Siyaset 'DİSKO'lar kaldırılıyor
Paylaş
'DİSKO'lar kaldırılıyor

Başbakan Yardımcısı Arınç, 'DİSKO' diye tabir edilen disiplin koğuşlarının kaldırılacağını söyledi

Bakanlar Kurulu toplantısı sona erdi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında, Başbakanlık Merkez Bina'daki toplantı yaklaşık 6 saat sürdü.

Toplantının ardından Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç açıklama yaptı.

TSK Disiplin Kanunu'nda değişiklik

Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz'ın da Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) Disiplin Kanunu Tasarısı adıyla bir sunum yaptığını ifade eden Arınç, 49 maddeden oluşan tasarıyla TSK personeline uygulanacak disiplin hükümlerinin yeniden düzenlendiğini kaydetti.

Bu tasarı ile TSK Disiplin Kanunu'nda kamuoyunda zaman zaman tartışılan, şikayetlere yol açan bazı konuların düzenlendiğine işaret eden Arınç, tasarı ile oda ve göz hapsi cezalarının kaldırıldığını, ''disko'' diye tabir edilen disiplin koğuşları ve disiplin ceza ve tutukevlerinin kaldırılacağını anlattı.

Disiplin mahkemeleri yerine disiplin kurullarının teşkil edilmesinin öngörüldüğünü, daha önce yargı yolu kapalı bazı disiplin cezalarına yargı yolunun açıldığını belirten Arınç, TSK'da görev yapan sivil memurların kapsam dışına çıkarılarak, bunların 657 sayılı Devlet Memurları Kanuna tabi hale getirileceğini bildirdi.

Arınç, Şahin ve Yılmaz'ın sunumlarını yaptığı tasarıların Bakanlar Kurulu'nda benimsenerek, TBMM'ye gönderilmesine karar verildiğini söyledi.

4. yargı paketi

Arınç, Adalet Bakanı Sadullah Ergin'in de kamuoyunda 4. yargı paketi olarak bilinen ''Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapan Kanun Tasarısı'' hakkında bilgi sunduğunu ifade etti. Tasarıyla ilgili genelde olumlu görüşler bildirildiğini, ancak bazı maddelerinin tekrar ele alınması, bu maddelerdeki düzenlemelerin, kanunlardaki düzenlemelere paralel hale getirilmesinin uygun görüldüğünü kaydetti.

Adalet Bakanlığı'nın hazırladığı kanun tasarısının daha önce de bir kez Bakanlar Kurulu'nda görüşüldüğünü anımsatan Arınç, ''8 kanunda 20'den fazla maddede değişiklik yapılmaktadır. Bunların bir kısmı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde bulunan davalarımız ve bu davaların nitelikleriyle ilgili gelişmeler üzerine yapılmıştır. Bir kısım maddeler tamamen teknik maddelerdir, bir kısmı ise suçun unsurlarında ve ceza hadlerinde değişiklik yapılması amaçlanmaktadır. Henüz, tasarı haline gelmemiştir, önümüzdeki Bakanlar Kurulu'nda tekrar görüşülecektir'' dedi.

Turgut Özal'ın otopsisi


Arınç, Turgut Özal'ın otopsisinde 4 çeşit zehir bulunduğu iddiasına ilişkin, ''Bunların otopsi raporu sonucunda elde edilen bilgiler ve bulgular olduğu söylendi. Doğru da olabilir yanlış da olabilir. Henüz otopsi raporunun bizim tarafımızdan da sizler tarafından da bilinmesinin bilinmesinin mümkün olmadığını düşünüyorum. Ama doğru olan şudur, otopsi raporunun verilmesinden sonra Adli Tıp'ın 1. İhtisas Dairesi'nin bu rapora göre kesin, kendi düşüncesini bildirmesi ve raporunu yazması gerekiyor. Bizim de sizin de mahkemelerin de yargının da dikkate alacağı tek şey 1. İhtisas Kurulu'nun bu konu hakkındaki raporunu veya sonucunu hepimizin bildikten sonra olabileceğini söyleyebilirim.''

'Hepimiz Adli Tıp'ın raporunu bekleyeceğiz'

Kendi düşüncesinin sorulması üzerine Arınç, ''Şahsi düşüncem zaten bu konuda söz konusu olamaz. Bu bir teknik konudur'' diye konuştu. Her olay arkasından gerekirse otopsinin yapıldığını ifade eden Arınç, şöyle konuştu: ''Ben, zamanında da yapılmış olmasını doğrusu arzu ederdim. Bir cumhurbaşkanı vefat ediyor, şu veya bu sebeple, en azından bir klasik otopsi yapılmasında fayda olurdu. Bu düşüncemi daha önce de ifade etmiştim'' diye konuştu.

Savcının lüzum gördüğü her adli vakada otopsi yaptığını belirten Arınç, ''Eğer klasik otopsinin ötesinde de bazı şüpheler, evhamlar, iddialar, olursa o zaman tam otopsi yapılabilir. Bir ceza avukatı olarak bunu bilgime dayanarak söylüyorum. Ama yıllar sonra iddialar ortaya atıldıkça ve Devlet Denetleme Kurulu da bu konuda ciddi bir rapor verdikten sonra Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla başlamıştı. Yargı harekete geçti, fethi kabir yapıldı. Orada varlığı bilinen vücuda ait bir takım birikimler üzerinde otopsi yapıldı ve bunun raporu Adli Tıp'a sunulmak üzere hazırlandı diye biliyorum. Hepimiz Adli Tıp'ın raporunu bekleyeceğiz.'' dedi.

Patriot füzeleri

Arınç, NATO'dan talep edilen patriot füzelerine ilişkin olarak, ''Yarın itibarıyla bu konuda Türkiye'ye teknik bir heyet gelecektir ve nerelere konuşlanabileceği, adetlerinin ne olabileceği konusunda NATO'ya rapor vereceklerdir. Umarız kısa zamanda Türkiye'nin bu savunmasına katkı sağlamak amacıyla patriot füzelerinin nereye konuşlanacağı ve ne miktarda olacağı, kesinlikle bizim de karar sürecinde olacağımız bir şekilde kabul edilmiş olacak'' dedi.

Arınç, Türkiye'nin NATO'dan talep ettiği patriot hava ve füze savunma sistemlerine ilişkin, ''Biz NATO üyesi bir ülkeyiz. NATO'nun bütünlüğü içerisinde yer alıyoruz. Sadece savunma amaçlı olarak bu füzelerin Türkiye'de konuşlanmasına ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz'' dedi.

Arınç, ''Bağdat merkezi hükümetiyle Irak'ın kuzeyindeki bölgesel yönetim arasında ihtilaf konuları var. Biz Türkiye olarak Irak'ın bütünlüğünü kabul etmiş, Bağdat hükümetiyle ilişkileri bulunan bir hükümet olarak bu sorunların kendi içlerinde diplomasi ve barış yoluyla çözülmesinden yanayız. Bu tartışmaların, bu silahlı çatışmaların hiçbir zaman tarafı da olmayacağız. Ama Kerkük'teki yurttaşlarımızın, soydaşlarımızın güvenliklerini, hayat varlıklarını tehdit eden bir gelişme olursa Türkiye, Irak hükümeti nezdinde de diğer otonom yönetim nezdinde de gerekli çabaları gösteriyor ve gösterecek'' dedi.

Haberin Devamı