Giriş
Partisinin grup toplantısında konuşan Devlet Bahçeli Başbakan Erdoğan'ın Trabzon'da yaptığı '61 hesabı'nda kendisini taklit ettiğini söyledi. Rabia işaretini kasteden Bahçeli, "Başbakan dört yaparken dört köşe oluyor" dedi
Bahçeli’nin sözlerinden satır başları:
İç ve dış sorunların en çok arttığı bir dönemden geçiyoruz. Konu başlıklarını dikkatli değerlendiriyoruz. En küçük bir ihmal ciddi badirelere yol açabilecektir. Türkiye tehlikelerin genişlediği bir dönem yaşamaktadır. Gücü azalmaktadır. Ülkemiz zor durumlara sokulmuştur. Barış ve iyi niyete dayalı ilişkiler komşularla kurulamamıştır. AKP batıya uydukça bir komşumuzla aramız bozulmuştur. Dışişleri Bakanlığının sorumsuz yaklaşımları sıkıntıları daha da artırmıştır. Türkiye sınırdaş olduğu her ülkeyle ters düşmüştür. Dış politika Türkiye’nin sırtında kambur olmuştur. Başbakan neyi tenkit ettiyse onu yapmıştır, ona yönelmiştir. Başbakan yalnız kardeşi Barzani’yi kendine yoldaş belirlemiştir.
Dış politikada istikrar olmadan içeride kalkınma hamlesi sağlanamayacaktır. AKP bu gerçeği idrak edememiştir. Büyük Ortadoğu projesine ortak olmak Türk politikasına terstir. AKP hükümeti dış Türk politikasını küçümsemiştir. Asıl sorun da buradadır. Bu çok önemli bir açmazdır. Dış politikayı meydan okuyan bir şablona sığdırmıştır. AKP politikaları akılcılıktan çok uzaklara savrulmuştur. Kameralar kayıttayken Şanghay’a alınmak için Putin’e adete yalvar yakar olması ülkemizin saygınlığını iki paralık etmiştir.
Irak’la sancılı ilişkiler, Mısır’da restleşmeler, AB ile bıçak sırtı müzakereler AKP’nin hezimetidir. İsrail ve Suriye’den sonra Mısır’da eklenmiştir. Türkiye’nin tarafsız ülke imajı ağır bir darbe almıştır. Erdoğan’ın Moskova ziyareti öncesi Mursi hakkındaki ifadeleri krize neden olmuştur. Darbeci Mısır hükümeti Başbakan’ın açıklamalarını iç işlerine müdahale olarak algılamıştır.
'SABAH AKŞAM DÖRT YAPIP DÖRT KÖŞE OLDU'
Başbakan’ın Mursi hayranlığı, Rabia işaretiyle avunması külfetler getirmiştir. Mısır’da yaşanan açık bir darbedir. Buna masum bakmak imkansızdır. Demokrasi konusunda hakemliğe savunanlar Mısır’da sınıfta kalmışlardır. Darbeye karşı çıkmak, tenkit etmek ahlaken vazgeçilmez ise de Mısır’da taraf tutmak akılsızlıktır. Başbakan her konuda olduğu gibi burada da ipin ucunu kaçırmıştır. Başbakan sabah akşam dört yaparak zevkten dört köşe olmuştur. Böyle yaparak hangi saldırıyı önlemiş, neye çare olmuştur. Başbakan kuru sıkı atmayı bırakmalı, Türk milletine sahip çıkmalıdır. Mısır halkı kendi çabalarıyla doğruyu bulacaktır.
‘SULTANLAR, EMİRLER İFLASTADIR’
Başbakan kendi çalıp kendi oynayan kişilikten çıkmalıdır. Başbakan önce Türk milletinin bir ve tekliğini sağlamalıdır. Türkiye tüm komşularıyla küsemez ve küsmemelidir. İnsanlık Türkmenlere kör ve sağırdır. Sultanlar, emirler iflastadır. Bedenlerini bombaya saran alçaklar Türkmenlerin hayallerini söndürmektedirler.
‘BAĞRINA BASTIĞI İBLİS TÜRKMENLERİN KANINI İÇİYOR'
Türkmen kimliği daha ne kadar yok sayılacaktır. Türkmenler mazlumdur ve kederlidir. Başbakan’ın kardeşim deyip bağrına bastığı iblis Türkmenlerin kanını emmektedir. Türklüğe bu kadar şaşı bakan birinin TC başbakanı olması çok acıdır. Türklü hissedilir, yaşanır. Sadece hak edenlerin gönlünde yaşar. Başbakan’ın Barzani’yle ortaklık yapması her şeyi ortaya koymuştur.
‘BAŞBAKAN VE HÜKÜMETİ TÜRKMENLERİ ATEŞE ATMIŞTIR’
Türkmenler perişan ve çaresiz durumdadır. Başbakan ve hükümeti resmen Türkmenleri ateşe atmıştır. Bu sıradan görülecek bir şey değildir. Esad’la yan yana olan PYD’nin arkasında duran AKP’nin Türkmenleri görmezden gelmesi vicdansızlıktır. Başbakan Erdoğan peşmergeyle bir olmuş, yeni oyunlara girişmiştir. Başbakan ve hükümetinde Türkmenler yok sayılmıştır. Türkmensiz Irak olamayacağı gibi Suriye’de olamayacaktır. 4 parçalı Kürdistan peşinde koşanlar, 4 parçalı Türkmenistan fikrini engelleyebilecekler mi? Türkmenlerin sonuna kadar sabır gösterecekleri mi sanılmaktadır? Bütün yollar denendikten sonra eğer bu ülkelerde bölünme kaçınılmaz olursa Türkmenlerin eli kolu bağlı duracağını kimse düşünmemelidir. Türkmenlik onuru bunun aksini kaldıramayacaklardır.
