Nilüfer Çetin, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Zaten herşey ortada. İmzalı hiçbir belge yok. Bir süre sahte CD’ler ile hayatlarımızı kararttılar. Bizler aileler olarak mağduruz. Yaşlılarımız çok üzgünler. Onlara anlatmakta zorlanıyoruz. Gururla büyüttükleri evlatları hapishanede. Onlar dayanamıyor. Vefat edenler oldu. Görevdeyken bunu hazmedemeyip intihar eden arkadaşlarımız oldu. Çocuklarımız babasız. Biz sadece adalet istiyoruz, hukuk istiyoruz."

Nilüfer Çetin, konuşmasının sonunda eşi Tümamiral Semih Çetin’in Hasdal Cezaevi’nde yazdığı ’Balyozname’ adlı şu şiiri okudu:

BALYOZNAME

Camiler bombalanacaktı diyerek,

Taraf’ta başladı Balyoz safsatası.

Şerefli Türk Subayını lekeleyerek,

Gerçekmiş gibi yutturuldu çetenin palavrası.

Ne olduğunu anlamadı başlangıçta hiç kimse,

Yargıdır hukuk sürecidir diyerek beklediler nedense.

Poyrazköy, Kafes açmıştı demek gözleri,

Tarihe ibret oldu kimilerinin boş sözleri.


Amiraller, Genaraller Hasdal’a götürüldü,

Sanmayın ki buna herkes çok üzüldü.

Yaşam devam etti hiç bir şey olmamış gibi,

Beklediler canım ülkenin boylamasını dibi.


Tutuklamalar sürüyor dalga dalga,

Bir içeri bir dışarı sanki gemide bir vardiya.

Sonunda gerçeği anlayacak bu millet,

Çeteye dur demezse bitmeyecek bu zillet.


Delil denen CD’ler verilmiyor savunmaya,

Hemen servis ediliyor bir kısım medyaya.

Yaşasaydı Emile Zola haykırırdı dünyaya,

Bu sahte dava yakışmıyor yargıya.


Gözlerden ırak kilometrelerce ötede,

Sonunda başladı mahkeme Silivri’de.

Gördü herkes adalet yok bu celsede,

Haykırdı kadınlar ’İş Başa Düştü Görev Bizde.’


Televizyonlara, gazetelere çıktılar,

Halkı uyandırmak için ne gerekiyorsa yaptılar.

Dediler ki ’Artık Vardiya Bizde’

Savulun çeteler korkma sırası sizde.

Kemal’in askerleriyiz yıldıramazlar bizleri,

Boşuna uğraşmasınlar çöktüremezler dizleri.

Başımız dik alnımız açık, masumuz diye haykıracağız,

Kalleşlerden birgün mutlaka hesap soracağız.

3