Türkiye'nin en hızlı kızları

Dünyanın en iyi 47 sürücüsünün olduğu bir ralli düşünün. Peugeot 207 S2000 ile yarışan Burcu Çetinkaya ve Çiçek Güney toplam 196 kilometreyi 7’nci tamamladılar. Burcu ve Çiçek’in bu ilk puanları IRC tarihinde hem Türkiye, hem de tüm dünya kadınları adına bir ilk oldu. Böyle anlatınca sıradanmış gibi gelen başarı öyküsünün büyüklüğünü, ancak ayrıntılarda anlıyorsunuz... Üstünüzde sık dokunmuş sert kumaştan, ateşe dayanıklı bir içlik... Onun üstünde yanmaz kumaştan tulum... Başınızda ısıya dayanıklı kar başlığı (balaklava) ve kask... Güneş altında otomobil sıcaklığı 50-60 dereceye varıyor. Böylece, bir yarışta neden 2,5-3 kilo verildiğini anlarsınız... Bu zor şartlarda iki Türk kızı, erkek sürücülere karşı verdiği mücadeleyi başarıyla tamamladı ve tüm dünyanın dikkatini çekti.

Kıbrıs’taki yarış nasıl geçti?

Burcu Çetinkaya: Güney Kıbrıs’a giderken kaygılıydık. Ama sonra kaygı filan kalmadı. Çiçek Güney: Bize polis eskortu verdiler. Her anımızda yanımızdalardı. Tedirginlik yaşamadığımız gibi o kadar tedbirin fazla olduğunu düşündük. Çünkü herkes çok sıcak davranıyordu.

Burcu: Daha önce voleybol, basketbol maçlarında yaşanan olaylar tekrarlanmasın diye çok hassas davrandılar. Otomobilimiz Türk bayraklıydı çünkü. Uçaktan indiğimiz andan itibaren 1 hafta boyunca yanımızda 2 motosikletli koruma polisi yer aldı. Biz yarış otomobiliyle giderken, etaplarda, servis alanına, hatta otele giderken bile hep arkamızdalardı.

Yarış nasıldı?

Çiçek: Güzel başladı. Çok iyi zamanlar yaparken otomobildeki arıza nedeniyle 29’unculuğa geriledik. Ertesi gün 10’unculuğa çıktık. Sonra tekerleği kayaya çarpınca direksiyonun dönmesi engellendi. Çok ciddi zaman kaybettik ve yarışı 14’üncü bitirdik.

Emre Yerlici, Volkan Işık gibi uluslararası yarışan Türkler’den sonra siz ilksiniz galiba böyle büyük bir organizasyonda bayrağımızı taşıyan. Üstelik Türk kızları...

Burcu: Fatih Kara 2006’da dünya şampiyonası Junior WRC, Serkan Yazıcı İtalya şampiyonası, Volkan Işık iki kez Avrupa ve dünya şampiyonası yaptılar. Kadın ekip olarak Türkiye’den çıkıp uluslararası olan biziz.

Kıtalararası Ralli Şampiyonası’na (IRC) katılmanın koşulları var mı?

Burcu: Herkes katılabilir ama ciddi bütçe gerekiyor. Bunun için de sponsorlar bulup ikna etmeniz lazım. Çiçek: Belli noktaya kadar kendi imkanlarınızla gelip kendinizi kanıtlamış olmalısınız.

Burcu: Çok parası olan girebilir bu yarışa. Ama şartlar çok ağır. Bunları yerine getirmezseniz çok para da verseniz yarışı 40’ıncı bitirirsiniz. O zaman da protesto ıslıklarına ve domateslere hedef olursunuz.

“Beğenmeyince domates atıyorlar”

Oluyor mu?

Burcu: Oluyor tabii. İnsanlar hızlı gittiğinizi görmek için geliyor. Bunu bulamazlarsa başlıyor ıslıklı, domatesli protestolar... Başımıza gelmedi ama gördük.

Çiçek: Ralli çok zor bir spor. Otomobilde, tulumların içinde yanmaz içlikler ve 55-60 dereceye varan sıcaklıkla mücadele ediyorsunuz. “Biraz para harcayayım da eğleneyim” diye yapılacak bir şey değil.

Seneye, baştan sona IRC’de olacak mısınız?

Burcu: Bütün yarışlara katılacak bütçeyi bulabilirsek, evet. Sponsorlarımızla birlikte, bütçeye göre karar veriyoruz. Bütün şampiyona olmasa da girdiğimiz yarışlarda elde ettiğimiz başarılar ülkemizi tanıtmak adına güzel sonuçlar getirebiliyor.

Çiçek: İskoçya rallisinde, IRC tarihinde puan alan ilk bayan ekip olduk. Bu sayede sezonun son yarışı olan Güney Kıbrıs Rallisi’nin ardından bize de özel bir ödül verdiler.

