Kuruçeşme’ye yolu düşüp de Dolce Pastanesi ve Cafe di Dolce’yi görmeyen yoktur. Bugünlerde, Türkiye’nin ilk butik çiçekçi ve pastanelerinden olan Dolce’nin önünden geçen herkesin dikkatini içi ekmeklerle dolu yeşil bir el arabası çekiyor. Üzerinde ‘Dolce JR.’ yazan bu arabayı Dolce’nin sadece yılbaşı dönemi için yaptırdığını düşünebilirsiniz. Ama dikkat! Bu araba yakında İstanbul’un simgesi haline gelecek; her semtte, her alışveriş merkezinde karşımıza çıkacak.

Reklamcılık okudu, aşçı oldu

1984’te Nature Çiçekçilik, 1994’te Dolce Pastanesi, ardından Cafe di Dolce ve son olarak da Dolce Fırın... Hepsi Vakko’nun eski mankenlerinden ve Zeki Triko’da uzun yıllar stilistlik yapan Nilgün Ertuğ’un eseri. Dolce bugün 25 yaşında. Sahibi Nilgün Hanım Dolce’nin fırın bölümünü reklamcı olan oğlu Şeref Has’a devretmiş. O da Dolce için yeşil bir ekmek arabası tasarlamış. ‘Dolce Junior’ adını koyduğu bu araba şimdilik Dolce Pastanesi’nin önünde duruyor. Şeref Bey’in babası, Fenerbahçe’nin unutulmaz yıldızı ve milli takımın başarılı kaptanı Şeref Has. Şeref Bey ekmekçiliğe kadar uzanan hikayesini şöyle anlatıyor:
“Babam eski futbolcu. Onun izinden gidip futbolcu olabilirdim. Ama ben sadece maç seyretmeyi seviyorum ve küçüklüğümden beri mutfağa merakım var. Üniversitede bir eğitim almam gerektiği için Los Angeles’ta reklamcılık okudum. Ardından İtalya- Toscana’da uluslararası bir yemek okulu olan Rhode School of Cuisine’e gittim. Bu okulda konaklamalı yemek kursları veriliyor. Bense okulun şefiyle görüşüp onun yardımcısı olmak istediğimi söyledim. Şefin yanında 6 ay somon balığı temizledim, bulaşık yıkadım, her işi yaptım. Sonunda onun yardımcısı olmayı başardım. İşte benim aşçılık maceram böyle başlıyor!”
Şeref Bey Türkiye’ye döner dönmez sağlıklı yaşam merkezi olan The Life&Co’da çalışmaya başlamış. The Life&Co bünyesinde sağlıklı yemekler yapan Şeref Has önce ‘Saf Restaurant’ın sonra da ‘Organic Bistro’nun aşçısı olmuş. Ve ardından artık annesi Nilgün Hanım’a yardım etmesi gerektiğini düşünerek Dolce Fırın’ın başına geçmiş. Dolce’nin sadece sipariş üzerine yaptığı hamur işlerini halkla buluşturmak istemiş. Ve kendi tasarımı Dolce Junior ekmek arabasını yaptırmış. Şeref Has: “Dolce’nin yeşil arabası öyle her el arabasına benzemiyor. İçinde ısıtıcısı, soğutucusu, kahve makinası var. Sağlıklı meyve suları hazırlamam için arabaya katı meyve sıkacağı da koydum. Arabada iPod’dan müzik çalabiliyorum” diye anlatıyor.

Simitten Toscana pizzasına
Dolce JR. arabasında İstanbul simidinden İtalyan ekmeği foccacio’ya, Toscana pizzasından Fransız çöreği croissant’a kadar pek çok lezzeti bir arada bulmak mümkün. Dolce JR.’ın özellikle soğuk dürüm sandviçleri çok lezzetli. Kepekli ve normal dürümden yapılan bu soğuk sandviçlerin somonlusu ve kaju fıstığından yapılmış humuslu olanı var. Sabah saat 5’te fırına giren Şeref Bey: “Saat 7’de simit müşterisi gelmeye başlıyor. Gün içinde gelenlerse Dolce JR. arabasının yanına koyduğumuz stantta oturabiliyor.
Sağlıklı meyve suyuyla, dürümlerimizden yiyorlar. İsteyen kahvesini karton bardağa koyduruyor, sahilde oturuyor” diyor. İster soğuk ister sıcak yenilen Toscana pizzasının ise şimdilik iki çeşidi var. Karamelize kırmızı soğan, domates sosu, fıstık, üzüm, parmesan peynirli olan pizza çeşidi soğuk da yeniliyor. Enginar kalbi, patates, adaçayı eklenerek yapılan Toscana pizza ise sıcak daha lezzetli oluyor. Havuç, portakal ve armuttan yapılan enerji verici ve zencefil, elma, limondan elde edilen bağışıklık sistemini yükseltici etkiye sahip meyve suları da bu yeşil arabada satılıyor.
Ayrıca Dolce JR.’da hiçbir yerde bulamayacağınız acıbadem sütünden yapılan meyve suları da var. Agave şurubu konularak tatlandırılan acıbadem sütüne mevsim meyveleri eklenerek servis ediliyor. Bu kimi zaman çilek kimi zaman frambuaz oluyor. Belçika unu kullanılarak yapılan unlu mamüllerin fiyatı da çok uygun. Sokak simidi 1 TL, çavdar unundan yapılan 7 tahıllı simit 1.50 TL, croissantlar 1 TL, sade açma 1.25 TL, pizzaların dilimi ise 8 TL.

Haber: Merve Özaytekin
mozaytekin@posta.com.tr