CHP İstanbul Milletvekili​ Mehmet Bekaroğlu'ndan Yılmaz Özdil'e yanıt

Özdil, bugünkü yazısında Bekaroğlu’nun Atatürk’e ‘kefere’ dediğini, ‘bıyıklı olmasına rağmen kadın kontenjanından parti yönetimine sokuşturulduğunu’, şov yapmak için CHP genel merkezine mescit açtırdığını öne sürmüştü.

CHP’li vekil, Atatürk’e ‘kefere’ dediğinin iftira olduğunu belirterek kadın kontenjanından seçildiğini de ‘dedikodu’ diye nitelerken, söz konusu mescidin de ihtiyaç olduğunu savundu.

Bekaroğlu’nun yanıtı şöyle:

“Sayın Özdil,

18.01.2018 günü hakkımda yazdıklarınızın çoğunu sizinle her yerde konuşurum, tartışırım; bazı konularda siz öyle düşünürsünüz ben böyle. Birbirimizi ikna ederiz ya da edemeyiz, önemli değildir, elbette farklı düşünceler olacaktır. Ama Sayın Özdil; bazı konular konuşulmaz, tartışılmaz. Çünkü öyle bir şey yoktur.

25 yıldır bir yalan tekrarlanıp duruluyor. Sayın Özdil; daha önce bin defa ifade ettim; Atatürk’e kefere dediğim doğru değil, böyle bir şey yok, bu tamamen uydurmadır, yalandır, iftiradır. 25 yıl önce; üniversitedeki bir rektörlük seçimi öncesi icat edilen bu yalan, hala bana ve dostlarıma zarar vermek için kullanılıyor.

İnsaf edin Sayın Özdil! Niçin yalan ve iftiraya gerek duyuyorsunuz? Bakın köşeniz var, zeki bir insansınız, düşüncelerinizi savunabilecek donanımlara sahipsiziniz. Niçin ön yargılı davranıyorsunuz, niçin fikirlere fikirle karşı çıkmıyorsunuz? İkinci Cumhuriyet, ulus devlet, Kürt meselesi, Türkiyelilik kavramı, devletçilik, milliyetçilik, vesayet sistem gibi gerçek konuları sizinle her yerde konuşmaya, tartışmaya hazırım.

Yok, bıyıklıymış, kadın kontenjanıymış, nereden milletvekili seçilmiş… gibi dedikoduları bırakalım. Genel Merkez’de mescit açılması ise çok iyi oldu, gerçekten ihtiyaçtı, birçok insan dua ediyor.

Bekaroğlu ailesinde çok CHP’li var ama olmasa ne olur Sayın Özdil; kast sistemi mi getiriyorsunuz, size göre ailesinde CHP’li olmayan CHP’ye giremez mi?

Evet, Sayın Özdil, ben CHP’ye girdim, CHP’liyim ama önceki çizgimi ve kimliğimi değiştirmedim. Biliyorsunuzdur fakat tekrarlayayım; CHP sosyal demokrat bir kitle partisidir; sosyal demokrasinin temel ilkelerine, yani eşitlik, demokrasi, hukuk devleti, insan hak ve özgürlükleri ve adalete inanan herkes, kimliği, inancı ve yaşam tarzı ne olursa olsun CHP’de siyaset yapar. Bir şey daha söyleyeyim; CHP’de siyaset yapan herkes, bu toprakların nasıl vatan yapıldığını, Cumhuriyetin nasıl kurulduğunu, demokrasiye nasıl geçildiğini bilir, bu millete Cumhuriyeti ve demokrasiyi kazandıranlara saygıyı asla eksik etmez.”

YILMAZ ÖZDİL NE YAZMIŞTI?

Özdil’in yazısındaki ilgili bölüm şöyleydi:

“‘Kefere Kemal’ diyen, yetmez ama evet referandumunda yetmez ama evet diyen, fetocuların kumpas davalarını savunan, Ergenekon sanıkları akıl hastasıdır diyen, bıyıklı olmasına rağmen kadın kontenjanından parti yönetimine sokuşturulan, ailesinin Chp’li olmadığını söyleyen, Chp’ye katıldığı için kızının hüngür hüngür ağladığını söyleyen, Chp’ye geçerek partimi değiştirdim ama çizgimi değiştirmedim diyen, delegeler tarafından kapının önüne konmasın diye önseçime sokulmayan, Rizeli olmasına rağmen, siyasal İslamcıyken Rize milletvekili olmasına rağmen, Chp Rize’de sıfır çektiği için aman mutlaka milletvekili seçilsin diye İstanbul’dan aday gösterilen, ulus devletin miadı doldu diyen, ulusalcılar partiden giderse parti güçlenir diyen, Anıtkabir Müzesi’nin kime bağlı olduğunu bile bilmediği için, Profesör Aziz Sancar’ın Nobel ödülünü Genelkurmay’a götürmesine anlam veremeyen, ‘oraya götürmesine şaşırdık’ diyen, Chp’li değilken Kılıçdaroğlu’na ‘çakma gandi’ diyen, sonra bu Kılıçdaroğlu tarafından genel başkan yardımcısı yapılan, Chp genel merkezine yürüme mesafesinde dört cami varken, dinci şov yapmak için genel merkeze mescit açtıran, büyük ihtiyaçtı diyen, Chp milletvekillerine mektup gönderip ‘altı ok’un sorunlu olduğunu söyleyen, özerklik modeli öneren, Türk milleti yerine Türkiyeli denmesi gerektiğini söyleyen Mehmet Bekaroğlu mu?”