'Kızlar beni çok seviyor'

Röportaj: Serhat TEKİN

serhattekinc@gmail.com

Seni ‘Medcezir’ dizisiyle tanıdık. Ardından ‘Yaz’ın Öyküsü’ geldi. Şimdi ‘Göç Zamanı’ dizisinde Talat Bulut ve Vahide Perçin ile karşımızdasın. Bu dizilerdeki hangi role kendini daha yakın hissediyorsun? ‘

Yaz’ın Öyküsü’nde oynadığım Ege karakterine benziyorum herhâlde. Kibirli ve soğuk gibi görünen ama aslında vicdan sahibi... Duygularını içinde yaşayan bir insandı o.

Yani öyle görünmekle birlikte soğuk değilsin.

Hayır. Tanıştığım insanı gözlemlerim, tartıp ölçerim. Hemen açılmam. Belki bu yüzden öyleymiş gibi görünüyorum.

Bazı diziler reytingi düşünce apar topar kaldırılıyor.

Bu konuda korkun, stresin var mı? Tabii ki. Umutla başlıyorsunuz bir işe. Yarın da bu iş hayatınızda olacakmış gibi yaşıyorsunuz, enerjiniz yüksek oluyor. Reytinglerin düştüğünü öğrendiğinizde de moraliniz bozuluyor. Ama ben öyle bir durumda motivasyonumu düşürmem, oyunculuğuma daha sıkı sarılırım.

Hırslı mısın?

Öyle olduğumu düşünüyorum. Kendime çok kızar, iyi yaptığımda bile işimi eleştirecek bir şey bulurum. Beraber yola çıktığım insanların nerede, benim nerede olduğuma bakarım. Daha iyi olmam gerektiği konusunda kendime telkinde bulunurum.

‘DİZİ AŞKI YAŞAMADIM’

Yakışıklı ve popüler olunca ilginç şeyler yaşıyorsundur.

‘Medcezir’ dizisi süresince çok oluyordu. Asla kuramayacağım cümleler duymuştum kızlardan.

Dizi aşkları konusunda ne düşünüyorsun?

İşin içine bir zaman sonra duygu girince kimse buna engel olamaz, Ama ben böyle bir şey yaşamadım.

Kendinde en sevdiğin şey ne?

Çok fazla düşünürüm her şeyi. Bu beni daha garantici ve korumacı yapıyor hayata karşı. Artık o kadar bunu oturtmuşum ki adım atmadan önce düşünme sürem kısa oluyor.

Beğenmediğin yönün var mı?

Çok fevriyim. 5 dakika sonra pişman olabileceğim şeyler söyleyebiliyorum. “Keşke dilimi tutsaymışım” dediğim çok oluyor.

‘Oyunculuk hobim değil’

Neyi denemek istiyorsun oyuncu olarak?

Komedi oynamayı... Absürt bir komedi.

Sınırların var mıdır?

Hiç yok. Senaryo ne gerektirirse yaparım. Ben buna hobi olarak değil, meslek olarak bakıyorum.

Seni en çok kimler seviyor?

Kızlar sağ olsunlar, çok seviyorlar. Erkeklerden negatif yorumlar çok geliyor (gülüyor). Yanlış anlaşılmasın, “Bunun neresini seviyorsunuz, bu çocukta ne var?” gibisinden takılıyorlar.

Senin neyin çekici geliyor sence?

Bizim ülkede etiket çok önemli. “İç güzellik önemli” deseler de aslında önemli olan dış görünüş. Tipini popülarite de destekliyorsa mükemmelsin onlar için.

Yakışıklılık yeteneğin önüne geçiyor mu

Bence yakışıklılık, sadece bir koz. Seçme ve seçilme hakkı sende oluyor.

Magazin haberlerinde görmüyoruz seni.

Çok evciyimdir. Ama magazinden kaçmam. Gerektiği kadar gezerim. Özel hayatını dışarda yaşayan, sosyal medyada paylaşan bir insan olmak istemiyorum sadece.

‘Utangaç ama çakalım’

Tanınmaya başlayınca şımardın mı?

Bozdu mu seni bu dünya? Dün bir arkadaşım elini omzuma koyup “O kadar iş yaptın, ünlü oldun ama hâlâ benim ilk tanıdığım adamsın” dedi. Bu hoşuma gidiyor. Sanmıyorum beni bozacağını. Bir kere bozuldum zaten. Bu bozulmuş halim (gülüyor).

Ünlü olduktan sonra mı bozuldun?

Ergenlik zamanı elim yüzüm düzelmeye ve insanlar bunu söylemeye başladığında şımarmıştım. Bir mekana girdiğimde herkes bakıyordu. Kimse tanımadığı için daha da cesaretim vardı. Bir insanla en fazla 2 gün konuşup sonra unuttuğumda bunun ne kadar iğrenç bir şey olduğunu anladım ve kendimi topladım. Utangaçlık var sende.

Çok. O yüzden oyunculuk bana iyi geliyor. Normal hayatta yapamayacağım şeyleri rolümde yapıyorum. Evdeki Batuhan utangaç ama oyuncu Batuhan değil.

Evlilik konusuna nasıl bakıyorsun?

Eskiden ‘genç baba olayım, çocuklarım olsun, ben de onlarla büyüyeyim’ derdim. 25 yaşındayım ve hayatım henüz oturmadı. Ailem olsun, çocuğum olsun, onu bakkala göndereyim isterim tabii (gülüyor).

Çocukluğun nasıldı?

10 yaşımdayken ailem beni “Erkek adamsın, git hayatı öğren” diye saldı sokağa. Fanus içinde büyümedim. Düşe kalka, bacaklarımda yaralar oluşarak büyüdüm. Sokaktan üstü başı çamur içinde banyoya giren çocuktum. Çocuğumu da öyle yetiştirmek isterim.

Sinirini ne bozar?

Karşımdaki insan düşüncelerimi ölçüp tartmadan, analiz etmeden kenara atıp kendi düşüncesini kabul ettirmeye çalıştığında deliriyorum.

Saf mısın?

Çok çakalımdır. Kanıyor gibi yapar, karşı taraf öyle düşünürken durumu lehime çeviririm.

Batuhan Ekşi Şener Şen’i örnek aldığını söylüyor. Evde tüm Şener Şen filmlerinin DVD’leri varmış.