Giriş
Normal kavga gürültüye artık alıştık da, bu kez hikaye başka... Meclis’in ortasında ilk kez bir kadın vekil tartaklanıyor. Evet, bu da oldu... Kendini kaybetmişlik bu raddeye geldi.
CHP Milletvekili Fatma Hürriyet Kaplan, Anayasa oylaması sırasında ellerindeki pulları göstere göstere oy kullanan AKP’li vekilleri telefonla çekince; üzerine yürüyorlar, aralarına alıyorlar, elindeki telefonu gasp ediyorlar. Boğazını sıkan bir el bile var! Hem usülsüzlük yap, hem üste çık... Nasıl bir cürettir ya bu? Nasıl bir hadsizliktir?
Onca erkek derdini konuşarak çözemiyor, cevap veremiyor, bir açıklama yapamıyor ve bir kadının üzerine çullanıyor. Fotoğrafa bakın lütfen…
Şort giyen kadına şiddetten, spor yapan kadına tekmeden vs bahsediyoruz ya, bu adamların ne farkı var onlardan? Kadınlar Meclis’te bile güvende değil! Şimdi bu adamlar karısının, kızının, bacısının yüzüne utanmadan nasıl bakıyor acaba? Neyin kavgasını veriyorsanız verin. Bir kadına böyle saldırabiliyorsanız, hiçbir haklı noktanız kalmamış demektir. Ayıp, utanın biraz be.
Kars kışın başka güz
Kars ve Ani Harabeleri görmem gereken yerler listemde hep başı çekerdi, sonunda gitmeyi başardım. Birkaç gündür Kars’tayım. Hem soğuktan dondum, hem de mest oldum.
Zengin bir tarih, müthiş bir doğa, kültürlerin özgürce birarada yaşayabildiği bir ortam var burada. Çok özel bir şehir yani. Kars’a gelmemin nedeni ise tarihi hamamlar.
Bir sosyal sorumluluk projesi olarak tarihi hamamların izini süren İtalyan banyo firması Bocchi’yle birlikte, 17 yüzyıldan kalma Kars’taki Mazlum Ağa Hamamı’nı inceliyoruz. Yıkık dökük olsa da, tarihsel görkemi hala şehrin ortasında parlıyor.
Müthiş bir tarihçi
Bu tarihi projenin anlatıcısı ise araştırmacı, Türkolog Ali Canip Olgunlu. Hem Karslı, hem de Anadolu kültürleri üzerine engin bir bilgisi var. Sayesinde Kars’a dair her şeye hakimiz. Kars; Rus dönemi binaları, kaz eti, donmuş Çıldır Gölü, Ani Harabeleri, gravyer peyniri ve soğuğu ile meşhur...
Yine de Ali Canip Olgunlu’nun tavsiyesi buraya Ocak, Şubat, Mart aylarında gelmeniz. Zira “Çıldır gölünün tadı bu mevsimde çıkar, kaz eti bu mevsimde yenir, şehir bu mevsimde masallardaki gibi olur” diyor. Madem durum bu, akla şu soru geliyor: Kars’a turist gelmesi için çalışan, proje üreten var mı? O da alttaki yazıda…
Kars’a turizm hareketi şart
Kars’ın en büyük eksiği, turist çekecek bunca özelliğe rağmen yerel yönetimlerin bu konuda hiçbir girişimde bulunmaması, vizyoner olmaması ve şehri kaderine terk etmesi. Hep bundan kaybetmiyor muyuz zaten!
■ Mesela UNESCO koruma listesindeki Ani Harabeleri’nde tuvalet yok! En az iki-üç saatte gezilebilen bu Ortaçağ şehrinde (Tarihçilere göre buraya ‘harabe’ demek, böyle bir şehre haksızlık) koca bir günü geçiriyorsun ama tuvalet bulamıyorsun. 40 dakika yol gidip şehirde ihtiyaç gidermek zorundasın. Sit alanı olduğu için tuvalete izin yokmuş.
O zaman koy üç beş tane konteynır tuvalet, hem para kazan hem insanlar işini görsün. Ama yok, insanlar altına yapsın ve bir daha gelmesin istiyorlar belli ki!
■ Çıldır Gölü de kendi haline bırakılmış… Norveç’ten iki kızak getirilmiş ama ne kızakları çeken atların, ne de köyden gelen kızakçıların o soğukta barınması için yer var. Herkes isyanlarda...
Iphone donduran soğuk!
Bir gazetede ‘yumurta donduran soğuk’ diye başlık gördüm, bu soğukta yumurtalar bile donuyormuş. Fakat Kars’a gidince, soğuk neymiş anladım! Kars’ın ayazını, soğuğunu hep duyardım ama ben böyle şey görmedim. Kirpiklerimiz dondu, içine soluduğumuz atkılarımız dondu ama asıl, donan Iphone’lar bizi şaşırttı!
Telefonunu çıkar 5 dakika fotoğraf çek alet hemen donuyor. Ancak oda sıcaklığında yarım saat durunca kendine gelebiliyor. Enteresan olansa, eski modellerin değil sadece yeni modellerin donması ve başka marka telefonların çalışması! Teknolojik hassasiyet diye bir şey varsa demek…
Kaz eti çok meşhur
Kars denilince herkesin aklına peynir (Kars gravyeri ve kaşar) ve kaz eti geliyor... Ben kaz, ördek, hindi, türü etler yemediğim için bilmiyordum. Meğer Çinliler bile biliyormuş; “Sizin kaz eti dünyaca ünlü Pekin ördeğinden daha lezzetli” diyorlarmış.
Kaz eti neden bu kadar kıymetli derseniz; kazlar binbir zahmetle yetiştiriliyor. Kışları karla beslenen kaz eti daha da lezzetleniyor, kesildikten sonra kuruması için asılarak bekletiliyor. Epey pahalı olduğu için de genelde misafirlere ikram ediliyor.
Yarışmaya ‘atama'
Bir süredir hep birlikte Murat Yıldırım’ın değişimini izliyoruz merakla… Aşkını Instagram hesabından duyurmalar, facetime’dan kız istetmeler, abartılı düğünü derken “Cool bir aktör kaybettik” diye yazmıştım.
Benim fikrim tabii bu, kimseyi bağlamaz. Şimdi de birdenbire ‘Kim Milyoner Olmak İster Yarışması’nın sunucusu oldu. Bu değişimin asıl nedeninin Murat Yıldırım’ın kurduğu ‘yakınlıklar’ olduğu herkesin malumu.
Yani, yine aynı şey oluyor. Deneyim, liyakat, göreve uygunluk hiçe sayılıyor. Tek gerçek var, o yakınlık. Hayırlı olsun diyelim… Bakalım bir süredir dizilerde umduğunu bulamayan Murat Yıldırım bu kez başarılı olacak mı?
