"Bavula sığmadı, kestim"

Münevver Karabulut’u 3 Mart’ta öldüren Cem Garipoğlu’nun teslim olma süreci, 3 gün önce başladı. Ailenin avukatı Aytekin Kaya, cinayete yardım suçundan Metris Cezaevi’nde yatan baba Mehmet Nida Garipoğlu’ndan, Cem Garipoğlu adına velayeten vekalet aldı. Cem, 18 yaşından küçük olduğu için vekaleti de babası verebiliyordu. Aytekin Kaya, önceki akşam iftardan sonra bir telefon aldı. Garipoğlu Ailesi’ne yakın biri Cem’in teslim olacağını söyleyip buluşma yerini tarif etti.

Polis: Gel bakalım koçum

Avukat Aytekin Kaya, Asayiş Şube Müdürlüğü’nü arayıp durumu haber verdi. Polisler ve avukat bir buluşma yeri tespit etti. Avukat, Cem’i Bakırköy civarında bir yol kenarından arabasına aldı ve E-5’in Bahçelievler sapağına götürdü. Burada bir büfenin önünde 15-20 dakika bekledikten sonra iki araçla sivil polisler geldi ve Cem’i aldı. Polisler, Cem Garipoğlu’nu avukatın aracından aldıktan sonra “Gel bakalım koçum. Artık bize emanetsin” dedi.

Cinayet anını anlatamadı

Önce Asayiş Şube’ye, daha sonra Üsküdar’daki Çocuk Şubesi’ne götürülen Cem Garipoğlu’nun hakkındaki gıyabi tutuklama kararı yüzünden resmi olarak ifadesi alınmadı. Cem, polisle sohbet ederken “Çok pişmanım. Keşke ben ölseydim. Bir anlık bir olaydı” dedi. Cem, polisin “Bu hunharlık niçin?” sorusuna “Bilmiyorum”, “Münevver’in başını niye kestin?” sorusuna ise “Kafası bavula sığmadığı için” yanıtını verdi. Cem cinayet anıyla ilgili soruları sinir krizine girdiği için yanıtlayamadı.

"15 günde bir erzak bıraktı"

Cem, cesedi attığı Etiler’deki çöp konteyneri ile ilgili olarak da “Rastgele seçtim” dedi. Münevver’in cesedinin bulunduğu çöp konteyneri Cem’in dedesi Kasım Garipoğlu’nun oturduğu Etiler Mutlu Sitesi’nin önündeydi. Cem, “Cinayetten sonra tanımadığım biri beni 3-4 saatlik yolculuktan sonra bahçeli bir eve götürdü. 197 gün evden hiç çıkmadım. Televizyon izleyip, yemek yedim. Beni eve getiren kişi 15 günde bir kapıya erzak bırakıyordu” diye konuştu.

"Mutfaktayken bıçakladım"

Cem dün sabah Gülhane’deki İstanbul Çocuk Mahkemesi’ne götürüldü. Burada, iki savcı tarafından 7 saat sorgulandı. Sorgulamada 3 sosyal hizmet uzmanı, bir pedagog, bir psikolog ve Cem’in avukatı da hazır bulundu. Cem savcılara “Münevver mutfaktayken cep telefonundaki mesajlarına baktım. Bir erkekten mesajlar vardı. Tartışma kavgaya döndü. Mutfaktan aldığım bıçakla Münevver’i bıçakladım. Testereyi nasıl aldığımı, başını nasıl kestiğimi hatırlamıyorum” dedi.

Teğmen ile mesajlaşmıştı

Münevver Karabulut’un Ayvalık’ta yazlıktan tanıdığı Ankara’da görevli Teğmen C.Y.C. ile cinayet günü mesajlaştığı ortaya çıkmıştı. Ailesini ziyaret için İstanbul’a gelen teğmenin Münevver’e görüşmek istediğine dair mesajlar gönderdiği belirlenmişti. Münevver ise bir ilişkisi olduğunu ima ederek “Müsait değilim” diye cevap vermişti. Cem’in bu mesajları gördüğü sanılıyor. Cem savcıların, “Daha önce neden teslim olmadın?” sorusunu ise “Korktuğum için” diye yanıtladı.

Ailenin korumaları incelemede

Cem savcılara verdiği ifadede şöyle dedi: “Cesedi attıktan sonra eve döndüm. Annem eve geldi, yerdeki kan izlerini görünce ‘Kustum’ dedim. Annemle birlikte yeri temizledik.” Cem’in teslim olduğunda üzerinden 12 lira bozuk para ve hiç kullanılmamış kredi kartı çıktı. Polise göre, Cem’e aileye vefa borcu olan biri yardım etti. Üstelik bu kişi polisiye yöntemleri biliyor. Ailesinin eski polis olan korumaları inceleniyor. Cem’in kaldığı evin adresi ve kime ait olduğu da araştırılıyor.