'Bedelini ödediğimiz her şeyi yapabiliriz...'

Model olunca daha fazla mı alışveriş yapılır?

Yoksa bunun tam tersi mi geçerli? Modellerin gerek bulundukları ortam, gerekse meslekleri gereği diğer kadınlara nazaran daha fazla alışveriş yapmaları mümkün, ancak bu şart değil.

Peki bu konuda hatalar yaptığın oldu mu?

Hani mesela bir heves etek alıp da sonra onu hiç giymemek gibi... Her insan gibi ben de hatalar yapıyorum. Bu konuda öğrendiğim bir şey var: Hata ve kusurları ayırt etmek lazım.
Kusurlar büyütülmemeli, onları hoş görebiliriz. Ancak hatalar iyice gözden geçirilmeli, sorgulanmalı, ve onlardan gerekli dersler alınmalıdır. Kusurların değil ama hataların bedelleri ağır olabiliyor.
Verdiğin örnekte olduğu gibi bir eteği alıp ondan hiç giymeden vazgeçmişsem, bana göre bu kusurlu bir davranış, ama hoş görülebilir. Artık hiçbir hatayı tekrarlamak istemiyorum ve bu konuda çaba harcıyorum.

Tarzın zaman içinde değişti mi?

Evet, tarzım zaman içerisinde değişti. Düne kadar serseri, salaş ve maskülen kıyafetlere ağırlık verirken şimdi, daha zarif, şık, birbirileriyle uyumlu feminen parçaları seçmeye dikkat ediyorum.
İnsanın tarzı, onun bu hataya karşı duruşuyla, kendini nasıl hissettiğiyle ve başkalarına kendini nasıl göstermek istediğiyle doğrudan alakalıdır.

O zaman eski fotoğraflarına bakıp “Bunu nasıl giymişim!” dediğin oluyor mu?

Hayır, çünkü giydiklerim o zamanki Tuğçe’ye hitap eden yani o an hoşuma giden kıyafetlerdi.

Peki çevrendeki insanların giydiklerini onaylayıp onaylamaması senin için önemli mi?

Bir söz vardır: “İnsan kıyafetleriyle karşılanır, fikirleriyle uğurlanır”. Bu anlamda çevremdekilerin üzerimdekileri onaylamaları önemlidir. Zaman zaman yakın çevremdekilere fikir danışırım. Birlikte karar vermek hoşuma gider.

Kendine en çok yakıştırdığın kıyafet hangisi?

Hani ‘ne giyse yakışır’ derler ya... O halde olduğum zamanlara bayılırım. Maalesef bu konuda pek tevazu gösteremeyeceğim.

Uğuruna inandığın bir kıyafetin ya da takın var mı?

Uğurlu bir tişörtüm ya da takım yok ama son zamanlarda uğurlu olduğuna inandığım bir dövmem var.

O halde şunu sormalıyım: Dövme, bir model için dezavantaj değil mi? Bugüne kadar bu konuda hiç sorun yaşadın mı?

Evet. Zaman zaman sorun yaşadım. Ama hayatta bedelini ödediğimiz sürece her şeyi yapabiliriz değil mi? Dövmelerimi seviyorum, sorun olduklarında da bedeli ödenmiştir.
Şaşırtıcı şeyler de olabiliyor. Mesela bir işte sorun olan, başka bir işte tercih sebebi olabiliyor. (Bazen aleyhimize görünen, birden lehimize olabiliyor. Bunu yaşamadan nasıl bilebiliriz ki?)

Gardırobundaki en iyi parça hangisi?

Eski bir kaftan! Geleneksel Türk kültürüne ait kıyafetlerin paha biçilmez olduğunu düşünüyorum. Bunları giymekten haz duyuyorum. Bugün dünyada birçok ünlü modacı bizim kültürümüzden esinlenerek tasarladıkları parçaları koleksiyonlarına dahil etmekte.

Günlük hayatta pek makyaj yapmıyorsun. Bunu cildini dinlendirmek için mi yapıyorsun, yoksa kendini makyajsız daha çok mu beğeniyorsun?

