Avrupa’da şirket yönetim kurullarına yüzde 40 kadın kotası geliyor

Halka açık şirketlerin üst düzey yönetim kademelerinde cinsiyet eşitsizliğinin azaltılmasını amaçlayan önerge, yönetim kurulu üyelerinin yüzde 60’tan fazlası erkek olan şirketlerin yüzde 40 kotası doldurulana kadar, aynı yetkinlikteki yeni adaylar arasından kadınlara öncelik verilmesini öngörüyor.

'YÖNETİM KADEMELERİNDE KADINLARIN ORANI YÜZDE 10'UN ALTINDA'

Daha önce Avrupa Birliği’nin yönetim kurullarında yüzde 40 kadın kotası girişimi Almanya, Hollanda ve İsveç tarafından Brüksel’in içişlerine fazla karıştığı gerekçesiyle engellenmişti.

AB genelinde en büyük halka açık şirketlerin yönetim kurulundaki kadınların oranı 2005 yılında yüzde 10’ken bu oran 2015’te yüzde 22’ye yükseldi. Fakat yönetim kurulu başkanlıkları ve CEO koltuklarına bakıldığında kadınların oranı sırasıyla yüzde 7 ve yüzde 6.

'ÜNİVERSİTE MEZUNLARININ YÜZDE 65'İ KADIN'

AB Adalet ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Komiseri Vera Jourová geçen pazartesi Guardian'a konusarak cinsiyet esitsizligini dengelemek adına bir öneri sunacaklarını söylemiş, "Kadınların ve erkeklerin iş hayatına katılımının iyi olduğunu gösteren pek çok kanıt var. Kadınlar üniversite mezunlarının yüzde 65'ini teşkil ediyor, o halde bu hüneri ve yatırımı niçin kullanmayalım?" diye konuşmuştu.

Çalışma hayatında farklılıkların ve arttırılmasını hedefleyen tasarıda, yönetim kuruluna kadın kotası getirilmesi ve cinsiyete bağlı ücret farklarının giderilmesi gibi bir dizi öneri yer alıyor.

'KADIN ORANININ YÜKSEK OLDUĞU MESLEKLERDE MAAŞLAR DÜŞÜK'

Atılan adımlara rağmen AB ülkelerinde erkek çalışanların ortalama saatlik ücretinin kadın çalışanlara oranla yüksek olduğu biliniyor.

Bu durumun bazı mesleklerin cinsiyetlere özgülenmiş olmasıyla açıklanabileceğini dile getiren Jaurová "Hemşirelik, sosyal hizmetler, öğretmenlik gibi mesleklerde ücretler ortalamanın altında. Bu, belki söz konusu mesleklerde daha çok kadınların çalışıyor olmasıyla ilgili olabilir" dedi ve üye devletlere kamu sektöründeki ücretlendirme politikalarında gerekli düzenlemeleri yapmaları için çağrı yaptıklarını söyledi.

Ayrımcılığın iş hayatında hala önemli bir yer teşkil ettiğini vurgulayan Jourova, halihazırdaki AB mevzuatının, uygulamadaki eksikliklerinden ötürü bu sorunla mücadele etmekte yetersiz kaldığını söyledi.