Devlet eliyle silahlanıyoruz

TBMM İçişleri Alt Komisyonu’nda 4 Ağustos 2009’dan beri görüşmeleri süren Silah Kanunu Tasarısı, silah ruhsatı almayı kolaylaştıran bazı yeni düzenlemeler içeriyor. Özellikle tasarıdaki “silah ruhsatı almak için tam teşekküllü devlet hastanesinden heyet raporu şartı” yerine “tek bir hekimin vereceği raporun yeterli görülebilmesi”ne ciddi itirazlar var.

Bireysel silahsızlanmaya karşı Türkiye’deki en önemli kampanyaların yürütücüsü olan Umut Vakfı, tasarının kendilerini umutsuzluğa sevkettiğini açıkladı. CHP İstanbul Milletvekili Mustafa Özyürek ise “Ruhsat almayı kolaylaştıran düzenlemeyle ülke bir bakıma Teksas’a döner. Herkes kendi adaletini kendisi sağlamaya kalkar” diye tepki gösterdi. Tasarıdaki önemli maddeler ile mevcut yasalardaki hükümler şöyle:

HEYETE NE GEREK VAR!

* Mevcut Silah Kanunu kapsamındaki “Ateşli silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkındaki Yönetmelik”in 15’inci maddesine göre, silah ruhsatı almak isteyenlerin “nörolojik”, “psikolojik” ve “fiziki” rahatsızlığı olup olmadığına dair doktor raporu alması gerekiyor. Tam teşekküllü devlet hastanesinden alınan bu raporu 6 kişilik heyet hazırlıyor.

* Silah Kanunu Tasarısı’nın 7. maddesinde ise heyet raporu şartı ortadan kaldırılarak “Silah ruhsatı talebinde bulunan kişinin sağlık şartlarının elverişli olup olmadığı bir hekim raporuyla tespit edilir” ifadesi yer alıyor.

GEÇİCİ RUHSAT GELİYOR

* Mevcut yasada “geçici ruhsat” uygulaması yok.

* Yeni tasarıda ise “Silah ruhsatı talebinde bulunan kişiye 6 ay süreyle geçerli olmak üzere silah edinme izni verilir” ifadesi yer alıyor.

SABIKALI VEKİL DE ALACAK

Meclis İçişleri Alt Komisyonu, geçmişte yüksek hapis cezası alanların da illerde kurulacak komisyon kararıyla silah ruhsatı alabilmesini sağlayacak formül üzerinde duruyor. Öneriye göre, illerde kurulacak komisyonlar, valinin başkanlığında emniyet müdürü, MİT temsilcisi ve jandarma alay komutanından oluşacak.

Komisyonun böyle bir çalışmayı yapmasında İçişleri Bakanlığı’na koruma talebinde bulunan ancak ‘ret’ yanıtı alan vekillerin etkili olduğu öğrenildi. Sicili yüzünden silah da alamayan bu vekiller “Koruma talebimiz geri çevriliyor, o halde silah taşımamızın önü açılsın” diyor. Tasarıda silah ruhsatı almaya engel hallerden biri olarak gösterilen “bir yıldan fazla hapis cezası almak” durumunun, 5 ya da 10 yıla çıkarılması düşünülüyor.

‘TASARIYI SAVUNMAK CANAVARLIK’

Torunu Alistair Grimason’u maganda kurşunuyla kaybeden Bireysel Silahlanmaya Tepki Platformu Başkanı Avukat Tuncer Eşsizhan: “Tasarıyı savunmak canavarlık. Ateşli silahlar nedeniyle her yıl ortalama 4 bin insan hayatını kaybediyor. Biz bir acı yaşadık ve torunumuzu kaybettik. Bizim bir iddiamız var; devlet bireysel silahlanmayı teşvik ediyor, özendiriyor. Oysa biz, siyasilerin asıl görevinin yaşam hakkını güvence altına almak olduğunu söylüyoruz.”

Risk artacak

Eski TBMM İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Mehmet Elkatmış: “Silah ruhsatı alımının kolaylaştırılmasını doğru bulmuyorum. Bunu zorlaştırmak gerekirken iyice kolaylaştırmanın da mantığını kesinlikle anlamıyorum. Silah taşıması gerekmeyen kişiler dahi silah alacak ve o zaman toplum için daha da riskli bir durum ortaya çıkacak.”

YILDA 3 BİN KİŞİ ÖLÜYOR

* Umut Vakfı’nın 2009 verilerine göre, Türkiye’de yılda yaklaşık 3 bin kişi ateşli silahlarla ölüyor, 700 kişi de yaralanıyor.

* Cinayetlerin yüzde 60’ında ateşli silah kullanılıyor.

* Her 10 kişiden birinde ve her üç evden birinde ateşli silah mevcut.

* Silaha kolay ulaşılabilir olması cinayet, intihar gibi olayların her an meydana gelmesinin en önemli nedeni. Evde silah bulunması ev halkından birinin cinayet, intihar, kaza gibi nedenlerle ölmesi riskini yüzde 41 arttırıyor.

* Tartışma, kıskançlık, namus gibi önceden tasarlanmamış olaylarda silah kullanımı yüzde 90.