Siyaset Başbakan Yıldırım: AB kara sevdaya dönsün istemiyoruz
Paylaş
Başbakan Yıldırım: AB kara sevdaya dönsün istemiyoruz

TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi toplantısına katılan Başbakan Binali Yıldırım, Adana'da kız öğrenci yurdundaki yangın faciasıyla ilgili olarak Meclis'te araştırma komisyonu kurulacağını söyledi. AB'nin, Türkiye'yle ilişkilerini daha rasyonel şekilde gözden geçirmesi gerektiğini vurgulayan Başbakan, "AB bir kara sevdaya dönsün istemiyoruz" dedi

Başbakan Binali Yıldırım, Türk Sanayicileri ve İş Adamları Derneği (TÜSİAD) Yüksek İstişare Konseyi toplantısında konuştu.

AB'YE ÇAĞRI


Konuşmasında sık sık AB'ye seslenerek birliğe aklı selim çağrısı yapan Başbakan, "Avrupa ile ilişkileri koparacak falan değiliz" ifadesini kullandı.

DEVİZDE DALGALANMA 20 OCAK'A KADAR


Başbakan Yıldırım ayrıca, döviz kurlarındaki dalgalanmanın 1-1,5 ay (20 Ocak'a kadar) devam edeceğini ve ABD'de yeni seçilmiş başkan iş başına geldikten sonra taşların yerine oturacağını söyledi.

Başbakan Yıldırım'ın konuşmasından satır başları şöyle:

ADANA'DAKİ YURT FACİASIYLA İLGİLİ MECLİS KOMİSYONU KURULACAK


Adana'da üzücü bir olay yaşadık. Çocuklarımıza Allah'tan rahmet diliyoruz. Ailelerine baş sağlığı diliyoruz. Bu ve buna benzer yaşanan olaylar aydınlatılacak. Sorumlular cezalarını alacak. Bugün TBMM'de bir araştırma komisyonu oluşturmak suretiyle konunun tüm yönleriyle değerlendirilmesi ve yurtlarda alınması gereken tedbirleri tespit edecek.

İNSANIN OLDUĞU YERDE HATA EKSİK OLMUYOR


Bakanlarımızı olay yerine gönderdik. Aileleri teker teker ziyaret ettiler. Onların acılarını paylaştılar. Milletimiz bilmelidir ki olay aydınlatılacak, sorumlular cezalandırılacak. İnsanın olduğu yerde hata eksik olmuyor.

TÜSİAD Türk iş dünyası için çok önemli bir sivil toplum kuruluşu. Türkiye'nin adını dünyaya duyurması hepimiz için iftiar meselesidir. Biz çalışanları, çalıştıranları, fabrikaları hiçbirini birbirinden ayrı tutmuyoruz. Bunu açıp bu çalışma imkanını vermeyen işverenlerimiz olmasa ülkemizde gelecekten, gelişmeden, ekonomiden, demokrasiye hukukun üstünlüğünden ve milli iradeden bahsedemeyiz.


ALÇAK BİR DARBE GİRİŞİMİNİN EŞİĞİNDEN DÖNDÜK


Ülkemiz için üretiyorsunuz bir yandan da halkımızın refahına katkı sağlıyorsunuz. 15 Temmuz'da büyük bir felaketin eşiğinden döndük. Alçak bir darbe girişiminin eşiğinden döndük. Bu darbe girişiminin başarısız olmasındaki en önemli sebep vatandaşımızdaki demokrasi bilincinin gelişmiş olmasıdır.

Cumhurbaşkanımız dedi ki; 'Bu bir darbedir, kalkışmadır. Bu engellenecektir' dedi ve milletimizi meydanlara çağırdı. Milletimiz hiç tereddüt etmeden alçak darbe girişimini başarısız kıldı. Önce bu darbenin defedilmesinde en büyük kaynak 79 milyon vatandaşımızdır. Aynı zamanda demokrasimizi korumak, geleceğimizi kurtarmak için çağrı yapan Cumhurbaşkanımızdır. Bu girişime karşı duran milli irade temsilcisi Hükümetimizdir.

BUNUN ADI TÜRK MİLLETİDİR. ÖLÜM DAHİL GÖZE ALIR


Bunu Amerikalılar da Avrupalılar da anlayamıyor. Bir yandan bombalar atılıyor, tanklar üzerine geliyor, bunun ne anlama geldiğini uzun süre anlayamadık dediler, biz de dedik ki anlayamazsınız, bunun adı Türk milletidir. Ölüm dahil göze alır. Bu vesile ile gerek 15 Temmuz FETÖ kalkışmasında gerek milletin bağımsızlık mücadelesinde hayatını kaybeden şehitlerimizi şükranla anıyorum.

