TBMM, Sayıştay, Cumhurbaşkanlığı ve RTÜK’ün 2010 yılı bütçeleri TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşülürken, milletvekillerinin ilginç açıklamaları da dikkat çekiyor. AK Parti Bitlis Milletvekili Zeki Ergezen, milletvekillerinin çalışma durumunu özeleştiri yaparak komisyon üyelerine aktardı.

Meclis kampüsünde iken, cep telefonuna "genel kurula gitmesi’ yönünde mesaj geldiğini belirten Ergezen, "Mesaj gelir gelmez, koştura koştura Genel Kurula giriyoruz, (muhalefete) sizin de koşturduğunuzu görüyorum. Girerken de ’bu ne tasarısı’ diye soruyoruz. Çünkü görüşülen tasarı ya da teklifin ne olduğunu bilmiyoruz. Biz neye evet dediğimizi bilmiyoruz, siz de neye hayır dediğinizi bilmiyorsunuz. Evet verilecek deniliyor, biz de evet diyoruz" diye konuştu.

Bunları söylerken, yasama ve denetim faaliyetlerinin önemine dikkat çekmek istediğini ifade eden Ergezen, komisyon üyelerinin, komisyonlarında görüşülen tasarıların içeriğini bilmeden çalışmalara katıldıklarını iddia etti."Neden? Çünkü milletvekillerinin gereksiz bir koşuşturması var" diyen Ergezen, siyaset yapan milletvekilinin yasama çalışması ve bu koşuşturması içinde Ankara’ya gelen seçmeni ile de görüşmek zorunda olduğunu kaydetti.

Zeki Ergezen, "Bunları niye söylüyorum? Bizim sistemimizde bir yanlışlık var. Bu yanlışlık üzerinde Meclis Başkanlığının beyin fırtınası yapması lazım’ dedi. Seçim bölgelerinde milletvekilleri için danışmanlık büroları açılabileceğini belirten Ergezen, "Yarın Sayıştay Kanunu görüşülecek, Allah aşkına kaçımız içeriğini biliyoruz? Komisyon Başkanına bakacağız, tamam mı? Tamam, parmağımızı kaldıracağız" diye konuştu.

AK Parti’li Ergezen, milletvekillerinin protokoldeki yerinin tam olarak belirlenmesi gerektiğini kaydederek, "Milletvekilleri, illerde, havaalanlarında niye itilsin, kalkılsın? Milletvekili valinin sağında mı, solunda mı oturacak? Jandarma komutanının neresinde oturacak? Bunların bilinmesi lazım, saygınlığımızın artması lazım. (TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin’e) Bunları sizden bekliyoruz" dedi.

Avrupa’nın önerisi ile Anayasa değişikliği yapılmaması gerektiğine işaret eden Ergezen, "Avrupa bizi örnek alsın. ’Zeki, çalışkan milletiz’ diyoruz ya. Bizim önerilerimiz de... ’Gidelim bakalım, Türkiye bu işi çok güzel yaptı, çok başarılı, Türkiye’den bir şeyler kapalım’ demeleri lazım" diye konuştu.

Cumhurbaşkanlığı makamının eskiden sembolik bir makam olduğunu ifade eden Ergezen, Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanı olduktan sonra bunun değiştiğini söyledi. Cumhurbaşkanının kırmızı ışıkta durmasının kriter olarak baz alındığını belirten Ergezen, "Bir Cumhurbaşkanı kırmızı ışıkta durmaz, onun zamanı çok önemlidir" dedi. Zeki Ergezen, "Sayın Cumhurbaşkanı, o makamı iktidarları zora sokan yasaları sık sık iade etme imajından, daha temkinli iade etmeye çekmiştir ve o makamı bir kaç yurt dışı seyahatle bayramdan bayrama hatırlanılan makam olmaktan çıkarmıştır" diye konuştu.