Dünyanın dört bir yanından tüyler ürpertici yerler. Her birinin birbirinden ilginç hikayeleri var ve Warpedspeed.com'a göre buralara gitmek cesaret istiyor. İşte dünyanın en korkunç yerleri Togo'da pek çok insan hala yerli dinlere bağlılığını sürdürüyor. Ve bu inançlara ilişkin ayinlerde kullanılan maymun kafalarını da Akodessewa Pazarı'ndan alıyorlar. Antik Tunuslular zora düştükleri zamanlarda binlerce çocuğu bu tapınakta tanrılarına kurban verdi. Veba Adası olarak bilinen Poveglia, 1793 ile 1814 yılları arasında vebaya yakalanan yaklaşık 160 bin kişinin karantinaya alındığı yerdi. Hala bu kişilere ait toplu mezarlar Poveglia'da bulunuyor. Bir dönemde intihar etmeleri öncesinde doktorların tuhaf deneylerine maruz kalan akıl hastalarının tutulduğu Poveglia ile ilgili halk arasında hayalet efsaneleri türemiş durumda. Bu cezaevinde 100'den fazla idam cezası infaz edildi. Centralia 1980'lerde yer altı madeninde çıkan yangında zehirli gazlara maruz kaldıktan sonra bir hayalet şehre dönüştü. Kasabada bugün sadece 10 kadar kişi yaşıyor ve yaşamlarını karantina bölgesinin dışında sürdürüyor. Taipei'nin dışındaki bu tatil köyü inşaatı bir dizi gizemli kaza ve intiharın ardından durduruldu. Halk buna, tatil köyünün inşası sırasında meydana gelen bir doğal afette yıkılan Çin ejderhası heykelinin neden olduğuna inanıyor. Bu inanışı besleyen bir diğer şey de aynı afette yıkılan Hollandalı bir askere ait olan mezar. Nagasaki yakınlarındaki bu terk edilmiş adada bulunan madenin 1974'te tükenmesiyle, burada yaşayan yaklaşık 5 bin madenci de adayı terk etti. O zamandan beri ada çürümeye terk edilmiş durumda. Haçlar Tepesi, Litvanya'daki dini bir bölgenin merkezinde bulunuyor ve adını da tepeye 150 yıl önce yerleştirilen haçlardan alıyor. Sovyetler Birliği döneminde tepedeki haçların defalarca kez yıkılmasına rağmen dindarlar tepeye haçları yeniden dikti, üstelik daha fazla sayıda... Şu anda tepede 100 binden fazla haç bulunuyor. 500 yıl boyunca çok çeşitli iktidar kavgalarının merkezinde olan bu kalenin tüyler ürpertici bir tarihi var. 1500'lerin ortasında O'Carroll klanındaki kan davası nedeniyle kalede çok kan döküldü. Kaledeki şapelde bir rahip de ailesinin gözleri önünde öldürüldü. Sanatçı Jakub Hadrava ironik bir şekilde terkedilmiş bu Çek kilisesindeki hayaletleri alçıdan heykellerle canlandırdı. Dünyanın dört bir yanından turistler şimdi bu hayaletleri ziyaret ediyor. Macera tutkunlarının yüzdüğü bu havuz aslında bir su altı mağaraları ağının yüzeye açıldığı noktalardan biri. Ancak şimdiye kadar bunu ciddiye almayan 8 kişi, bu kuyunun içinde kaybolup su altında mağaralarında öldü. Ünlü Alnwick Bahçesinin bir bölümünü oluşturan Zehirli Bahçe'de ne durmak ne de orada bulunan gülleri koklamak istersiniz. Çünkü sizi öldürebilirler. 2005'ten itibaren sınırlı bir şekilde turistlere açılan bahçedeki bitkiler zehirli ve eğitim amacıyla yetiştiriliyor. Yerleşimleri korkutucu olan bir küçük ada daha... Brezilya'daki bu adada dünyanın en zehirli yılanı kabul edilen mızrakbaşlı engerekten 4 bin civarında bulunuyor. Yerleşim bulunmayan adayı sadece cesaret edebilen bilim insanları ziyaret ediyor. Yerli kabilelerden birinin geleneğinde ölenler için hazırlanan tabutları uçurumdan sallandırmak var. Yerliler bunu yaparak cennete daha yakın olacaklarını düşünüyor. Işıklar Şehri'nin altındaki 200 mil uzunluğundaki tüneller ağı ve 6 milyon cesedin gömülü olduğu bir mezarlık. Yer altı mezarlığının bir kısmı kamuya açık bir müze olarak işletiliyor. Ancak diğer kısımlarına erişim yasak. Ancak meraklı turistlerle, kural dinlemeyen şehir sakinlerinden bu yasaklı kısımlara girenler de yok değil. Mexico City yakınındaki bu küçük ada adını, Julian Santana Barrera adlı keşişin, nehirde boğulan bir kızın ruhunun kendisine musallat olduğu korkusuyla, bunu savuşturmak için etrafa eski oyuncak bebekleri asmasından alıyor. Keşiş Barerara da sonunda o nehirde boğularak yaşamını yitiriyor.