İşim gereği cildim sürekli ağır makyaja maruz kalıyor. Dinlendirmek için diğer vakitlerde makyaj yapmıyorum. Makyajsız, doğal halimle kendimi daha iyi hissediyorum.
Bazen çok hafif makyaj yapıyorum. Sonuçta kadınız, hoş görünmek istiyoruz. Bunun için bir göz kalemi ya da ruj da yeterli olabiliyor. Ağır makyaj, bana kendini saklama ve başka bir karaktere bürünme isteği gibi geliyor.

Model olmanın en güzel ve en yorucu tarafları neler? Mesleğin sana neler kazandırdı ve hangi fedakarlıkları yaptırıyor?

Model olmanın yorucu tarafları, güzel olan taraflarını beslediği için bu ikisini ayrı düşünemiyorum. Mesela modellik görüntüye dair bir iş olduğundan: fiziğinize, dolayısıyla sağlığınıza, sürekli dikkat etmek zorundasınız.
Ve vücudunuzda sadece gerektiği kadar yağ bulunmalı. Ben bunu bir adım daha ileri götürerek vücudumdaki yağ ve kas oranını düzenlemeye yönelik çalışmalar yapmaya başladım.
Bence çok ince ya da dolgun olmaktan öte, doğal ve düzgün bir vücuda sahip olmak önemli. Tüm bunları sağlamak ne kadar yorucu ve külfetliyse, bir o kadar da güzel dünyanın her yerinde bulunabilme olanağı sağladı.
Dünyanın farklı yerlerinde doğmuş insanlarla iletişim halindeyim, böylece yabancı dilimi geliştirdim. Dünya görüşüm de genişledi. Başka kültürlere özenmemem gerektiğini, kendi kültürümüzün ne kadar derin, etkileyici ve öğretici olduğunu görmemi sağladı.
Daha sayabileceğim çok şey var ama onları da başka zamana bırakalım. Mesleğimin yorucu taraflarından da bir örnek vereyim: Moda haftalarının gerçekleştiği zamanlarda (New York, Milano ve Paris’te) on gün kadar bulunduğum şehrin farklı bölgelerinde casting, prova ve defilelere yetişmek zorundayım.
Sabahtan akşama kadar topuklu ayakkabıların üzerindeyim. Cildime günde bazen üç-dört kere ağır makyaj yapılıyor. Bazen yemek yemeğe bile vakit kalmıyor.
Ve bu tempo bir ay kadar sürüyor. Fedakarlıklarıma gelince, şimdi Türkiye’de ailemle ve dostlarımla vakit geçiriyor olabilirdim, gel gör ki Paris’te bulunmam gerekiyor. Yerleşik bir düzeni feda etmek durumunda kalıyorum.

Yurtdışındaki işlerin nasıl gidiyor?

Yurtdışında işlerim gayet iyi. Her şey planladığım gibi ilerliyor. Önemli tecrübeler ediniyorum. Model olarak dünya arenasına çıktığınızda kendinizi sürekli geliştirmek durumundasınız.
Bir an bile işinizi boşlayamazsınız, çünkü rekabet sıkı. Bu zaman zaman yıpratıcı oluyor. Ayak uydurabilmek için fiziki performansınızın ve moralinizin yüksek olması gerekiyor. Dünya çapında markalarla çalışabilmek için podyumdaki yürüyüşünüz ileri seviyede olmak zorunda.

Yabancı modellerden farkın var mı?

Ben Türk’üm. Bence bu yeterli bir fark. Her milletten birçok model arasındaki tek Türk model olarak doğal bir fark oluşturmaktayım. Ayrıca düşünme biçimim, sergilediğim tavır ve yaşam tarzımla onlardan farklıyım. Kendimi ve mesleğimi geliştirmek için farklı yollar denediğim de bir gerçek. Kısacası iyi durumdayım.

Genel olarak en büyük artın ne?

Model olarak en büyük artım ince ama sağlıklı görünmem.

‘Bu huyumu hayatta değiştiremem’ dediğin?

Aksine, gelişim yönünde sahip olduğum her şeyi değiştirmeye kararlıyım.

Bu yaz en çok ne giyeceksin?

Açık renkli tiril tiril kıyafetler.

Hemen gerçekleşecek olsa, şu anda ne dilerdin?

Bir dileğim var tabii ama ya söyleyince büyüsü bozulursa?