Burcu: Güney Kıbrıs Otomobil Federasyonu Başkanı da bize teşekkür etti. 15 yıl aradan sonra Türk sporcular olarak bu yarışa katıldığımız ve dostluk örneği verdiğimiz için...

Arka koltukta kıyafet değiştirme tekniği...

Yarışa nasıl hazırlanıyorsunuz?

Burcu: Belgrat Ormanları’nda koşuyor, ağırlık toplarıyla her yerde çalışıyor, şınav çekip, mekikle devam ediyorum. Haftada 5 gün bu böyle. Çiçek: Mars Athletic Club (MAC) üyesiyim. Kulübün, kendi dalında şampiyonlardan oluşan 14 sporcusu var. Ben de snowboard ve ralli dalında onların sporcusuyum. Özel antrenörle hem snowboard için kaslarımı çalıştırıyorum, hem de ralli sezonunda farklı çalışmalarla fit kalıyorum. Günde 2 saat çalışıyoruz.

“Yarışta kilo veriliyor” deniyor!

Burcu: Hele sıcakta... Bir yarışta 2.5-3 kilo verdiğimiz oluyor.

O kadar terle çamaşırlar sırılsıklam olur. Değişme imkanı oluyor mu? Duş filan?..

Burcu: Arka koltukta kıyafet değiştirme yöntemleri geliştirdim.

Tuvalet sorunu?..

Burcu: Büyük sıkıntı. Uzak çevredeki en güzel ağacı gözümüze kestiriyoruz. ? Erkek yarışçılar sizi övüyor mu yeriyor mu? Burcu: Başta küçük görüyorlardı. Hızımızı görünce bu sona erdi.

Erkeklere toz yutturmak nasıl bir duygu? Bunu kadın Yazı İşleri Müdürüm sordu. Çok öyle feminist de değildir ama...

Çiçek: Kadın ekip nadir olduğu için hep erkeklerle mücadele ediyoruz. Öyle bir ayrımımız yok.

“Snowboard’da Çiçek’i geçen erkek yok”

Burcu: Ön yargılara katılmıyorum. Mesela snowboard’da kadınlar erkekleri geçemez. Ama Türkiye’de, Çiçek, erkeklerin bütün rekorlarını kırıp daha hızlı zamanlar yapıyor. Onu ‘kadın’ diye küçümsememek lazım. Yarışta bunu yapmayan erkeği ezmek büyük zevk.

Hayranlarınızın tepkisi nasıl?

Burcu: Hep pozitif. Yarışta kaza yapıyorsunuz, yorgun argın mutsuz eve dönüyorsunuz... Hayran sayfalarına ve gelen maillere baktığımızda “Yanınızdayız, ilkleri yapıyorsunuz, pes etmeyin” yazılarını görünce çok mutlu oluyoruz.

Çiçek: Barum Rallisi’nde Prag’dan özel olarak bizi izlemeye gelenler vardı. Hem de Çek Cumhuriyeti vatandaşları. Tek kadın yarış ekibi olduğumuzu öğrenip ellerinde Türk bayraklarıyla gelmişlerdi.

Hobileriniz var mı?

Çiçek: Fazla zamanımız kalmıyor. Ailem ve arkadaşlarımla oluyorum. Burcu: Bloomberg HT’de ‘Sporaktif’ adlı spor programı yapıyorum. Kanal 24’te de ‘Otomobil Sevdası’ var. Kalan zamanlarda kitap okumak, sinemaya gitmek istiyorum. Doğa sporlarını çok seviyorum. Bunun için de İzmit’ten 15 dakika mesafede olan Yuvacık’a kaçıyorum.

Olmazsa olmazlarınız var mıdır? Takıntılar filan?..

Burcu: Yarıştan önce mutlaka bildiğim birkaç duayı okurum.

Lakabınız var mı?

Çiçek: Var. Çiçek’le Böcek.

Şampiyona veya antrenmanlarda enteresan olaylar yaşamışsınızdır.

Çiçek: İki sene önce Dünya Ralli Şampiyonası’nda (WRC) birkaç izleyici, ellerinde snowboard fotoğraflarımla gelip bizden imza istediler. Çok mutlu olmuştum. ‘Umarım bir gün Türkiye’de de bunu yaşarız’ diye düşünmüştüm. Çünkü bu, seyircinin sizi ne kadar bilinçli izlediğini gösteriyor. Bu yıl dünya ralli şampiyonasının bir ayağı İstanbul’daydı. Finişte podyuma çıkmak için bekliyorduk. O kalabalığın arasında biri bağırdı; “Snowboard mu, ralli mi Çiçeeek?..” diye. Demek ki bizi orada yarışan iki kız değil de sporcu olarak algılıyorlardı. Madeira Adası’nda Türk bayraklı tişört giyen vardı mesela. Resmimizi tişörte bastırıp imzalatmaya gelenler çıktı karşımıza.