'ERDOĞAN KÜRDİSTAN'I TANIMA HEVİSİNDE'
Şeref ve namuslarını karalayanlara tahammül etmeyeceklerdir. Kürdistan’ı tanıma hevesinde olan Erdoğan Türkmenleri hafife almamalıdır. Başbakan Erdoğan “Kırım Türklerinin yanında biz varız. Etiyopya’da Duka Türklerinin, Almanya’daki Türklerin yanında biz varız” diyor. Sayın Başbakan yanındayız diyorsun da ne yaptın bugüne kadar neyi çözdün. PKK’nın umudu, Barzani’nin yandaşı Erdoğan nereye buharlaşmıştır. Erdoğan pabucun pahalı olduğunu görünce ikinci şahsiyetinden medet ummaya başlamıştır. Birden Türklüğe geçmiştir. Batı’da başka, Doğu’da başka konuşan Başbakan’a kimse inanmamaktadır.
‘MECLİS BAŞKANI DA KURBAN EDİLMEKTEDİR’
Anayasa hazırlığı süreci AKP’nin ipe un sermesiyle farklı bir kulvara girmiştir. Çiçek görevinden fiilen ayrılmıştır. Bu kararın AKP’den habersiz olması düşünülemeyecektir. Aslında AKP uzlaşma masasını bozmak için her fırsatı kullanmaktadır. Meclis Başkanı da kurban edilmektedir. 60 madde üzerinde mutabakat sağlanmıştır. Elbette partimizi temsil eden üyelerimiz adına bu açıklamaları talihsiz görüyoruz. Asıl samimiyetsizlik asıl heyecansızlık AKP’dedir.
‘SADECE AKP YAN ÇİZMEKTEDİR’
AKP’lilerin bizim adımıza söz söylemeleri asla mümkün olmayacaktır. Sayın Cemil Çiçek olmasa da çalışmaları sürdürebilecektir. MHP son güne kadar yeni anayasanın yazılacağına inanmaktadır. Şu ana kadar uzlaşma komisyonunda hiçbir parti çekilme iradesi göstermemiştir. Sadece AKP yan çizmektedir. Verilen emeklerin heba olmasına gönlümüz el vermemektedir. Erdoğan anayasa uzlaşma komisyonunun çökmesi için elinden geleni yapmıştır. Yeni anayasa sürecindeki en ciddi bariyer Başbakan’dır. “Biz istedik onlar mani oldu” oyununu öne sürmüştür. Çiçek’i 25 aydır nelerin konuşulduğunu, nelerde uzlaşıldığını kamuoyuna açıklamaya çağırıyorum. Anayasa Mahkemesi bir konferansa katılmış cumhurbaşkanı olacak gibi açıklamalarda bulunmuştur.
‘DAMAT KİMDİR, GELİN KİMDİR…’
İnanılır gibi değil bir başkanın bu kadar gündemde kalmak isteyen bir anayasa başkanı. “Evlilik vaadiyle kandırıldım” diyen anayasa mahkemesi başkanı. Neyi anlatmaya çalıştı başkan, ne demek istemiştir. Damat kimdir, gelin kimdir, evlenme vaadiyle kandırılan kimlerdir? Kimin namına konuşmaktadır? Anayasada mahkemesi başkanı emekliliğinden sonraki yerini şimdiden hazırlamaktadır. Mahkeme başkanı kaş yapayım derken, göz çıkarmıştır.
‘BAŞBAKAN İLK MECLİSTE KÜRDİSTAN’I GÖRÜYOR’
Başbakan Erdoğan sürekli yalan söylemektedir. Bazı iftiraları hakikaten akıllara zarardır. Başbakan Erdoğan devletimizi 10 kat yere sokacak hatalar yapmaktadır . Kürtlere özerklik vermek isteyen Damat Ferit ve Sevr’di. İlk meclise bakınca Başbakan etnik kimlikleri biz ise cesaret timsallerini görüyoruz. İlk meclise bakınca Başbakan Kürdistan’ı görüyor. Biz MHP’yiz, Türk milliyetçileriyiz. Başbakan tarihte delibaş Mehmet’i, çapanoğlunu, Ali Galip’i, Damat Ferit’i, bölücüleri, hainleri övmektedir. Bize büyük devlet olma konusunda ders verecek en son insan bile Başbakan Erdoğan değildir.
BAŞBAKAN’IN 61 HESABI
Değişik zamanlarda bizim 40 hesabımızla alay eden Başbakan bunu da taklit etmek istemiş. Zorlaya zorlaya yaşından dolayı 61’e tutunmuştur. Başbakan’ın bu matematik dehasından dolayı tebrik ediyorum ve daha fazlasını bekliyorum. Trabzon’dan 61’i uman Başbakan, Adana’dan, Konya’dan ne beklemektedir. Oraların plakası nedir acaba. Bizim 40 hesabımızı 61’le bozan Başbakan bundan sonra nasıl dolaşacaktır.
