Dünya 'Ölüm Evi'nde tam 89 idam yönetti... İşinin en kötü tarafını anlattı

'Ölüm Evi'nde tam 89 idam yönetti... İşinin en kötü tarafını anlattı

Paylaş
'Ölüm Evi'nde tam 89 idam yönetti... İşinin en kötü tarafını anlattı

Teksas'taki hapishanede çalıştığı dönem boyunca belki de ABD'nin en fazla idam yöneten gardiyan, işinin en kötü tarafını anlattı.

Posta.com.tr | ABD'nin bazı eyaletlerinde idam cezası hâlâ devam ediyor. Teksas da bu eyaletlerden biri. Huntsville'de 'Ölüm Evi' olarak adlandırılan idam merkezinde görev yaptığı süre boyunca 89 infazı yöneten Jim Willett, dindar bir kişi olmasına rağmen bu işi bir tek kendisinin yapabileceğini söyledi. 

Haberin Devamı

21 YAŞINDA İŞE BAŞLADI

Eskiden gardiyanlık yapan Jim Willett, 'Amerika'nın en yoğun ölüm odasında' mahkumlara ölüm emri verirken neler hissettiğini anlattı. Henüz 21 yaşındayken Huntsville'deki ilk işine başvuran Jim, hapishanenin gözetleme kulelerinden birinde bekçi olarak çalışmaya başladı. 

O günleri, "Bir tabanca ve av tüfeğim vardı. Hiçbir mahkumun kaçmaya çalışmaması için dua ediyorum" diyerek anlatıyor Jim. 

Bekçilik işi, Jim'in hapishane kariyerinin önünü açtı ve eyalette çeşitli hapishanelerden on yıldan fazla çalıştı. 1998'de ise yüksek profilli mahkumların kaldığı Huntsville'deki hapishanede 'Ölüm Evi'nden sorumlu kıdemli gardiyan olarak işe girdi. 

Maaşı her ne kadar çok olsa da Jim bu işten emin değildi. Çünkü idamla uğraşmak istemiyordu. Jim "Birilerinin mahkumlarla ilgilenmesi gerekecekti. O mahkumlarla benden daha iyi başa çıkamayacaklarını hissettim" diyor.

Haberin Devamı

Jim'in idamlardaki rolü oldukça basitti. Mahkumları ölüm odasına götürecek ve 8 deri kayışla sedyeye bağlayacaktı. Mahkumların son sözlerinin kaydedilmesi için üzerlerinde bir de mikrofon olacaktı. 

İdam edilecek mahkumun başının altına sadece havlu konuluyordu. Ancak Jim işi devraldıktan sonra havlu yerine yastık konulmaya başladı. Çoğu zaman mahkumun göğsünün hemen altına İncil yerleştiriliyordu. 
Mahkumun idamını izlemesi için diğer odaya tanıklar girmeden önce her iki bileğine de birer tane damar yolu açılıyordu. Jim'in işinin en zor kısmı da burada başlıyordu. 

MAHKUM HÜCRESİNDEN ÇIKMADI

Jim, idama giden çoğu mahkumun son anlarında felsefi davrandığını, ancak bazılarının da sonuna kadar mücadele ettiğini söylüyor. 

Örneğin 39 yaşındaki mahkum Gary Graham, 1981'de Houston'daki süpermarketin önünde Bobby Lambert'ı soyup öldürmekten suçlu bulunmuştu. Uzun bir sabıka kaydı olduğunu kabul etmesine rağmen, Graham her zaman Lambert'i öldürmediğini iddia etti. Haziran 2000'de, ABD Yüksek Mahkemesi'nin kararı doğrultusunda idam edildi.

Bobby Lambert'in karısı af için bir dilekçe yazmıştı ve şöyle yazıyordu: 

Gary Graham'ın bu cinayeti gerçekten işleyip işlemediğine dair şüpheli kanıtların olduğu dikkatimi çekti. Masum olması muhtemel bir adamın infaz edilmesine vicdanım müsaade etmiyor. İdam cezasını doğru bulmuyorum.

Haberin Devamı

Onu ölüm odasına götürme zamanı geldiğinde, Graham hücresinden ayrılmayı reddetti. Graham'ı hücresinden çıkarmak için çevik kuvvet gelmek zorunda kaldı. 

İŞİNİN EN ZOR KISMI

Tanıklar yerini aldığında ve mahkumunun zehirli iğne için damar yolları açıldığında Jim'in görevinin en zor kısmını yapma vakti geliyordu: Gözlüğünü kaldırmak.

Jim'in gözlüğünü kaldırması, mahkumun damarına zehirli iğne enjekte edilmesinin emrini veren bir işaretti. Zehrin mahkumunun damarlarına enjekte edilmesi için bir düğmeye basılması gerekiyordu. 

Jim, Huntsville'de çalıştığı süre boyunca 89 infaza başkanlık etti. Şimdi ise Huntsville'e kısa bir mesafesindeki hapishane müzesinde çalışıyor.