Giriş
Şanslı bir aileydik. Muhteşem bir doktorumuz vardı çünkü: Kadir Tuğcu. Doktorumuz Amerika’ya yerleşti, biz de onun öğrettikleriyle yetinmek zorunda kaldık. Şimdi ne mi yapıyoruz? Çok gerekmedikçe yolumuzu doktorlara düşürmüyoruz. Onunla yaptığım bir röportaj geçti geçen gün elime. Sanki yeni yapılmış gibi taptaze, dolu dolu. Röportajın yarısını bu hafta, yarısını gelecek hafta paylaşıyorum sizinle. İşinize yarayacağından eminim.
-Hangi anneler emziremez?
Sütüne zararlı maddelerin geçme riski olanlar. Mesela, sigara içenler. Sigaranın şimdiye dek ıspatlanmış tek zararı, anne sütündeki yağ oranını bozması. Ayrıca, uyuşturucu kullanan annelerin emzirmesi sakıncalıdır. Ve tabii ki AIDS’li anneler, kesinlikle emzirmemeli. AIDS virüsü HIV, süt aracılığıyla anneden çocuğa geçebilir. Ayrıca kızamıkçık, Hepatit B ve herpes (uçuk) virüsleri de aynı yolla geçebilir.
-Emziren kadının yememesi gereken şeyler var mı?
Böyle bir diyete gerek yok. Yalnız bazı hassas çocuklar, annesi tenini kokutacak şekilde pastırma, çiğ soğan, çemen, sarımsak türü şeyler yerse, rahatsız olur. Böyle durumlarda çocuk memeyi reddedebilir.
-Meme mi, mama mı?
Emzirmek, gayet doğal ve olması gereken bir hadise. Meme yerine niye mama verilir, hiç anlamam, mantıklı da bulmam.
-Anne sütü alan bir bebeğin suya da ihtiyacı var mı?
Özel şartlar oluşmazsa anne sütü emen bir çocuğun, Afrika sıcağında dahi, su içmesine ihtiyaç yoktur. Ama çocuğu ‘üşüyecek’ diye çok giydirirseniz veya çocuk ishal olursa suya ihtiyaç duyabilir. Normal şartlarda, anne sütüyle beslenen bebeğe su verildiğinde boşu boşuna onun süt emme kapasitesi düşürülmüş olur.
(03.05.2014 tarihli Cumartesi Postası ekinden alınmıştır.)