KÖTÜMSER OLMAYA GEREK YOK


Gerek Tuncay Bey, gerek Cansel Hanım ekonomideki gelişmeler, dünyadaki yaşadığımız belirsizlikleri samimiyetle ortaya koydular, endişelerini haklı olarak ortaya koydu. Tuncay Bey iki senaryo çizdi. Kötümser olmak için şu günlere bakarsak sebebimiz olabilir, eğer uzun vadeli bakarsak sebebimiz yok. Gelecek beklentimiz için kötümser olmamıza ihtiyaç yok.

8 KASIM'DAN BU YANA PİYASALARDA HAREKETLENME VAR


Özellikle kısa vadeli şu yaşadığımız ortamı değerlendirmekte fayda var. Doğru teşhis koyamazsak çözüm bulamayız. 8 Kasım'dan sonra piyasalarda hareketlenme yaşıyoruz. Ekonomik belirsizlik söylentiler, kurlarda dalgalanmalar var. 8 Kasım'daki Amerikan seçimlerini tahminlerin dışında Cumhuriyetçi adayın kazanması yatıyor. Sayın Trump Amerika'nın kendi içine yoğunlaşacağını, dış dünyayla olan bağın azalacağını ifade etti. Göçmenlerin girişine izin vermeyeceğim gibi şeyler söyledi. Yani halkın refahını arttıracak çalışmalara yoğunlaşacağım dedi. Küresel bakış açısından daha lokal memleketine yönelik.

TÜRKİYE DE NASİBİNİ ALDI


Bu söylemler tabii ekonomi üzerinde olumsuz etki yaptı. Dalgalanmalar başladı. E tabii Türkiye de nasibini aldı. Bu küresel bir gelişmedir. Meksika'nın yüzde 10 küsür biz de ikinci sıradayız. Para birimlerinde Amerikan Doları'na göre değer kaybı var. İngiliz parası sadece yaşamadı. O da Brexit sonrası yaşamıştı. O şimdi muhafaza etti.

BÜTÜN PARA BİRİMLERİ YÜZDE 5, BİZİM PARAMIZ 2 KATI SAPTI


Bizim bir ayrışmamız olduğu doğru. Tüm para birimleri yüzde 5-6 saptıysa bizimki 2 katı saptı. Bunu da biliyoruz, bunun sebeplerini de biliyoruz. Unutmayalım Türkiye 4 ay içinde uçurumun eşiğinden döndü. Büyük bir tehditten kurtardık. 60 darbesi öncesi Türkiye'nin kişi başı milli geliri 583 dolar, 61'de 194 dolara düşmüş, 80'de ihtilal öncesi 1860 dolar, ihtilal sonrası 1195'e düşmüş, nereden nereye...

15 TEMMUZ'DA CİDDİ BİR SARSINTI YAŞAMADIK


15 Temmuz darbesinde biz ciddi bir sarsıntı yaşamadık, neden çünkü darbe başarılı olamadı. Türkiye bu olayın benzerini Ak Parti iktidarında 4 kez daha yaşadı, atlattık. Bunu da atlatacağız endişeye gerek yok. Yeni iş alanları açmak için 200 milyar doların üzerinde küresel kaynak kullanmış bu muazzam bir şey. Bunu biz en iyi şekilde görüyoruz.


BU DALGALANMA 20 OCAK'A KADAR DEVAM EDECEK


60 ihtilalinden sonra IMF Türkiye'ye yerleşti. 2013'e kadar. Türk ekonomisi 2013'e kadar denetlenen ekonomiydi. 2013'ten sonra kendi kendimizi denetleyen bir ekonomi haline geldik. Bu dalgalanma 1-1,5 ay gibi devam edecek. Ne zamana kadar 20 Ocak'a kadar. Yeni seçilmiş başkan iş başına geldikten sonra öngörülük artacak, taşlar yerine oturacak. Sorumluluk omuzlarınıza yüklenince söylemleriniz aynı olmaz. Bu siyasetin geleneğidir. Bu Türkiye için değil, dünya için böyle. Yükselen bir ırkçılık var.

BU KADAR OLAY BAŞKA BİR ÜLKENİN BAŞINA GELSE...


