Ekonomi Çiftçinin tarladaki ürünü çürürken çare ithalatta aranıyor

Çiftçinin tarladaki ürünü çürürken çare ithalatta aranıyor

Paylaş
Çiftçinin tarladaki ürünü çürürken çare ithalatta aranıyor

Gıdada pazar bulamayan arz fazlası ürünler tarlada kaldı. Üretici maydanozun demetini 25 kuruşa, ıspanağın kilosunu 75 kuruşa satmasına karşın, ithal tarım ürünlerindeki gümrük vergisi yüzde 130’dan yüzde 30’a kadar düşürülüyor

Çiftçilerin tarım ürünleri arz fazlası nedeniyle tarlada kalırken, Ramazan fırsatçılarının yaş, kuru sebze ve meyve fiyatlarını yükseltmesi ve enflasyonun gıdadan beslenerek yıllık yüzde 16,9 artış göstermesi ithal kapısının yolunu açtı. Üretici maydanozun demetini 25 kuruşa, ıspanağın kilosunu 75 kuruşa satmasına karşın, ithal tarım ürünlerindeki gümrük vergisi yüzde 130’dan yüzde 20-30 seviyelerine düşürülüyor.


BAKAN ZEYBEKCİ: KARAR 1-2 GÜNE ÇIKACAK


Bu konudaki Bakanlar Kurulu kararının bir iki güne çıkacağını söyleyen Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, kararın gıda fiyatlarının spekülatif olarak yükselebileceği eşiği aşağı çekeceğini ve fiyatların aşırı dalgalanmasının önüne geçeceğini belirtti. Yeni yapının enflasyonla mücadele açısından önemli olduğuna işaret eden Bakan Zeybekci, sözlerini şöyle sürdürdü: “Artık koruma bu kadar yukarıda olmayacak. Gıda fiyatlarının aşırı dalgalanmasına müsade etmeyecek bir noktada olacak. Fiyatlar belirlemiş olduğumuz noktaya geldiğinde otomatik olarak ithalat devreye girecek. Yüzde 130 olarak koruduğumuz gıda ürünlerinde yaklaşık yüzde 20 ile 30 arasına indiriyoruz. Dolayısıyla gıda fiyatlarındaki oynaklık bu tavana geldiğinde ithalat sistemi otomatik olarak devreye gidecek. Herhangi bir ithalat iznine ve müdahaleye gerek olmayacak. Bu yapıyı enflasyonla mücadelede çok önemli görüyoruz. Bakanlar Kurulu kararı da bir iki güne kadar çıkar.”





Diğer taraftan Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) üretici fiyat endeksi incelendiğinde, tarlada fiyatların tezgah fiyatlarının 4-5 kat gerisinde olduğunu gösteriyor. Buna göre, çiftçinin demetini 25 kuruşa sattığı maydanoz hallerden 1,20-1,30 liradan, İstanbul halinde ise kasası en ucuz 8 lira, en yüksek 12 liradan çıkıyor. Tarlada 50-75 kuruşa satılan ıspanağın kilosu sebze ve meyve halinde 2,5 lira, 1-1,5 liralık taze soğan 3,25 liradan tezgaha ulaşıyor. Üreticinin 35 kuruştan sattığı roka ve dereotunun demeti hallerden 70 kuruş ile 1,30 liradan çıkarken, İstanbul halinde kasası en ucuz 13 lira, en yüksek 18 liradan satılıyor. Çiftçide 15 kuruş olan kuru soğan halde 1 lira 20 kuruş ile 2 liradan, tarlada 67 kuruş olan elma 4,50 liradan, 37 kuruş olan lahana 1,80 liradan, 63 kuruş olan patlıcan 3-4 liradan tüketici tezgahlarına veriliyor. Yine tarlada fiyatı 30-40 kuruşa kadar gerileyen bir kilo domatesin hal çıkış fiyatları çeşitlerine göre 4 ile 6,50 lira arasında değişiyor. Öte yandan Nisan 2017 itibariyle, Türkiye’de genel fiyat artışları yüzde 11,87 olurken, gıda fiyatlarındaki artışın yüzde 15,63’e ulaştığı belirlendi.

