Magazin Çelik: Benimle evlenmeyi kim düşünür?

Çelik: Benimle evlenmeyi kim düşünür?

Paylaş
Çelik: Benimle evlenmeyi kim düşünür?

Çelik, 'İyi Günde Kötü Günde' albümü ile müzik piyasasına yeniden döndü. Çelik, yeni nesil müzisyenler hakkında ağır konuşuyor: “Şarkı mı yapılıyor ki çabuk tükensin!”

Çıkardığı hit parçalarla 90’lı yıllara damgasını vuran Çelik, Hürriyet Gazetesi'nden Büşra Bozok Aytek'e röportaj verdi.

- “İyi Günde Kötü Günde” nasıl bir albüm oldu?

Biz iyi olması için epey çaba harcadık açıkçası. Gelen tepkiler de çok iyi. Mutluyum, her şey iyi gidiyor. Sanatçı dostum Umut Kuzey ve Arpej Yapım’ın sahibi Özlem Özbakan’la neredeyse 1 yıldır çok titiz bir çalışma halindeydik. 90’ların melodilerinin hakim olduğu 6 şarkılık bir albüm yaptık. Net söyleyeyim, bu albümü 10’uncu değil, birinci olmak için yaptım. Ben asla “no name” biri olmak da istemezdim. Çünkü Allah’ın beni bu kaderle yarattığını düşünüyorum. Bakalım zaman ne gösterecek.



- Adı nereden geliyor bu albümün?

32 senelik bir müzik kariyerim var. 1980 darbesini gördüm, şampiyonlukları, depremi, mutlulukları herkesle beraber yaşadım. O anlamda düşünürsek, çok güzel bir albüm adı. Zaten şarkılardan birinde geçiyordu bu söz, dikkatimizi çekti, hoşumuza gitti, albümün adı olsun dedik. Bir de bu söz herkes için geçerli. Hep iyi ya da hep kötü bir hayat yoktur. İyi gün ve kötü günü dengelersek jilet gibi olur.

- “İyi gün kötü gün” denince direkt nikâh masasında verilen o söz hatırlanıyor...

Doğru söylüyorsun. Şarkı büyük ihtimal oraya doğru gidecek ve düğünlerde sık sık duyacağız.

BAŞKASININ ŞARKISINI OKUMAK ÇOK ZOR İŞTİR


-Sound çok nostaljik. 90’lar ruhunu mu yaşatıyorsunuz?

Öyle. Dediğim gibi bu albümde de 90’lardaki sound’dan tam olarak kopmadık. Ondan dolayı da İskender Paydaş’la çalıştık. Bizim sektörü çok iyi
biliyordu.

- Başkasından söz veya beste almayı hiç düşünmediniz mi?

Çok iyi bir şarkı gelirse olabilir tabii, o konuda inatçı değilim. Ama bu albüm için olmadı. Bir de gerçekten zor iş...

- Ne anlamda?

- Misal, Sezen Aksu’dan şarkı aldınız, onun şarkısını söyleyeceksiniz... E ondan daha iyi söylemeniz gerek... Aksi halde şarkıyı söylerken hep Sezen Aksu’nun aslı kalır üzerinizde. Bunu aşabilmelisiniz, o da her yiğidin harcı değil işte...

Mükemmeliyetçi misiniz? Bu durum üzerinizde baskı yaratmıyor mu?

Mükemmeliyetçilik mi denir bilmem ama işimi en iyi bir şekilde yapmak isterim. Titizlik diyebiliriz, o daha doğru...

- Şimdiki şarkılar çok çabuk tüketiliyor değil mi?

Tüketmesi için olması lazım. Yok ki, neyi tüketecekler!



HAYVANIN KULAĞINI KESEN ADAMA NE ŞARKISI YAPAYIM


- Bu sektörün eskilerinden biri olarak, günümüz pop müziğini nasıl değerlendiriyorsunuz?

iTunes’a şarkıyı verdik, ilk tepkiler “Aynı 90’lardaki gibi” şeklinde oldu. “90’larda biz yoktuk, nasıl bir şey 90’lar?” diye sorulmuş, verilen cevap “Çelik’i dinleyin, anlarsınız” olmuş. Konu bu, 90’larda müzik nasıldı şimdi nasıl? Toplum “Ah o 90’lar” diyorsa, şu zamanda yapılan müzikten memnun değil demektir.

- Neden sizce?

Ruhu doymuyor insanların çünkü... Konsere gidiyor, eğleniyorlar falan ama ruhları doymuyor. O zaman gidiyor Harun Kolçak albümü alıyor. Onu satışta öyle bir yere getiriyor ki, “yılın en çok satan albümü” yapıyor. Toplum 90’ları sorgularken farklı duygular arıyor. Ben sokaktaki hayvanın kulağını kesen adama ne şarkısı yapacağım! Güvercini zehirleyen adama ne şarkısı yapacağım! Ya da birkaç günlük çocuğa tecavüz eden adama ne şarkısı yapacağım! Öyle değil mi? İnsanlar “Bugünkü şarkılar iyi değil, benim ruhumu doyuracak şarkılar verin” diyor. Günümüzde müzik yapanlar buna kulak vermeliler.

- 90’lar sound’uyla o ruhu geri getirmek mi istediniz?

Konu 90’lar konusu değil ki... 90’da da 2058’de de değişmez, ruh vardır ya da yoktur. Biz burada şarkıları var etmeye, gençliğe ulaşmaya çalışıyoruz. Ruhları bir şey arayanlar da bizim albümlere yöneliyor. İnternette aldığımız tepkiler de bu...

ÇIPLAK POZLARIMDAN PiŞMAN DEĞiLiM


- Geriye dönüp baktığınız zaman pişmanlığınız var mı?

Ben asla pişman olacağım şeyler yapmam. O zamanki ile bu zamanki Çelik, aynı Çelik... Peki ne değişti? Sen aynı bedenin içinde müziğinle, oturmanla, kalkmanla değişiyorsun, ama bu tam olarak değişme değil... Dönüşüyorsun diyelim.

- Çıplak pozlarınız... Pişman mısınız...


- Yok, pişman değilim çünkü onda bir hedef vardı. Ben gerginlik olacağını düşünmüştüm. 1994’te Atatürk şarkıları yapma sebebim de oydu.


KiM DÜŞÜNÜR?BENiMLE EVLENMEYi


- Bir röportajınızda “Bir daha evlenmeyi düşünmüyorum” dediniz, neden?

Aslında ben evlenmeyi düşünüyorum ama benimle evlenmeyi kim düşünüyor onu bulmak lazım. Nasıl dayanacaklarını bilmiyorum.

- Neden, zor bir adam mısınız?

Ben iki evlilik yaptım, birinden oğlum var, 13 yaşında oldu. Onunla evde otururken bir kız arkadaşım arıyor, “Akşam sinemaya gidelim” diyor. Çocuk aynı anda “Baba ne olur oyun oynayalım” diyor. Haliyle sinemaya gidemiyorsun. Çocuğun gönlü oluyor ama diğerinin gönlü olmuyor. Arada kalıyorsun. Bunun genele yayıldığını düşün...

Haberin Devamı