Cumartesi Postası 'Ben de aşk acısı çektim'

'Ben de aşk acısı çektim'

Paylaş
'Ben de aşk acısı çektim'

Yıllardır müzik piyasasından uzaktı Ayşegül Aldinç. Bir döndü, pir döndü: Mabel Matiz şarkısı olan 'Bir Tek Gördüğüm' parçasıyla gündemde. Bu şarkı, sonbaharda gelecek albümün habercisi. Ayşegül Hanım, konuğumdu. Yüreğinde sakladıklarını, hayallerini, aşka dair düşündüklerini konuştuk

Röportaj: Elmas Dereci

Haberin Devamı

elmasdereci@gmail.com

Neden albüm çalışması yapmak için beş yıl beklediniz?

Ben sadece şarkı söyleyen biri değilim. Beş yıl boyunca ense yaptığımı düşünmesin insanlar. Üç sezon ‘Pis Yedili’de çatlak müdire Esma Sultan karakterini oynadım.

Bu arada da albüme hazırlık yaptım. ‘İlik de açar, düğme de dikerim’ mantığıyla aynı anda birçok işi yapmayı tercih etmiyorum. O zaman yaptığınız işin kalitesinden taviz veriyorsunuz.

Albümümüz eylülde çıkacak. Değerli müzisyen dostların yeni bestelerinde arka vokal ya da düet şarkılarda birlikte olacağız.

Niye Mabel Matiz şarkısı?

Mabel’i ilk çıktığından beri beğeniyle izliyordum. O da ezelden beri benim sevenimmiş meğer. Bir gün iki şarkıyla geldi. Biri, şu an listelerde bir numara olan ‘Gel’, diğeri de ‘Bir Tek Gördüğüm’dü.

Haberin Devamı

Ben ikincisini seçtim. Şarkım bir aydır yayınlanıyor ve çok iyi gidiyor. Klipte Nihat Odabaşı ile çalıştık. Ocak ayında, karlı bir günde platoda çektik.

16 saatlik çekimde üzerime fan tutuldu. Nasıl hasta olmadım, şaşıyorum. İnsan, sevdiği işi yapınca bünyeye bir dayanıklılık geliyor.

10 yıl önceki bir sohbetimizde “Müziği bıraktım, artık albüm yapmayacağım” demiştiniz. Fikrinizi ne değiştirdi?

Sektörden fenalık gelen bir zamanıma denk gelmişsin demek (gülüyor). Müzik meselesi, dışarıdan göründüğü gibi kolay değil. Sana uygun, inanıp inandıracağın şarkıyı bulmakla başlıyor süreç.

Piyasada çok tuhaf bir ‘ağırdan alma’ durumu mevcut. Bu, benim gibi hızlı düşünüp hareket eden biri için zor. Kararsızlıklarımı da ekle üstüne; al sana zaman kaybı...

Her türlü detayla ilgilendiğin için kabus dönemler olabiliyor. Bazen arafta kalıyor, iç dinamiğinde acaip gerilim yaşıyorsun ki, buna kalp dayanmaz

Genç sevgili olabilir

Hiç terk edildiniz mi? Aşk acısı çektiniz mi?

Çektim tabii. Hiçbir ilişki, taraflar dert üstü, murad üstüyken bitmez. İlişkin bittiğinde sendelemiyorsan insan değilsindir. Bittiği anda yerine başkasını koyma çalışmalarına girişmek, bu uğurda seçilen insanın şanssızlığıdır diye düşünürüm.

Bazen de terk edilmemek için terk edersin. Bu pek sağlıklı bir davranış değil. Terk etmek, terk edilmekten korkmayı barındırır.

Haberin Devamı

‘Terk ettim’ diye gep gep gezinmek gururlanacak bir durum değil. Ne çare ki, övünme kısmını hariç tutarsak, hep yapmışızdır bu saydıklarımı.

Sevgililerinizde yaş sınırınız var mıdır? Sizden genç biri de olabilir mi?

Aşk, iş, arkadaşlıkta asgari müşterekte birleşmek önemli. Sevdiceğinin de arkadaşı, sırdaşı, akıl alıp verdiğin, düğümleri birlikte çözebileceğin hayat ortağıysan sıkı sıkı sarıl ve bırakma.

