Cumartesi Postası “Çocuk yaparsam hayatım mahvolur”

“Çocuk yaparsam hayatım mahvolur”

Paylaş
“Çocuk yaparsam hayatım mahvolur”

Ağzından düşmeyen “Lan Jale...” hitabıyla 'Ekmek Teknesi'nin bıçkın delikanlısı Korkut'tu o. Şimdi ise 'O Hayat Benim'in sağlam karakterli komiseri rolünde. Cem Kılıç yakında iki şarkılık single çıkarıyor. Ve fast food dükkanları açmak için çalışıyor. Ah, bir de mini internet dizisi var

Haberin Devamı

Röportaj: Çağnur HATİPOĞLU

cagnurhatipoglu@gmail.com

Nasıl gidiyor hayat?

Çok güzel.

Az önce cep telefonundan arkadaşına ne gösteriyordun?

Merak ettim. İnternete cep dizisi yapıyorum. 2 dakikalık bir dizi hazırladım.

Detaylarını alabilir miyim?

Durum komedilerinden oluşan bir internet mini dizisi bu. Projemi hayata geçirecek elemanları bir araya getirdim. Her hafta ikişer dakika yayınlanacak. Sponsorum yok, ben finanse ediyorum. Mini diziyi ben yazıyorum, tasarım da bana ait.

Dizinin adı ne?

‘Darma Dram’. Dramla kafa buluyorum. Dizinin başrolündeki adam çok küçük şeylere takılıyor ve dramdan besleniyor. Adam küçükken sinemada çalışıyormuş, bütün filmleri sonuna kadar izlemek zorunda kalmış ve hep acıklı filmlere denk gelmiş. Her şeyden dram çıkartan bir adam bu. Örneğin çayı soğuk geliyor, niye sıcak çay içemediğine dertleniyor. Sonra toparlıyor ve aşk, sevgi ve değişim gibi evrensel konulara yöneliyor. Bu konularda hikayeleri var.

Haberin Devamı

“Arkadaşım Keremcem dizide oynamak istedi”

Oyuncular arasında tanıdık isimler var mı?

‘O Hayat Benim’deki rol arkadaşım Keremcem oynamak istediğini söyledi mesela. Aynı ekipten Sinan Albayrak da bu işin içinde olmak istiyor. Onlara ufak roller yazacağım. Konuk oyuncu olacaklar. Dizi yapım aşamasında.

Ya projen beğenilmezse?..

Kanal yöneticileri projeleri olduğu halden çıkarıyor. “Bu bizim kanala uymaz”, “Profilimize uymaz”, “Absürt bir şey, normal hayata çekelim” gibi şeyler söylüyorlar. Sonuçta televizyonda bir tane gülebileceğiniz proje kalmıyor. Televizyona iş yapıyorsanız özgür olamıyorsunuz. Beni cezbeden internetin özgürlüğü oldu. İstediğim zaman diziye ürün yerleştirebiliyorum. RTÜK gibi ensemde sallanan birileri yok. Tabii ki dizimde de küfür yok, alkol ve sigara yok. Ama biz bir şey de dayatmıyoruz insanlara.

“Single çıkarıyorum”

Şarkı söylüyor, gitar çalıyor, hatta canlı müzik yapıyorsun.

Bu konuda bir sürprizim var: Önümüzdeki aylarda iki şarkılık single’ım çıkıyor. 84 adlı grubun solisti Tuna Velibaşoğlu’ndan aldım parçaları. Birine klip çekilecek. Bu arada 10 yıldır her Cumartesi Beyoğlu’ndaki bir mekanda sahne alıyorum ve buna devam edeceğim ama ekibimi konserlere de hazırlıyorum.

Haberin Devamı

Ticaretle uğraştığın doğru mu?

Üç yıl önce fast food markamız ortaya çıktı. Festivallerde tattı insanlar, çok beğendiler. Bu yüzden dükkan açmaya başlıyoruz.

Menünüzde neler var?

Markamız fast food ama ana menümüzde çıtır mantı var.

On parmağında on marifet mi yoksa bir koltukta iki karpuz taşıma durumu mu seninki?

Ben düşünen bir adamım. Rahat duramıyorum. Ya şarkı yazmalıyım ya hikaye. Şarkılarım komik. Onları, evimde çalmak ve arkadaşlarımı güldürmek için yaptım. Duygusal parçalarım da var ama risk almayı sevmiyorum.

Niye?

Beğenilmemekten mi korkuyorsun? Dalga geçilir diye bir korkum yok. İşim şarkı yapmak değil ya, bu yüzden. 5-6 albüm yapıp çöpe atmak gibi bir lüksüm yok. Piyasaya girerken işin içinde olanlardan şarkı almayı tercih ettim. Belki sonra kendi parçalarımla albüm yaparım.

'Evdeki kedimi bırakamadım'

Seni ‘Ekmek Teknesi’ adlı diziyle tanımıştık. Geçen sezon aynı ekip ‘Güzel Köylü’yü yaptı. Sen yoktun. Neden?

Haberin Devamı

Ekmek Teknesi’ ekibini çok severim. Bana da küçük bir rol teklif ettiler. Ama kabul edemedim. Dizi Muğla’da çekiliyordu. Benim evde bir kedim var ve burada her hafta sahneye çıkıyorum. Bir de dizi şive komedisiydi. Becerebilirim sanki ama tercih eder miyim şive yapmayı, bilmiyorum.

Evcimensin anlaşılan. Evlenmeyi düşünmüyor musun?

Hiç düşünmüyorum.

Yaşın ilerliyor ama.

Evlilik özgürlüğümü kısıtlarmış gibi geliyor. Bir de aşklar uzun sürmüyor. Sevgiliyken ayrılmak bile zorken evlendiğinde ayrılmak daha zor gibi. Bir de çocuk doğarsa bütün hayatımı ve psikolojimi mahveder. Ayrıca, yapacağım çok iş var daha. Şehir hayatında evlenmek ve aile kurmak bana emekli işi gibi geliyor. Çekimler, konserler... Ne ara eve vakit ayıracak ve çocuk yetiştireceğim? Kimseyi yarı yolda bırakmak istemem. Zaten bana göre herkes baba olmalı diye bir kural yok. Ben de olmayıvereyim. Bir yeğenim var, onu çok seviyorum. En azından şu anki hislerim böyle. İki yıl sonra ne olur, bilemem.

Haberin Devamı

'Sigorta şirketi beni aldattı'

-Geçtiğimiz günlerde Türk Kalp Vakfı’na kalbini bağışlamışsın. Doğru mu?

Hayır. Orada bir aldatmaca oldu. Bir gece düzenlenmişti. Türk Kalp Vakfı düzenliyor sanarak gitmiştim. Meğer sigorta satan özel bir şirketin gecesiymiş. Bunu öğrenince kalkıp gideyim diye düşündüm ama söz verilmişti, gitmekten vazgeçtim. O gece Türk Kalp Vakfı hastalarına ve üyelerine şirket adına 20 kişilik sigorta bağışladım. Yani hediye sigortayı sadece şirket adına takdim ettim. Mesele bu.

-Vay canına! Tanıtımın da böylesi...

Hiç sorma! Yürürken kalbimi söküp alsalar bir şey diyemeyeceğim.