Burcu: Riva’da yol notu antrenmanı yapıyorduk. Köyün ortasında bir köy kahvesi var. Antrenmanda araba çamura bulandı, tanınmaz haldeydi. Arabayı kahvenin orada bırakıp yemeğe gittik. Döndüğümde arabayı bulamadım. Bir araba duruyor orada ama bizimki değil. Tertemiz. Anladık ki köyün çocukları arabayı yıkamış, gülerek tepkimizi seyrediyorlar... Bu, bizim insanımızın güzelliği.

Aileleriniz bu sporu yapmanıza nasıl bakıyor?

Çiçek: Önce istemediler, sonra alıştılar. Yine de her yarıştan sonra “Off, şükür bu da bitti” diyorlar.

Ya sizin çocuklarınız bu işi yapmak isterse?..

Çiçek: İzin veririm belki ama çok tedirgin olurum. Çünkü tehlikeli spor bu. Otomobiller maksimum güvenliğe sahip, kasklarımız, tulumlarımız, yanmaz içliklerimiz var... Yine de annelerin hissiyatını anlıyorum. Ama tehlikeli bir spor diye adlandırmak da doğru değil.

Burcu: Çocuğumun, doğru yaptığından emin olmak isterim. ‘Üç kuruş ekonomi yapacağım’ diye güvenlikle ilgili önlemleri riske atmamalı. Ayrıca işini ne kadar doğru yaptığını yönetirim. Disiplinli olması lazım. Ben alkol ve sigara kullanmam, hayatıma dikkat ederim. Bunları gözetirse arkasında dururum.

Ciddi bir kaza geçirdiniz mi?

Burcu: Belçika Rallisi’nde çok hasar aldık. Korkunçtu...

“Stresten yüzümüzü sivilce basıyor”

Yarışa nasıl hazırlanıyorsunuz? Yani kameralar var diye makyaj filan yapıyor musunuz?..

Burcu: Ne makyajı?... Onu düşünecek hal mi kalıyor? Kan ter içinde kalıyoruz. Güzel görünmek şöyle dursun, finişte sivilce basıyor suratımızı. Stresten.

Trafikte lastik patlasa değiştirir misiniz?

Çiçek: Yardım almadan kendimiz yaparız. Yarış otomobilinin lastiği, standart otomobilden çok daha ağır.

Motordan gelen sesi dinleyip teşhis koyabilir misiniz?

Burcu: Mekanik bilgimiz sınırlı tabii. Talimatla bilgi alıp arızayı giderebiliriz. Yalnız bizden iyi olduklarını iddia edenler için bir proje geliştiriyoruz. “Biz bunları acayip geçeriz” diyenlere, cevap vermek adına... Geçenlere de fırsat tanıma adına... Go kart pistinde hodri meydan deyip, go kartta bizi geçenlere veya iyi sonuç elde edenlere ödül vereceğimiz bir yarışma olacak. Bunu çok yakında yapacağız. Bizimle yarışmak isteyenlere go kart pistinde cevap vereceğiz. Gerçekten de başarılı olanlara yardım etmeye çalışacağız. Bu işi yapmak isteyen gençlere tavsiyem ise, zorlu koşullara her zaman hazırlıklı olsunlar.

Burcu Çetinkaya

29 yaşında, 1.67 boyunda, 51 kilo, İstanbul doğumlu, bekar. Robert Kolej ve Koç Üniversitesi ekonomi mezunu. İngilizce, Almanca, Fransızca biliyor. 2005 yılında başladığı ralli sporunda sayısız şampiyonluğu var. Ayrıca iyi bir snowboardçu. Satranç, kick boks ve sinema, spor dışı hobileri.

Çiçek Güney

29 yaşında, 1.66 boyunda, 53 kilo, İstanbul doğumlu, bekar. Pierre Loti Lisesi’nden sonra, Paris Sorbonne Üniversitesi’nde 1 yıl Ekonomi-İşletme okudu. London School of Economics ile Bilgi Üniversitesi’nin Ekonomi-İşletme programından mezun. Fransızca, İngilizce, İspanyolca biliyor. 12 yaşından beri snowboard yapıyor. Milli sporcu. Erkeklerden daha iyi zamanlar yaptığı 8 Türkiye şampiyonluğu, 2 üniversitelerarası ve 1 uluslararası şampiyonluğu var. Otomobil sporları dışındaki hobileri, squash ve moda tasarımı.

(27.11.2010 tarihli Cumartesi Postası'ndan alımıştır.)