Bir adam kendini niye böyle sıfırlar?

Eylem Toraman, futbolcu eşi İbrahim Toraman’dan şiddet gördüğü gerekçesiyle boşanma davası açtı. Onlarca, yüzlerce benzer hikayeden biri daha… Eylem Hanım, bir avukat. Toraman’dan hamile kalıyor. Çocuğu istemeyen eski futbolcu, sonra evlilik teklif ediyor. Zorla evlilik sözleşmesi imzalatıyor. Eylem Toraman, hamileliğinde bile şiddet gördüğünü söylüyor. Hatta bir AVM’de, herkesin içinde eşinden dayak yiyor. Kocası çapkınlık yapıyor, evle ilgilenmiyor. Bir sürü iddia. İbrahim Toraman ise elbette bu iddiaları kabul etmiyor. Burada beni çileden çıkaran şey şu: Ünlü, eğitimli, kariyer sahibi, dışardan gayet efendi görünen, çok sevilen adamların içinden bile canavar çıkması! Görüntüler ortada… Niye yapıyor bunu bu adamlar? Niye kendini durduramıyor? Kariyerini, ismini, tüm başarısını sıfırlayıp kendini niye bu hale getiriyor? Sevmiyorsan boşan kardeşim! Eylem Toraman ise ayrı konu… Okumuş, kariyer sahibi, aklı başında biri. “Belki geçer” diye bekliyor. Kendini o mutsuzluğun içine hapsedip, bekliyor... Ancak şiddet görünce boşanmaya karar veriyor. Sonra da ekrana çıkıp yaşadıklarını anlatıyor. İşin en acı tarafı da, kapalı kapılar arkasında öyle çok şiddet gören kadın var ki!

Yerleşik halk...

Cumhurbaşkanı, Artvin Cerattepe’deki maden projesini protesto edenlere ‘Yavru Gezici’ demişti... Onlar da “Biz gezici değil yerleşik halkız” diye cevap vermiş. Çok tatlı, çok güzel bir kelime oyunu yapmışlar. O topraklarda yaşadığını, yaşadığı toprak için savaş verdiğini daha net nasıl anlatabilir ki insan?

İtalya'da Starbucks aramak

Amerikalı kahve devi Sturbucks, İtalya’da ilk mağazasını açıyormuş… Şaşırdım çünkü yerel kahve kültürü o kadar yerleşik ki İtalya’da; yıllardır Starbucks’ı ülkelerinde istemiyorlar. Yıllar önce bir İtalya turunda; şehir şehir gezip Starbucks aradığımı bilirim. Ama yoktu... Sonra isyanımı makarayla karışık Twitter’a yazınca, bir yazar dostum şöyle demişti: “Kahvenin memleketinde, Sturbucks arıyorsun, ne ayıp!” Anlayacağınız İtalyanlar bu konuda çok tutucu. Oysa Avusturya- Viyana’da, her köşe başında Starbucks vardır. Yani bu tutuculuk Avrupa’ya özel değil, sadece İtalyanlar böyle. Ama sonuca bakın… Amerikan kültürü İtalyanları da ikna etti. Starbucks, ilk mağazayı 2017’de Milano’da açıyor. Bakalım İtalyanlar, bu en sevilen Amerikan markasını bağrına mı basacak, yok sayıp protesto mu edecek?

Verona'da niye kebap yiyelim ki!

İtalya gündemiyle doluyum bugün... İtalya’nın Verona kentinde de bir başka tartışma var. Kentte kebap ve dürümcülerin sayısı artınca, “kültür ve gelenekleri korumak amacıyla” kent merkezinde etnik gıda satan işletmelerin açılması yasaklanmış. Bu karar kimi tarihçi ve turizmciye göre yanlış çünkü “gelenekleri zenginleştirmenin önünü kapatıyor.” Kimine göre de “kendi kütürünü korumak amaçlı bir karar” ve son derece doğru. Kimse bana sormadı ama söyleyeyim... Karar doğru. Çünkü bu şehir UNESCO Kültür Mirası listesinde. Yani koruma altına alınmış, kendine özgü, kendi adetleri, kendi mutfağıyla özel. Neden tarihi dokusunu, geleneklerini hatta mutfak kültürünü bozsun ki? Ayrıca Verona’da da kebap yemeyiverin canım! Gelin Türkiye’de yiyin.

Slava’nın şovunu kaçırmayın

Zorlu Performans Merkezi’nde ‘Slava’s Snowshow’ isimli bir gösteri var şu ara… Daha çok çocuklar için ama çocuk ruhlu olanlar da bayılır. Dünyanın en önemli performans sanatçılarının rol aldığı bir şov bu... Şovu yaratan Slava Polunin, ‘The Times’a göre, dünyanın en başarılı palyaçolarından biri. 40 yıldır soytarılık sanatı üzerine ustalaşmış. Bu şov da onun harikalar dünyası. Pantomim, dans, seyirciye fırlatılan sular, konfetiler, ipler, balonlar derken şov bir süre sonra interaktif hâl alıyor. Hele finalde yaratılan kar fırtınası inanılmazdı. 120’den fazla ülkede sahnelenen şov 6 Mart’a kadar her gün Zorlu PSM’de. Kaçırmayın!

Demet Akalın’ın 'EN'leri

- En son okuduğun kitap?
Deniz Seki’nin kitabı ‘Deniz’in Dibi’. Yeni başladım.
- En son izlediğin film?
‘The Danish Girl-Danimarkalı Kız’.
- En son dinlediğin albüm?
Ayla Çelik.
- En büyük zaafın?
Kızım Hira.
- En sevdiğin yemek?
Ton balıklı salata.
- En büyük pişmanlığın?
Hiç pişmanlığım yok.
- Hakkındaki en büyük şehir efsanesi?
Efsanenin ta kendisiyim, kendimi yoktan var ettiğim için!
- En son ne zaman güldün?
Her gün Hira’ya gülüyorum. Çünkü her gün bir şey öğreniyor.
- En son ne zaman ağladın?
Dün akşam. Kocama ağladım. Ağlarım arada mutluluktan da olsa.
- En çok ne yaparken iyi hissedersin?
Tatildeyken ve sahnedeyken.
- En sevdiğin nasihat?
Babana bile güvenme!
-En son indirdiğin aplikasyon?
Hopi.
- Kendine en son ne aldın?
Sahne kıyafeti ve ayakkabı.
- En son ne zaman spor yaptın?
Bu sabah evde pilates yaptım. (Kocam hediye olarak eve kurdurdu.)

MAKARA

Ne olursan ol geri gelme. Ben Mevlana değilim beni germe!