Suriye'de Irak'ta devlet yok, otorite yok. Türkiye bu kadar iç ve dış sorunlarla bölücü terör örgütünü FETÖ'yü Rusya'yla sorunları hepsini bir araya koyun, bu kadar olay başka ülkelerin başına gelseydi aynı anda yerle bir olurdu. Allah'a şükür Türkiye bunların üstesinden geldi. Neden, Türkiye'de istikrar var, güven var. 27 çeyrek ardı ardına büyümesinin en büyük nedeni istikrardır, güvendir. Siz de bunu bildiğiniz için açıldınız, yatırım yaptınız. Eğer öngöremeseydiniz yapar mıydınız, yapmazdınız.


2017 ÇOK DAHA GÜZEL OLACAK, ADIM GİBİ İNANIYORUM


Ama kafanız karışmasın. 2017 çok daha güzel olacak.Sizi rahatlatmak için söylemiyorum, Sizi rahatlatmak için söylemiyorum, buna adım gibi inanıyorum.

Kısa vadede hemen 8 Kasım'dan sonraki bu dalgalanmada bir araya geldik. Rakamlara baktık, göstergelere baktık. Birden fazla madde aldık. Eximbank ihracatçı döviz olarak kredi, borç alıyor. İhracatını gerçekleştiriyor, aldığı parayı ödüyor. 2 milyar dolar daha piyasada para kalsın. İkinci tedbir TMSF'nin elinden çıkardıklarını Türk parası olarak alın lazım değil. Kamu döviz olarak alması gereken parayı Türk parası olarak alacak. Piyasadan çekilmesinin önüne geçecek, etti 4,5 milyar dolar. 5 milyar dolarlıkla da kısa vadeli sözleşmelerimiz var. Türk parasıyla ödeme yapılacak. 4,5G'den birçok şeye. Kısa dönem için 10 milyar dolarlık piyasanın ihtiyacı olan kaynağı ayırdık.


KAMU MECBUR KALMADIKÇA MİLLİ PARAMIZ ÜZERİNDEN İŞLEM YAPACAK


Bununla yetinmiyoruz genel genelge çıkardık. Kamu mecbur kalmadıkça milli paramız üzerinden yapacak. Sizi ilgilendirmiyor, sizinkisi gönüllülük esasına bağlı. Bireysel kredilerde dolar geliri yok, dolarla borçlanıyordu. İneği bile euroyla alıyordu. Bunların tedbirlerini aldık. Bireysel borçlanmanın yabancı parayla borçlanmanın önüne geçtik ama piyasaya müdahale, sermayeye kısıtlama getirecek uygulamaların yanından geçmeyiz.

Türkiye küresel bir ekonomi, yerel müdahaleler olmaz.

AB BİR KARA SEVDAYA DÖNSÜN İSTEMİYORUZ


Avrupa Birliği bir kara sevdaya dönsün istemiyoruz. AP bir karar aldı, hukuki bir sonucu yok, bir tavsiye kararı

AB'de hala Avrupa'nın geleceğini düşünen vizyoner liderler mevcut. Bu kararın dikkate alınmayacağını düşünüyoruz. AB bu akıl karışıklığından kurtulmalı. Türkiye'nin AB'ye üye olması AB'ye yük getirmez, AB'nin yükünü alır. AB, Türkiye'ye değil, Türkiye'nin düşmanlarının sesine daha çok ağırlık veriyor. PKK, DEAŞ ve FETÖ'nün lobi faaliyetlerinden daha çok etkileniyor.

Bu millet AB'ye inancı azalırsa, biz istediğiniz kadar Avrupa'ya girelim diyelim. Nasıl gereceğiz? Biz milletimizin emrindeyiz. Çifte standardı bırakmaları lazım. O teröristin resmii koridorlarında asmamaları lazım. Biz AB'ye girmek istiyoruz, doğrudur. Girince de Avrupa ile yük paylaşımı yapacağız.