Ramazanın başladığı mayıs ayına gelindiğinde ise ürün bolluğuna rağmen genel fiyatlar yıllık yüzde 11,72’ye gerilerken, gıdada fiyat artışı yüzde 16,91’e çıktı. Fiyat artışlarına, 2010 yılından bu yana baktığımızda, üretici fiyatlarının genel fiyatların gerisinde kaldığı görülüyor. Buna göre, Nisan 2010-Nisan 2017 döneminde, Türkiye’de genel fiyatların yüzde 73,1 oranında arttığı hesaplandı. Oysa aynı dönemde tarlada çiftçinin ürettiği ürün fiyatını gösteren tarım ürünleri üretici fiyatı sadece yüzde 46,5 yükseldi. Buna rağmen gıda fiyatları son 7 yılda yüzde 86,0 artışla hem enflasyonun üzerinde gerçekleşirken, hem de tarla fiyatlarının nerede ise iki katı artış gösterdi.


TÜKETİCİ GIDAYI 4 KAT PAHALI YİYOR


Türkiye genelinde mevsimin yağışlı geçmesi dolayısıyla üretimin fazla olması, pazar bulamayan çiftçinin malının tarlada kalmasına yol açtı. Eskişehir merkez Tepebaşı ilçesi Ziraat Odası Başkanı Süleyman Buluşan, Eskişehir bölgesinde üreticinin maydanozun demetini 25 kuruşa, ıspanağın kilogramını 50-75 kuruşa, taze soğanı ise 1-1,5 liraya sattığını kaydetti. Üreticinin verdiği ürünün hal çıkış fiyatının 2-3 kat arttığını ifade eden Buluşan, şöyle devam etti: “Tüketici maydanozun demetini bir liraya yiyor ancak biz bu fiyatın dörtte birine üretim yapıyoruz. Nisan ve mayıs aylarında birçok üretici pazar bulamadığı için ıspanak ve soğan tarlalarda kaldı. Üretici zarar ediyor. Üretici maliyetine bile mal satamıyor. Üreticinin ucuza sattığı malın tüketiciye de yansımasını talep ediyoruz. Çiftçinin sattığı malın tüketiciye ulaştığında fiyatı dört katına çıkıyor. Biz hem sağlıklı hem düşük fiyatlarla tüketicinin sofrasına ürün ulaştırmak istiyoruz.”

DOMATESE SON ÜÇ YILDA YÜZDE 88,3 ZAM


Tarla fiyatı yüzde 9,3 artış göstermesine karşın 4,71 lira olan kuru kuru fasulye, raflardaki yerini 9,16 liradan alıyor. Patates marketlerde yüzde 46,4, tarlada yüzde 25,5 ucuzlamasına karşın, yine çiftçide 0,76 liradan tezgahta 1,95 liradan satılıyor. Yine domates, son 3 yılda tarlada yüzde 38,1 zamlanarak 2,24 liraya çıkarken, son tüketiciye yüzde 88,3’lük zamla 4,10 liradan satıldı. Tarlada yaklaşık yüzde 15 civarında zamlanan marul ise raflarla son 3 yılda yüzde 33,7 pahalandı. Bir bağ marul bu yıl nisan ayında üreticide 1,35 lira, rafta 1,87 liradan satıldı.

FİYAT BİR TÜRLÜ DÜŞMÜYOR


TÜİK’in Nisan 2014 ile Nisan2017 dönemini kapsayan verilerinden yapılan hesaplamaya göre, Türkiye’de genel fiyatlar son üç yılda yüzde 28,6 oranında artarken, tarla fiyatları yüzde 25,9 yükselişle genel fiyat artışının gerisinde kaldı. Oysa aynı dönemde gıda fiyatlarında yüzde 34,1 artış kaydetti. Son üç yılda tarladaki fiyat artışlarına bakıldığında, üretici fiyatlarının domates dışında yüzde 28,6 olan genel fiyat artışının gerisinde kaldığı görülüyor. Domates fiyatı son üç yılda yüzde 38,1 artarken, bunu buğday yüzde 26,3’lük oranla takip ediyor. Mısır yüzde 18,5, salatalık yüzde 18,5, patlıcan yüzde 12,2, kuru fasulye yüzde 9,3, marul yüzde 14,9, kuru soğan yüzde 7,9’luk fiyat artışıyla takip ediyor. (Karar)

Haberin Devamı