Bir taksicinin şikayetleri

Taksiciler, bugün İstanbul’da Çağlayan Meydanı’nda ‘Korsana hayır’ mitingindeler. Vatandaşın şikayetlerini dile getirdiğim yazıya, gelen tepkileri dün okudunuz (Her iki yazı da www.posta.com.tr adresinde). Dün beni İstanbul Taksiciler Esnaf Odası Başkanı Semih Kaçanoğlu aradı. Özetle, “Herkesi aynı kefeye koymayın. Taksici esnafı çok mutsuz. Asker ve polisten sonra en çok öldürülen meslek grubuyuz. Evimize ekmek götürmekte zorlanıyoruz. Taksiye binenler azaldı. Sorunlarımız çok. Biz de hükümetin bize verdiği sözleri yerine getirmesini bekliyoruz. Ayrıca taksicilerden şikayeti olan varsa lütfen 0212 556 57 06 numaraya faks çeksin. Biz o taksiciyi meslekten men bile ediyoruz” dedi. Taksici cephesinin görüşlerini öğrenme açısından Semih Kaçanoğlu’nun söyledikleri önemli.
***
Taksici İlhan Karaçeper (kendisi bana gönderdiği mailde saygı sınırlarını epey aşmış ama ben onun görüşlerini de yansıtıyorum) müşterilerle ilgili şikayetlerini sıralamış. Yorum yapmadan sıralıyorum:
1) “Sigara içtirmiyorsan başka taksiye binerim” diyen müşterilerle hiç karşılaştın mı?
2) Çocuk bezini çıkarıp çöpe atmanızı emrettiler mi?
3) Alkollü olarak aracınıza binip “Kardeşim buradan dönülmez ama döneceksin” denildiğinde “Kusura bakmayın dönemem dediğinizde “Ben kusura bakarım arkadaş” denildi mi?
4) Yanınıza oturulup ana avrattan başlanılan küfürlerle karşılaştınız mı?
5) Arka koltuğunuzda pide-lahmacun paketlerinden akan yağ damlalarından oluşan bir gölcükle karşılaştınız mı?
6) Pazardan alınan soğanlar koltuğunuzun altına kaçtı mı?
7) Günde beş on kere “50-100 bozar mısınız?” diye soruldu mu?
8) Mafya bozuntusu elemanların kapınızı tekmeleyip aynanızı kırdıkları oldu mu?
9) Leş gibi ter kokan insanlar arabanıza bindiğinde klimayı kapatıp camları açmak zorunda kaldınız mı?
10) Ayakları kokan ve ayakkabılarını arabanızın içinde çaktırmadan çıkaran ve sizi rahatsız edenlerle karşılaştınız mı?
11) Günde 10 saat araba kullanıyor musunuz? Hem de İstanbul’da...
***
İlhan Karaçeper kendince bu şikayetleri sıralıyor ama bir şeyi unutuyor. Taksici hizmet veren, müşteri de hizmet alan pozisyonundadır. Hangi sektörde olursa olsun hizmet alanın talepleri eğer yasa dışı ya da uçuk istekler değilse karşılanır. Her mesleğin zorlukları, riskleri vardır

Sonuçta kimse size bu mesleği silah zoruyla yaptırmıyor. Ayrıca ben mesleği hakkıyla yapan insanlara hiçbir şey söylemedim. Haa, daha geçen gün bir araca yol verdim diye bir taksicinin bana “Yürüsene ulan, sana mı kaldı yol vermek” diye bağırdığını eklemeliyim.

Marketten eve gitmek için taksiye binerken “Bozuğum yok şoför bey, bir yerde bozduralım” diyen eşime taksicinin önce “Gerek yok” dediğini sonra da ödeme yapılırken “Marketten çıktın niye bozdurmuyorsun” gibi kaba bir tavırla hesap sorduğunu da hatırlatayım. Bu konuya nokta koyuyorum. Taksicilere de diyorum ki; geliriniz azaldıysa bunu sadece ekonomik krize bağlamayın. Suçu biraz da kendinizde arayın.