Cinsel problemler hayatın her döneminde ortaya çıkabiliyor. Paylaşması zor olan bu sorun tedavi edilmezse günlük hayatımızı etkileyecek hale geliyor. Kadın doğum uzmanı aynı zamanda hipnoterapist Dr. Cenk Kiper, cinsel problemlerin hipnozla aşılabileceğini söylüyor. Ancak kişinin hipnoz için yeterli konsantrasyonu sağlaması gerekiyor.

Merve Özaytekin

mozaytekin@posta.com.tr

Hipnoterapist Dr. Cenk Kiper, cinsel problemlerin tedavisinde hipnoz yöntemini kullanıyor. Bunun için ilk olarak sorunun bedensel mi yoksa psikolojik mi olduğunun kesin teşhisinin konulması gerekiyor.

Dr. Kiper, cinsel problemlerle ilgili şu bilgileri verdi: Cinsel problemler cinsellik yaşanırken ortaya çıkabileceği gibi, ilişki sonrası da olabilir. Kişiler kendini suçlu, pis hissedebilir. Cinsellikte kendini yetersiz hissedenler cinsellikten zamanla soğur ve uzaklaşır. Ülkemizde en çok görülen cinsel problemler kadınlarda ilişki korkusu, cinsel isteksizlik, zevk alamama, orgazm olamama, vajinismus (cinsel ilişkiye girememe), ağrılı cinsel ilişki ve ilişki sonrası suçluluk hissidir. Erkeklerde ise cinsel isteksizlik, erken boşalma, sertleşme problemleri, yetersiz sertleşmedir.”

Cinsel problemlerin tedavisi için hipnoz tek başına kullanıldığı gibi bazen diğer terapi yöntemleriyle eşleştirilerek veya onlara destek olarak kullanılabiliyor.

Hipnoz nedir?

Dr. Cenk Kiper, hipnozla ilgili ise şu bilgileri verdi: “Hipnoz farklı bir duygusal süreç ve bilinç halidir. Kişinin isteğiyle, hipnoz uygulayan kişinin direktifleri doğrultusunda dikkatini toplaması, gevşemesi ve yoğunlaştırması ile gerçekleşen bir durumdur. Tamamen beynin doğal ve normal işlevlerinden bir tanesidir. Hipnozun büyü, sihir ya da doğaüstü hiçbir yönü yoktur. Hipnoz basitten derine doğru gider. En basit hipnoz, televizyonun karşısında bile yaşanabilir. Örneğin televizyon karşısında uyurken, televizyonun sesini duyarız. Veya tam uykuya dalmışken telefonun çalışının farkındayızdır. Ancak uyumaya devam ederiz. Ne zamanki, adımızı biri söylese, sürece dahil olmak istiyorsak tepki veriririz. Hipnozda sürece dahil olmak kişinin kendine bağlıdır. Hipnotik süreç halindeki bir hastayı, kendi aldığınız bir hasta bile olsa, onun ahlaki, etik sınırlarını zorlayacak bir şey sorduğunuzda hipnotik süreçten çıkar. Hipnoz tehlikeli bir boyut değildir. Hipnozda uyumamak, uyanmamak, istenmeyen bir şeyi yapmak söz konusu değildir. Bir kişi ancak hipnoz olmak istiyorsa olur.”

Hipnozun korkulacak bir yanı olmadığını belirten Dr. Cenk Kiper, “Hatta birini hipnoza aldığınızda, dinlendiği ve kendini iyi hissettiğinde kalkar ve o süreçten çıkar. Ayrıca hipnoz süreci altında kişiye istemediği bir şeyi yaptıramazsınız. Dolayısıyla hipnoza girmek istemeyen kişi dikkatini yoğunlaştırmayacağı ve direktiflere uymayacağı için isteği dışında hipnoza sokulamaz” dedi.

Kadınların en yaygın sorunu vajinismus...

Erkek hastalar erken boşalma, kadınlar ise cinsel ilişkiye girememe yani vajinismus için hipnoza başvuruyor. Bu iki problem de ülkemizde çok yaygın. Kadın cinsel ilişkiden korkuyor, zarar göreceğini, canının acıyacağını düşünüyor. Ya da cinsel ilişkiye girememesinin altında psikolojik nedenler var. Günah, ayıp gibi kavramlar, ahlak kuralları, çocukluktan kalma korkular bilinç altına yerleşmiş olabiliyor. Ayrıca, çocuklukta yaşanmış taciz, tecavüz, aile içi şiddet gibi nedenler de vajinismusa neden oluyor. Eğer hastanın sorunu vajinismus ise, bu sorunu ortadan kaldıracak güçlü telkinlerle cesaret veriliyor. Vajinismus probleminde 2-3 seanslık hipnoz yeterli oluyor. Kaygılar hipnoz sürecinde yavaş yavaş kayboluyor. Hasta hipnozla geçmişteki korkularından kurtuluyor.

Erken boşalmaya karşı kontrol telkin ediliyor

Erkekler ise en çok erken boşalma sebebiyle hipnoza başvuruyor. İlişki sırasında erkek, partnerinden daha önce boşaldığında, aktif olarak yaşanan cinsel ilişki bitmiş oluyor. Kadın, ilişkide belli bir yükselmeyi yaşıyor ama cinsel hazzı yaşayamıyor. Kadın haksızlığa uğradığını hissediyor. Asabi oluyor. Erkek de partnerini tatmin edemediği için kaygı ve endişe duyuyor. Bu, bir süre sonra erkekte sertleşme sorunlarına ve cinsel isteksizliğe yol açıyor. Doğru şekilde, doğru yerde, doğru hareketi nasıl yapmalı, boşalma duygusu geldiğinde nasıl kontrol edilmeli hipnoz yöntemiyle öğrenilebiliyor. Erken boşalmaya bir seans hipnoz ve tek başına, eşiyle birlikte yapacağı egzersizler veriliyor. Böylece hasta hem kendine güveni hem de konsantrasyon sağlamayı öğreniyor. Yine hasta hipnoz altındayken, oto hipnoz yani kendi kendini de hipnoz etmeyi öğreniyor

Herkes hipnoza girebilir mi?

Dr. Kiper’e göre, herkes hipnoza giremiyor. Hipnoza girebilmek için konsantrasyon yeteneğinin olması gerekiyor. Bu yüzden 6-7 yaşın altındaki çocuklara hipnoz yapılamıyor. 60-70 yaş üzerindekilere de hipnoz pek denenmiyor. Dr. Kiper, “Zeki, konsantrasyona hazır, hipnozu gerçekten isteyen kişilere hipnoz uygulanabilir” diyor.