Giriş
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ekonomiye partilerüstü ciddiyetle bakabilen önemli bir siyasetçi. Eline çok fırsat geçmesine rağmen Türkiye’nin kritik ekonomik meselelerini kısa vadeli siyasi çıkar konusu yapmadı. Ekonomiye ilişkin temel anlaşmazlıkları popüler zeminlerde tartışmaması da Babacan’ın bu hassasiyetinden kaynaklanıyor. Referandum ve anayasa tartışmalarının her şeyin önüne geçtiği şu günlerde ekonomiyi soğukkanlılıkla yönetiyor. Doğrusu Babacan’ın mali kural konusundaki istikrarlı tavrı 2011 genel seçimi öncesinde bana güven verdi. Hükümetin bazı üyeleriyle ters düşme pahasına, mali kural konusundaki duruşunu değiştirmedi.
[[HAFTAYA]]
Ali Babacan’ın Dışişleri Bakanlığı döneminde de tribünlere oynamaktan kaçınan bir politik duruşu vardı.
Babacan kısa süre önce Ankara’da gerçekleştirdiğimiz sohbette referandumdan olumlu sonuç çıkmasının orta ve uzun vadede olumlu sonuçlarını göreceğimizi söylemişti. Babacan Türkiye’nin daha öngörülebilir bir ülke haline gelmesiyle şu andaki milli gelirini 9 bin dolarlardan 20 bin dolarlara taşımanın mümkün olacağını ifade etmişti. Borsanın üst üste rekorlar kırması, Türkiye’nin büyümede OECD lideri olması ve yurt dışından gelen olumlu sinyaller, Babacan’ın referandumun ekonomi boyutuna dair yorumlarını doğruluyor.
İlhan Kesici ayrılacak mı?
‘Cumhuriyet Halk Partisi’ne (CHP) katılımı spektrumu genişletiyor’ düşüncesiyle- büyük heyecan yaratan İlhan Kesici, ilginçtir, partiye katıldığı günden bu yana dışlanıyor. Aslında liberal demokrat bir çizgiye sahip Kesici ile CHP arasında bir doku çatışması olmaması gerekirdi. Ancak partiye katılım töreni sırasında Deniz Baykal ile rozet takma töreninde bir araya gelen İlhan Kesici’yi o günden sonra bir daha CHP lideriyle aynı karede görmedim. Bu arada kulislerde Kesici’nin adı Demokrat Parti (DP) genel başkanlığı için geçiyor. DP’nin kurultayı kasım ayında yapılacağı için Kesici’nin CHP’de kalıp kalmama konusunda hemen bir karar vermesi gerekecek.
Bu dönemde CHP’de Umut Oran’ın dışında Türk ekonomisinin gidişatı hakkında pek konuşan olmadı. “CHP ne söyleyecek?” diye merak ederken Faik Öztrak önceki gün bir değerlendirme yaptı. CHP Genel Saymanı ve Tekirdağ Milletvekili Öztrak, ekonomide olumlu gelişmeler olmakla birlikte, verimlilik, istihdam ve rekabet gücü açısından kaygıları olduğunu açıkladı. Faik Öztrak’a göre gerileyen rekabet gücü, artan cari açık ve bu açığın düşen finansman kalitesi ileriye yönelik kaygıları artırıyor. Öztrak, TL’nin yüksek değerde seyretmesinin rekabet gücüne zarar verdiğini söylüyor, istihdam artışının da çoğunlukla tarım sektörüyle sınırlı kalmasını eleştiriyor. Öztrak bu değerlendirmelerinde belki haklı olabilir ama “CHP ne öneriyor?” ya da “Bir şey öneriyor mu?” bunu hâlâ anlayabilmiş değilim.
