Dünya ‘Aslanlar yedi, yıldırım yaktı’ dediler gerçek bambaşka çıktı! 35 yıldır çözülemeyen sır ölüm

‘Aslanlar yedi, yıldırım yaktı’ dediler gerçek bambaşka çıktı! 35 yıldır çözülemeyen sır ölüm

Paylaş
‘Aslanlar yedi, yıldırım yaktı’ dediler gerçek bambaşka çıktı! 35 yıldır çözülemeyen sır ölüm

İngiltere’den Kenya’ya giden bir vahşi doğa fotoğrafçısının sır ölümüyle başlayan dava, acılı bir babanın 35 yıl süren adalet arayışına rağmen çözülemedi. Bu çözümsüzlüğünün suçlusu olarak İngiltere ve Kenya hükümetlerini gösteren acılı babanın sonu herkesi şaşırttı.

Derleyen: Ömer Faruk Ekinci | 1960 yılında İngiltere’nin Suffolk bölgesinde dünyaya gelen Julie Ward, çocukluk yıllarından beri vahşi doğaya hayranlık besliyordu. Küçüklüğünden beri Afrika’ya safariye gitmek için can atıyordu. Ward, hayalini 28 yaşında yerine getirebilmişti.

Haberin Devamı

Kenya’da bulunan Masai Mara bölgesinde safariye giden Ward’ın burada başına geleceklerden haberi yoktu. Yaklaşık 8 ay boyunca Afrika’da kalan Ward, burada vahşi doğaya ait fotoğraflar çekiyordu. 1988 yılının eylül ayında yanında Avustralyalı arkadaşı Dr. Glen Burns ile gezintiye çıkan Ward’ın aracı bozuldu.

BABASI ARAMAYA GELDİ

Burns, geceyi geçirmek için Nairobi’ye dönerken Ward ise ormanlık içinde tek başına kaldı. 6 Eylül’de araç tamir edildi ve Ward, yakınlardaki bir kampa gitmek için yola koyuldu. Bu, onun hayattayken son görülmesiydi.

Ward için kayıp ilanları verildi ve babası John Ward, Kenya’ya giderek kızını aramaya başladı. Bölgede uçarak araştırma yapması için bir uçak kiralayan baba Ward, kızının son görüldüğü kamp alanına yakın bölgeyi tek başına günlerce araştırdı.

Haberin Devamı

Uçağın pilotu, Ward’a ait olduğunu düşünülen aracı tespit etmeyi başarmıştı. Baba Ward, araştırmalarını bu bölgede sürdürmeye devam etti ve kısa süre içinde kızı Julie Ward’ın yanmış ve parçalanmış bedenini buldu.

ASLANLAR YEDİ, YILDIRIM YAKTI

Kenyalı yetkililerin teorisine göre Ward, aslanlar tarafından parçalanmıştı ve yıldırım düşmesiyle de yanmaya başlamıştı. Ancak daha sonra baba Ward’ın ortaya çıkardığı delillerle birlikte genç kızın ölümünün bir cinayet olduğunu kabul ettiler.

Kenyalı adli tabibin raporu, kemiklerinin hayvanlar tarafından kemirilmek yerine keskin bir bıçakla kesildiği gerçeğini gizlemek için değiştirilmişti. Olayı inceleyen İngiliz patolog, genç kızın bir pala ile parçalandığını, ardından üzerine benzin dökülüp ateşe verildiğini ortaya çıkardı.

35 YIL VE 60 MİLYON LİRA HARCADI

Tüm bu bulgulara rağmen baba Ward, kızının katilini bulmaya hiç yaklaşamamıştı. 35 yıl boyunca Kenya’ya 100’den fazla kez giden acılı baba, araştırmalar için yaklaşık 2 milyon sterlin (yaklaşık 60 milyon TL) para harcadı.

Acılı babaya göre suçlu Kenya hükümeti ve eski devlet başkanı Daniel Arap Moi’ydi. Turizm sektörüne darbe vurulmaması için bu cinayetin üzerini örttüklerini öne süren eden babanın iddialarını destekleyen bir itiraf ise eski bir MI6 çalışanından geldi. Eski İngiliz ajanı, bizzat Julie Ward’ın cinayetini gizlemek adına çalışmalar yaptığını söyledi.

Haberin Devamı

ADALETİ BULAMADAN HAYATINI KAYBETTİ

35 yılın ardından kızının katile dair hiçbir kanıt bulamayan John Ward, 90 yaşına sayılı günler kala hayata gözlerini yumdu. John’un eşi, Julie’nin annesi Jan Ward ise eşinden sadece günler sonra hayatını kaybetti.

İkilinin hayatta kalan çocuklarından 60 yaşındaki Bob ve 61 yaşındaki Tim ise ebeveynlerinin yıllardır izini sürdüğü bu olayı çözmeye yemin ederek, “Hiçbir zaman pes etmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.

Baba Ward’ın en büyük suçlu olarak gösterdiği eski devlet başkanı Daniel Toroitich arap Moi’nin oğlu Jonathan Moi, 2020 yılında bir kez bile suçlanmadan öldü.

İNGİLTERE VE KENYA HALA REDDEDİYOR

Günümüzde Kenya ve İngiltere hükümetleri, Julie Ward’ın ölümüyle ilgili yapılan suçlamaları reddetmeye devam ediyor.

1991 yılında kızının başına gelenler için yaşadığı adalet arayışını anlattığı bir kitap yayınlayan John Ward, kızlarının ölümünün özellikle eşi Jan Ward üzerinde çok büyük bir etkisi olduğunu söyleyerek şu ifadeleri kullandı:

Haberin Devamı

Özellikle eşim için yıkıcıydı. En korkunç koşullarda hem kızını hem de en yakın arkadaşını kaybetti. Ama kaybın üstesinden olağanüstü bir onur ve cesaretle geldi. Hayatında her zaman orada olan bir boşluk ve altında yatan hiçbir zaman kaybolmayan kayıp acısı bıraktı.