Bu dükkanda 300 çeşit meze satılıyor

Çilingir sofralarının olmazsa olmazı mezenin, Türk sofra kültüründeki önemini neredeyse tüm dünya biliyor. Günümüzde sayısını bilmediğimiz kadar çok çeşidi olan bu hafif yemeklerin yapımı pek çoğumuza vakit ayrılamayacak kadar külfetli ve zor geliyor. Bu nedenle mezeyi evde yapmaktan çok dışarıda yemek, hazırını almak daha cazip geliyor.

Şarküteri ve büyük marketlerde bulabildiğimiz mezeyi satın alabileceğimiz ‘sadece meze yapan’ dükkanlarsa artık yok denecek kadar az. Doğma büyüme İstanbullu olan Mert Pedük ve Fırat Çubukçu bu fikirden yola çıkarak, neredeyse ölmekte olan eski İstanbul’da yapılan mezeleri günümüze taşımak istemişler. Bunun için de Fenerbahçe’de ‘Giritli Mezeci’ isimli 300 çeşit meze sunan bir ‘meze dükkanı’ açmışlar.

YEMEK DÜŞKÜNLÜKLERİ ÇOCUKLUKTAN

İktisat eğitimi alan Mert ve Fırat Bey’in dostlukları yıllarca birlikte çalıştıkları bir özel şirkete dayanıyor. Sabah 9 akşam 5 çalışan ikili çocukluklarından beri yemeğe çok düşkün. Yemek yapmayı ve çeşitli dünya mutfaklarını kurslara giderek öğrenen Mert Bey, 2005 yılında işini bırakarak merakını profesyonelliğe çevirmeye karar vermiş.

Bunun üzerine catering hizmeti verdiği ve çeşitli mezeler sattığı ‘Gurme Shop’ adında bir dükkan açmış. Bu sırada füme et yapmayı da öğrenmiş Mert Bey. Mezelerin ve yaptığı fümelerin çok beğenilmesi üzerine Şütte, Okko, Köylü Peynircilik, İrem Et gibi İstanbul’daki pek çok ünlü şarküteriye meze ve füme et tedarik etmeye başlamış. 2008 yılında Gurme Shop’u devreden Mert Bey, dostu Fırat Bey’in de işten ayrılması üzerine sadece kaliteli mezeler sattıkları bir dükkan açmaya karar vermiş.

MEZELER AİLE SOFRASINDAN GELİYOR

Fırat Bey, “Her ne kadar ciddi işlerde çalışsak da biz aslında sarımsak kokan adamlarız. Çocukluğumuzdan beri mutfağa merakımız var. Baba tarafından ailem Giritli. Bu nedenle buranın ismini de Giritli Mezeci yaptık. Annemin ailesiyse ecnebi asıllı İstanbullu. Evimizde hiçbir zaman meze eksik olmadı, mezeler aile sofralarının vazgeçilmeziydi.

Hep güzel ve lezzetli mezeler yendi. Mert’le birlikte meze kültürünü yaşatmak adına bu işe girdik. İkimiz de evde yediğimiz mezelerin aynısı burada sunuyoruz. 300 meze çeşidi yapıyoruz”. Geçtiğimiz aylarda açılan ‘Giritli Mezeci’de 300’e yakın meze bulunuyor. Amerikan salatası, falafel, patlıcan ezme, tarator, zeytinyağlı dolma, acılı ezme, Arnavut ciğeri, içli köfte bunlardan sadece birkaçı.

SPESİYALİTESİ MARCO PAŞA

Giritli Mezeci’nin en meşhur mezesi Marco Paşa. Hikayesini Mert Bey’den dinliyoruz: “Bir gün 5. katta oluşan bir meze çıkarttık. İçinde patlıcan, tavuk krokan, kaşar peynir, yoğurt ve fıstık var. Meze çok lezzetli oldu fakat bir türlü isim bulamıyorduk. Çok düşündük. Bu adeta bize dert oldu. İmalathanede çalışan bir abimiz, ‘Bir derdin varsa Marco Paşa’ya anlat denir. Bu mezenin ismi de size dert oldu. İyisi mi siz, mezenizin adını Marco Paşa koyun’ dedi. Biz de bu mezeye Marco Paşa adını koyduk”.

İkilinin Marco Paşa dışında en çok tutulan mezesi ise ‘Girit ezme’ymiş. “Bu meze aslında bir Yunan mezesi. İçinde fıstık, fesleğen ve beyaz peynir var. Girit ezme o kadar çok sevildi ki artık sandviçlere bile Girit ezmeden sürdürüyor müşterilerimiz” diye anlatıyorlar. Girit ezmenin Osmanlı’daki adının Paşa ezme olduğunu söylüyor ve ekliyorlar:Paşa ezme de yapıyoruz. Onun da ana maddesi beyaz peynir. Ama içerisinde ceviz, kırmızı biber ve maydanoz var. O çok seviliyor ve her yerde bulunmuyor.

Bütün bunlardan başka ahtapot Bodrum’dan, peynir ve zeytinyağı Ezine’den, biber Adana’dan, midye Antalya’dan getiriliyor Giritli Mezeci’de. Her gün yaklaşık 50 çeşit mezenin dükkanda mutlaka olduğunu belirten Mert ve Fırat Bey, Giritli Mezeci’de mevsimine göre çinekop şiş, közlenmiş enginar kalbi, deniz börülcesi de bulunduğunu söylüyor.

Tel: 0 216 338 63 93