Siyaset Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Pakistan ziyareti öncesi önemli açıklamalar
Paylaş
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Pakistan ziyareti öncesi önemli açıklamalar

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Pakistan’a hareket öncesi İstanbul Atatürk Havalimanında açıklamalarda bulundu

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:


Ziyaretim vesilesiyle liderlerle ikili görüşme imkanı bulacağım. Bölgesel işbirliği ve kalkınma çabalarını artırmak için Pakistan ve İran ile tesis ettiğimiz teşkilat genişlemiştir. İslamabad zirvesi tarihi bir dönemde icra ediliyor. İslamabad zirvesinin ana temasının ulaşım, iletişim hatlarının birbirine bağlanması oluşturuyor. Bölgesel refah ile enerji, iletim hatlarının birbirina bağlanması arasında kesin bir iletişim vardır. Teşkilat çok kıymetli bir platform oluşturuyor. Ekonomik İşbirliği Teşkilatı'nın potansiyelini harekete geçirme konusunda bazı sorunlar olduğunu gözden geçirmemiz gerekiyor. Bu zirvenin tarihi bir fırsat olduğuna inanıyorum. Ticaretin serbestleşmesi yönündeki ticaret anlaşmasını hayata geçirmek istiyoruz. Biz bugüne kadar olduğu gibi teşkilatın etkinliğinin artırılması için üzerimize düşeni yapacağız.


FIRAT KALKANI HAREKATI AÇIKLAMASI


Başından beri, bu süreci ÖSO ile beraber yürüttük. Kara harekatı ÖSO ile yürütülmüştür. Biz ÖSO'ya gerekli desteği verdik. Ancak başından beri, burada 3 başlık uygulamada olmalı. Eğit-donat, terörden arındırılmış bölge, uçuşa yasak bölgedir. Bunu ABD'li dostlarımızla ne yazık ki anlaşamadık, onlar eğit-donat'a olumlu bakarken, uçuşa yasak bölgeye sıcak bakmadılar, hatta hatta terörden arındırılmış bölge konusunda da adım atmadılar. Burada yalnız kaldık. Gaziantep'teki o malum olaya kadar. Eğit-donat kapsamında yetiştirdiğimiz ÖSO'la oraya girildi, destek verdik.

TSK'DAKİ BAŞÖRTÜ YASAĞININ KALKMASI


Konuyla ilgili adım atıldı. Hayırlısıyla şu anda başlamış vaziyette. Temennimiz odur ki hazırlanan mevzuata göre hanım akrdeşlerimiz de kendilerinin inanç hürriyetinden, emek noktasında iş temini noktasındaki hürriyetlerinden istifade etmesidir. Bu silahlı kuvvetlerimizde de emniyette de yargıda da bu ön açılmış durumdadır. Mağdur ve mazlum hanım kardeşlerimiz tüm kurumlardan yerlerini alabileceklerdir. Yüzde 99'u müslüman olan bir ülkede niçin olmasın? Bu aşırılığa gitmeyecek şekilde bu kurumlarımız inşallah çok rahat yoluna devam edecektir.


GENELKURMAY BAŞKANI AKAR'LA GÖRÜŞME


Öncelikle Genelkurmay Başkanımızla dün Beylerbeyi Sarayı'ndaki görüşmemiz tabi birinci derecede malum El Bab operasyonunun tamamlanması sürecine yönelik yapılan bazı görüşmeler var, çalışmalar var. Türkiye Amerika Rusya arasındaki bu görüşmelerde nerelere geldik, bundan sonra onlarla yapılacak görüşmelerde ne durumdayız, onların değerlendirmesini birlikte yapma fırsatını bulduk. Malum El Bab operasyonu tamamlandı. Ama bu tabi oradaki sürecin bitmesi anlamına değil, bizim buradaki hedefimiz Cerablus Dabık El Bab ondan sonra da tabi koalisyon güçleriyle, mutabık kalmamız halinde gerek Münbiç gerekse Rakka’ya yönelik atılacak olan adımlar var. Biz yakın bir ülke olarak Rusya ile görüşmemiz, müttefik olarak Amerika ile koalisyon güçleriyle yapacağımız dayanışma, bu süreç içerisinde önem arz ediyor. Bunları da birliktelik içerisinde yürütmek de bizim önemli bir hedefimiz. Biz daha önce bunları uzaktan çok seyrettik, bedelleri oldu. Artık hem masada hem arazide olacağız dedik. Bunları açıkça dost muhatap müttefike söylemiş bulunuyoruz.

Bir diğer konu da sizlerin ifade ettiği gibi ismini verdiğiniz bu gazetede ön sayfada atılan başlık. Tabi içerde atılan başlık çok çok daha çirkindi. Ve 7 soruya 7 cevap, öbür tarafta ‘karargah rahatsız’ başlığı gibi ifadeler bunlar tabi bizleri rahatsız ettiği gibi TSK’yı hayda hayda rahatsız etmiştir. Bizim rahatsız olduğumuz konuda silahlı kuvvetlerimizin rahatsız olmaması mümkün değildir. Biz aynı vücudun azaları gibiyiz. Zira bu işin başı neresidir? Devlettir, hükümettir. Ve silahlı kuvvetler devletin bir uzvudur. Burada yapılan çok açık net söylüyorum, atılan başlık terbiyesizliktir, seviyesizliktir. Böyle bir başlığı atmaya bir defa bu gazetenin ne yönetimi, ne patronaj kadrosu muktedir değildir, olamaz. Bu işin hukuki süreci neyse…

Devleti kendi içinde birbirine düşürmeye kimsenin hak ve yetkisi yoktur. Bunların bunlar eski alışkanlıkları. Bunlar artık geride kaldı. Herkes yerini bilecek, konumunu bilecek. Yerini konumunu bilerek adımını atacak. Siz kalkıp da 7 soruya 7 cevap derken bir defa silahlı kuvvetleri zan altında bırakıyorsunuz. Öbür tarafta, cumhurbaşkanı ile beraber genelkurmay başkanı ‘nereye giderse yanında gidiyor’ ifadeleriyle ayrıca bir terbiyesizlik yapıyorsunuz. Bir Genelkurmay Başkanı’nın herhangi bir toplantıya gitmesinden daha tabii ne olabilir? Bunlar dünyayı bilmiyorlar ya… Dünyayı tanımıyorlar.

Ama sorduğun zaman yok amiral gemisiymiş, yok şuymuş buymuş gibi de hava atarlar. Kusura bakmasınlar, artık böyle bir şey yok. Yani bizi kendi içimizde birbirimize düşürmeye çalışıyorsa, bunun bedelini de ağır ödeyecektir. Biz şu anda ekonomik zirve toplantısına gidiyoruz. Bir çok konuyu görüşeceğimiz zirvedir. Savunma, ekonomi turizm her şey vardır.
Bu ne densiz bir yaklaşımdır? Böyle bir şey olabilir mi? Kusura bakmasınlar, bunu da tabi genelkurmay başkanımızla tabi görüştük. Kendileri de zaten bu konuyla ilgili kendisi de yapacaklar. Bunlar bizleri ciddi manada üzmektedir. Çünkü her zamankinden daha fazla birliğe kardeşliğe ihtiyacımızın olduğu dönemde bu tür yaklaşımları ben, kusura bakmasınlar ben affedilir bulmuyorum.

Haberin Devamı