AVRUPA İLE İLİŞKİLERİ KOPARACAK FALAN DEĞİLİZ


Bugün ticaretimizin yarısı Avrupa ile. Finansal ilişkilerimizin yüzde 80'i Avrupa ile... Avrupa ile ilişkileri koparacak falan değiliz ama Avrupa'nın, Türkiye ile ilişkilerini daha rasyonel şekilde gözden geçirmesi lazım. Bu sadece AB-Türkiye ilişkileri için değil, Avrupa'nın geleceği için de lazım. Aklı selim davransınlar, Türkiye'nin sesine daha fazla kulak versinler. Önyargıyla bu ilişkiler gelişmez, zarar görür

DÜNYADA ESARET ALTINA GİRMEMİŞ İKİ ÜLKE VAR


Türkiye şunu yap yapmazsan şöyle olur, Türkiye bunu yap yapmazsan şöyle olur. Teröristlerin posterlerini koridorlarına asmamaları lazım. Dünyada esaret altına girmeyen iki ülke var, Türkler ve İngilizler. Kimseyi esaretine almayan tek ulus var; Türkler. Hayat devam ediyor. Biz onurumuzu ve istiklal ruhumuzu kimseyle pazarlık meselesi yapmayız.


GÜMRÜK BİRLİĞİ'NDE DE BİZE MADİK ATTILAR


Gümrük Birliği'ni 2017'de ele alacağız. Bunca sene sonra ne var? Gıdada, kamu alımlarında, e-ticarette bu alanlarda güncelleme yapılacak. Gümrük Birliği'nde de bize madik attılar, bu millet bunları biliyor. 18 Mart'ta bir anlaşma yaptık. 5 husus var.
1- Bire bir. Bir mülteci kurtarırsa alacaklar.
2- Geri kabul. Türkiye'den başka ülkelerden Avrupa'ya gidenleri geri gönderecekler alacağız.
3- Vizelerin kalkması: 30 Haziran'da kaldıracağız dediler.
4- 3+3 milyon euro mülteci desteği.

Bunlara karşılık Türkiye 72 maddeden oluşan reformlar yapacak. Birine olmaz dedik. Terörle mücadele kanunu değiştirin, neden değiştirelim. Bu çocuklar fena çocuklar değil biraz daha sevimli yumuşak davranın bir ölüm kalım mücadelesi yapıyoruz, bunu reddettik. Bu sefer diğer hepsi yalan oldu.

OHAL


Bizim durup dururken ihtiyacımız değil, bir mecburiyettir. Bu örgüt kapalı bir örgüt. 70'li yıllardan bugüne kadar her tarafa sızmış. İtirafları izliyorsunuz abiler ne diyor ona bakıyor, hiç hukuk kitaplarına bakmıyor. Kafayı kiraya vermiş. Hukuk adamına bak, formatlamış kafayı. Albaya talimat veriyorum diyorum, çıt yok. Genelkurmay açıkladı. Astsubay abisi oymuş. Astsubaydan olur alırsa peki komutanım diyorlarmış. Bunlara gereken tedbiri almadınız diyorlar. Bunlar dişini ne zaman gösterdi. 17 Aralık'Ta polisle bir olarak yargı darbesi yapmak istediler. Düzenledikleri iddianamede Cumhurbaşkanı, Başbakan silahlı örgüt lideri ben de yardımcısıyım. Hukuki geçerlilik kazanmadı ama gördüm.

Bu akla ziyan bir iştir. OHAL'de ekonomiyi ilgilendiren karar almadık. Terör örgütü için aldığımız karardır. OHAL'de aldığımız kararlar alçak örgütün devlet kademesinden temizlenmesine yöneliktir. O 500 bin kişi AİHM gitti ve kazanamadı. Hiçbir devlet sadakatinden emin olmadığı insanlarla çalışamaz dedi. Biz çifte standartlara karşıyız. Almanya'ya öyle dediler.

Yapısal reformlara aynen devam edeceğiz. Başkalarının ne yapıp yapmadığına bakmadan önce biz kendimiz neyi eksik yapıyoruz, arkadaşlarımızla oturup çalışıp gereğini yapıyoruz. Belirsizlik en kötü şeydir. Tek başına iktidar var, çok güzel halk desteği var. 14 yıldır. vatandaşın sizin kafanızda belirsizlik varsa bir yanlışlık var.

REJİM BELLİ: CUMHURİYET


Bir anayasa değişikliği var, rejimi değiştirmek değil amaç. Rejim belli Cumhuriyet. Halkın egemenliği o egemenlik ne demek olduğunu darbede gördük biz.

Türkiye'nin tek başına iktidara ve siyasi iradeye sahip bir yönetime sahip olması gerekiyor.

SORUNLARI OLMAYAN ÖLÜLER VE DELİLERDİR


Evet sorunlarımız var... Sorunları olmayan ölülerle delilerdir. Sorunlar azmimizi artırır, çözüm için fırsat oluşturur

Haberin Devamı