‘Iskaladığım çok şarkı var’

Sizin almadığınız ama sonradan hit olan şarkılar var mı? Bir sürü var. Bir gün ‘Iskaladığım Şarkılar’ adlı bir albüm yapabilirim yani.

Hayatınızın en parlak yılları?

Işığını, çalışmanın karşılığını alabildiğin zaman yayarsın. Eurovision ilk parladığım dönemdir.

En çok kiminle çalışmak keyifliydi?

Ayrım yapmak zor. “İyi ki onlara değmişim” dediğim ve adını anmazsam haksızlık edeceğimi düşündüğüm değerlerle dolu müzik hayatım: Barış Manço, Sezen Aksu, Aysel Gürel, Nazan Öncel, Şehrazat, Timur Selçuk, Atilla Özdemiroğlu...

Haberin Devamı

Köşe yazarlığı, oyunculuk, müzik yorumculuğu... Böyle devam mı edecek?

Hepsinden aldığım keyif ayrı. Şarkılarınla sevenlerinin acılı ya da mutlu aşklarının fon müziği olmak, beyazperde veya ekrandan oyunculuğunla kalplere dokunmak hayattan zevk almanı sağlıyor.

Köşe yazarlığını ise çok seviyor, ayrı bir yere koyuyorum.

Şu sıra yapmıyorum ama ‘attığım tweet ürküttüğüm kurbağaya değsin’ hesabı, Twitter’da 140 karaktere anlam sığıştırma çalışmalarım sürüyor (gülüyor).

Yüreğinizin derinliklerinde duran, unuttuğunuz, arada yanlışlıkla tırnağınızı takıp hafif kanattığınız yaranız var mı?

Ara sıra olur tabii. Bu duygular insanı insan yapar. Geçmişimle bağı koparmadan ileriye bakarak yaşamayı tercih ederim. Nereye bakarsan oraya gidersin zira.

'Trafikteki tacizi iade ediyorum'

Kadınlara taciz belasıyla ilgili ne düşünüyorsunuz?

İnsanlık ayıbı. Tecavüzden iş yerindeki mobbing’e, hatta trafikte uygulanan tacizlere kadar akla gelmeyecek biçimleri var. Trafik taciziyle arada karşılaşıyorum.

Haberin Devamı

Bana ne yapıyorlarsa aynısını onlara yapmaya gayret ediyorum. İnan, o zaman denge değişiveriyor. Ama tabii ki tehlikeli bir şey bu.

Kimseye tavsiye etmiyorum.

Sizin gibi bir kadın politikada da olmalı. Bir ara, böyle bir teklif gelmişti. Ama kimdi, neydi hatırlamıyorum; nasıl unutmak istediysem artık. Hiiiiç bana göre değil. Hele günümüzde!..

Tamam da mesela başbakan olsanız, ülkede neleri değiştirirdiniz?

Madem hayal kuruyoruz, ‘Avatar’ filmindeki gibi bir dünya olsun isterdim. Barış ve huzurdan uçuşarak yaşadığımız. Halkın huzuru, güvenliği, insani yaşam koşullarının sağlanması her şeyden önce gelirdi benim için.

Her türlü haksızlığın önünde babalar gibi durmak olurdu birinci vazifem.

‘Derdi fazla barındırmayacaksın’

Kendinizden bile sakladığınız sırrınız oldu mu?

Hatırlamamaya çalıştığın, üstünü kapattığın durumları kastediyorsan, bu bir nevi kendini kandırmaya girer. Ama yok, olmaz öyle şey.

Kandırdığının farkındaysan, ortada kendinden saklanacak bir durum da yoktur. Teflon özelliğinin olması iyidir: Derdi, tasayı üstünde fazla barındırmayacaksın.

Aksi, kansere kadar gidebilir. Yeni nesil iyi ama içinde tutmayıp hörrr diye oh ne güzel döküveriyor derdini, kasvetini.

Size göre Ayşegül Aldinç nasıl bir insandır?

Çocukken teklifsizdik, kuralsızdık. Yetişkinlerin ilişkisi ise önyargılar, kurallar ve kalkanlarla seyrediyor.

İnsan ömrünün ne kadar kısa olduğunu hatırladığında ne acaip vakit kayıplarıdır bunlar. İnsanların enerjileri tuttu mu duvarları kendiliğinden kalkıyor.

Sezen’in (Aksu) ‘O Kız’ şarkımda dediği gibi ‘Tanrı iyi insanlar çıkarsın karşımıza.’