Dünyanın en iyi 50 restoranı

Bu sonuçla, moleküler gastronomide bir öncü olan Katalan ‘El Bulli’nin dört yıllık saltanatı sonra ererken İngiliz ‘The Fat Duck’ sıralamada üçüncülükle yetindi.

Taze malzemenin zaferi Başkent Kopenhag’ın Christianshavn semtinde bulunan Noma, aslında mütevazı bir restoran ama ‘Dünyanın En İyi 50 Restoranı’ listesinde zirveye oturması ve Danimarka’daki iki yıldızlı tek Michelin restoranı olması da sürpriz değil.

Sadece Kuzey Avrupa bölgesinden yemekler sunan Noma, Kuzey Avrupa anlamına gelen ‘Nordic’ sözcüğü ve yemek anlamına gelen ‘mad’ sözcüğünden türetilmiş. Noma’nın sırrı, ‘yerel’ olmasında, küçük çaplı bir hizmet anlayışını benimsemesinde ve ‘taze malzeme’ kullanmasında yatıyor. Mönüsünde misk sığırı, tulum peyniri ve deniz suyu gibi lezzetlere de yer veren Noma, geçen yıl listede üçüncü olmuştu.

32 yaşındaki şef Rene Redzepi’nin yönettiği Noma, yemeklerde bölgesel tatlara ağırlık veren, hem yenilikçi hem gelenekçi bir restoran. Guardian’a göre şef Redzepi, yöresel bitkiler ve deniz ürünleri ile olağanüstü bir mönü ortaya koyuyor. Yemeklerin taze ve bölgeye ait malzemeler kullandığını belirten Redzepi, eğer istediğini bulamazsa yemek yapmıyor. Nev’i şahsına münhasır bu yemekler, global yemek kültürünün yerel tatlara yöneldiğini gösteriyor.

İşte dünyanın en iyi 50 restoranı