Erdoğan'ın sözlerinden önemli satırbaşları şunlar:

"Bu yıl 14 Mart Tıp Bayramı'nın Çanakkale'de düzenlenmesini son derece önemli ve anlamlı buluyorum. Biz zaferleri bedeller ödeyerek kazandık.

Biz Türkiye Cumhuriyet'ini fedakarlıklar, acılar, dramlar ve kahramanlar üzerine inşa ettik.

Biz ilahi mesajda da çok net şekilde ifade edildiği gibi şehitlerin ölüler olmadığına diri olduğuna inanıyoruz.

Çanakkale çelik ve barutun teknolojinin iman azim keyfiyet karşısında diz çöküşünün sembolüdür. Bu büyük destan vatanın bekası için canlarını feda eden yüzbinlerce kahramanın eseridir.

100 yıl önce burada yazılan destanı çok iyi anlamalıyız. Çanakkale muharebeleri sadece askeri bir başarı değil, 200 yıldır sürekli küçümsenmiş bir milletin küllerinden yeniden dirilmesinin hikayesidir.

Çanakkale o yüzden çok anlamlı. 12 yıl önce Çanakkale’ye gelenlerin sayısı 12 bindi, bugün hamdolsun 3 milyona çıktı. Bu 18 Mart’ta bu rakam daha da artacak.

Yüzbinlerce şehidin toprağa düşmesine, mezun verecek öğrenci bulamamasına sebeb olan bu mücadeleyi iyi tefekkür etmeliyiz. Geçmişten alınan her ders geleceğimizi aydınlatan bir ışıktır.

SURİYE'DE ELİ KANLI DİKTATÖR...

Kime ve neye hizmet ettiği belli olmayan bir örgüt en kanlı cinayetleri işliyor. Tarih yok ediliyor.

Suriye’de eli kanlı diktatör kimyasal silahlarla, işkence ve zulümle iktidarını uzatmanın çabası içinde 6 milyon insan mülteci durumunda.. Dünyanın, batının sesi çıkmıyor. Sadece bizimle bir araya geldiklerinde “siz ne büyük milletsiniz” diyorlar. Paraya iş gelince ellerini cebine atmıyorlar. Öte yandan kaçan bir kaç vatandaşlarıyla ilgili dünyayı ayağa kaldırıyorlar.

Medeniyetimizin bize yüklediği sorumluluk, rengine, mezhebine bakmadan mazlumun yanında durmaktadır. Zulme rıza zulümdür, bu inançla da yola devam ediyoruz. Kapımıza gelen bize sığınan kardeşlerimize sahip çıkıyoruz. Bu topraklarda barınanlar şartlar normale dönmeden şüphesiz evlerine dönmeyecekler. Ne zaman arzu ederseniz o zaman dönebilirsiniz diyoruz.

Bizi eleştirenlere Çanakkale’ye gelin, bu kabristanları ziyaret edin, o isimleri görün dedim. Kimler nerelerden Çanakkale savaşına gelmiş görün dedim. Şehitliklerimiz incelense görülecek ki tüm coğrafyanın dayanışmasının zaferidir. Çanakkale’ye biraz da buradan bakmalıyız.

'İNSANA VERİLEN DEĞER BU'

Her meslek kutsaldır ama hekimlerin ayrı bir önemi vardır. Dünyadaki her şeyin en önemlisi sağlığımız. Kaybedilince anlaşıldığı belirtilen özellik nedir, sıhhattir İnsanı yaşat ki devlet yaşasın ilkesini hayata geçirme çabasında olduk.

Köpeklerin çektiği kızaklarla hamile kardeşlerimiz dağdan indirilme mücadelesi içindeydi. Ama şimdi karda kışta helikopterle geliyor, alınıyor. Bu sürece geldik. İnsan verilen değerdir bu.

Sağlık sistemimizin 12 yıl önceki halini biliyorsunuz. Hele hele Savaş Ay’ın bir programı vardı, Allah’ım neydi o. SGK genel müdürü belli o zaman zaten biliyorsunuz. Sağlıkta köhne sistemi değiştirip yeni sistemi kurmak için çok çalıştık. Çok önemli bir yerdeyiz. Eksikler yok mu? Tabii ki var. Ama azmimiz onları da çözecek.

HEMŞİREYE KALKAN EL İHANET ZİNCİRİNİN BİR PARÇASIDIR...

Perşembe günü hükümetimiz yeni bir paket açıkladı Nöbet ücretlerinde yüzde 50 artış sağlandı Riskli bölümlerde çalışanların nöbet ücretlerine yüzde 75 artış sağlandı.

İsteyen hekimlerimize 70 yaşına kadar çalışma imkanı getiriliyor.

Bu düzenlemeler sağlık personelimiz için hayırlı olsun diyorum. Şiddet konusunda gerekli önlemler alıyoruz. Fiziki tedbirler, cezalar tabii ki önemli.

Bir doktora, hemşireye kalkan el ihanet zincirinin bir parçasıdır, bilmemiz lazım İç güvenlik paketinde bir madde sağlık çalışanlarına şiddeti önlemek için.."