Battaniyeye sarılı cesetle rapor peşinde...

Şanlıurfa'da, sabah saatlerinde yaşamını yitiren 4 yaşındaki felçli oğlu Halil adına ölüm raporunu çıkartmaya çalışan Bahri Akbaş, 5 saatte 4 hastane dolaşarak rapor alabildi. Acılarına bir de rapor çilesi eklenen Akbaş ailesi, doktorların ilgisizliğinden yakınarak, çocuklarının cesedinin saatlerce ellerinde kaldığını savundu.

DEFİN İZİN BELGESİ İÇİN

İddiaya göre, felçli olan 4 yaşındaki Halil Akbaş, sabah saat: 10.00 sıralarında ikamet ettiği merkeze bağlı Dernek Köyü'nde yaşamını yitirdi. Ölüm üzerine yasa boğulan, çiftçilikle uğraşan 26 yaşındaki Bahri ve 25 yaşındaki Mülkiye Akbaş çiftinin ilk çocukları olan Akbaş'ın cesedi, battaniyeye sarılarak 'defin izin belgesi' alınmak üzere kamyonetle şehir merkezine 18 kilometre uzaklıktaki köyden saat: 12.00 sıralarında Şanlıurfa Balıklıgöl Devlet Hastanesi acil servisine getirildi.

Doktorlara 'defin izin belgesi' almak için geldiklerini söyleyen acılı aile, nöbetçi doktor tarafından Şanlıurfa Çocuk Hastalıkları Hastanesi'ne yönlendirdi. Battaniyeye sarılı cenazeyi kucaklayarak, Çocuk Hastalıkları Hastanesi'ne giden aile, hastanedeki nöbetçi doktorlar tarafından bu kez de Şanlıurfa Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürülmesi istendi.

İSYAN ETTİLER

Cesetle birlikte 3. adres olan Şanlıurfa Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne gelen Akbaş ailesi, doktorların ilgisizliğinden yakınarak adeta isyan etti. 3 hastane dolaşarak uzun süre 'defin izin belgesi' alamayan Akbaş ailesi, belirsiz bir şekilde battaniyeye sarılı cesetle acil servis önünde beklemeye başladı. Daha sonra durumu haber alan gazetecilerin gelmesi ile aile, buradaki doktorlar tarafından tekrar Şanlıurfa Çocuk Hastalıkları Hastanesi'ne gönderildi. 5 saat boyunca 'defin izin belgesi' almak için 4 hastane gezen acılı aile, hastane yetkililerinin aileyi görüntüleyen gazetecileri görmesi üzerine, 'defin izin belgesi' çıkaracaklarını söyleyerek aileyi acil servise aldı. Uzun uğraşlar sonucunda ölen çocuklarını gömmek için 'defin izin belgesi' alabilen acılı aile, doktorlara tepki göstererek sağlık sektöründeki ilgisizliğe tepki gösterdi.

DİĞER ÇOCUK DA KUCAĞINDA

Kucağındaki diğer çocuğu ve battaniyeye sardıkları cenaze ile hastane hastane dolaştığını Kürtçe ifade etmeye çalışan 25 yaşındaki anne Mülkiye Akbaş, "Çocuğum sürekli ağlıyordu. Bu sabah saatlerinde bir deri bir kemik kalmıştı. Daha fazla dayanamayarak hayatını Allah'ın emriyle kaybetti. Çocuğumu izinsiz gömmemek için bizde defin kağıdını çıkartmak için hastaneleri dolaştık" diyerek gözyaşlarına boğuldu.

ŞALVARI İNDİRİNCE İLGİLENDİLER
Ölen yeğenine 'defin izin belgesi' alabilmek için saatlerce hastaneleri dolaştıklarını söyleyen 28 yaşındaki amca İbrahim Akbaş ise, şöyle konuştu: "Ellimizde cenaze var, Hiçbir doktor demiyor ki; 'bu neyin nesi.' Kimsenin bizden haberi yok. 5 saattir defin kağıdını almak için doktor doktor dolaşıyoruz. Bizi gören doktorlar, 'Siz köyden geldiniz, şalvarınız var' diyorlar. Şimdi şalvarımızı indirdik, gazetecilerle birlikte geldik. Bizimle ilgilenmeye başladılar. Kış ayında olmasaydık, cenaze elimizde kokacaktı."

Gazetecilerin hastaneye gelmesiyle birlikte 'defin izin belgesi' alabilen Akbaş ailesi, battaniyeye sarılı olan cenazeyi toprağa vermek için tekrar Dernek Köyü'ne gitti.

DHA