Economist: Sorun Rum tarafında

İngiliz Economist dergisi, KKTC’nin yeni cumhurbaşkanı olarak Derviş Eroğlu’nun seçilmesiyle Kıbrıs sorunun daha da karmaşık hale geldiğini öne sürerek, en büyük problemin Kıbrıs Türk tarafında değil, imtiyaz vermek konusunda baskı yapılmayan Kıbrıs Rum tarafında olduğunu yazdı. Dergi, "AB ve Yunanistan’ın, Kıbrıs sorununun çözümü konusunda Güney Kıbrıs’a baskı yapabileceğini" belirtti.

Economist dergisinin bu haftaki sayısında, geçen hafta sonu KKTC’de yapılan cumhurbaşkanlığı seçim sonucu ve Kıbrıs sorunuyla ilgili iki ayrı makale yayımlandı.

Adadaki çözüm konusunu sadece yerel halkın konusu olarak görmenin yanlış olacağını kaydeden dergi, "Kıbrıs, Avrupa üzerine de gölge düşürüyor" yorumunu yaptı.

AB’nin Mayıs 2004’te Kıbrıslı Rumları, BM’nin Annan Planı'nı reddetmelerine karşın birliğe aldıklarının anımsatıldığı makalede, "Hem AB’nin Kıbrıslı Türklere yardım çabaları hem de Türkiye’nin AB üyelik müzakereleri konusunda, Kıbrıs tahrip edici bir rol oynadı. Çünkü, Türkiye NATO üyesi (ama AB
üyesi değil) ve Kıbrıs AB’de (NATO’da değil)" denildi.

PEKİ NE YAPILMALI?

Makalede "Peki ne yapılmalı?" sorusu da sorularak, "Tecrübeler, Kıbrıslı Türklerin ve Rumların bu sorunu kendi aralarında çözemeyeceğini ortaya koyuyor. Sorunun daha da karmaşık olması, doğrudan ticaretin yapılamadığı, dünyayla ulaşım bağlantısı olmayan Kıbrıslı Türkler için de, kuzeyde büyük bir Türk ordusunun bulunduğu, toprak kaybeden, ekonomisi ve turizmi etkilenen Kıbrıslı Rumlar için de kötü olur" denildi.

Türkiye’nin AB üyeliği önüne Fransa ve Almanya gibi ülkelerin Kıbrıs konusunu engel olarak çıkardığını belirten Economist, Kıbrıs’ta bir çözüm umudunun yeniden canlanması için üç yol olduğunu savundu.



Bunlardan ilkinin "Türk hükümetinin Eroğlu’na müzakereleri KKTC’nin bir önceki Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’ın bıraktığı yerden devam ettirmesi konusunda baskı yapması" olduğunu kaydeden dergi, ikincisinin ise "Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Kıbrıslı Rumlarla doğrudan konuşmanın bir yolunu bulması" olduğunu, bu yönden de gelecek ay Erdoğan’ın Atina’ya yapacağı ziyaretin ve Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu ile yapacağı görüşmenin yararlı olabileceğini belirtti.

RUMLARA BASKI YAPILMIYOR

Sonuncu öneride de Economist, en büyük problemin Kıbrıs Türk tarafında değil, imtiyaz vermek konusunda baskı yapılmayan Kıbrıs Rum tarafında olduğunu yazdı. Papandreu’nun bu konuda yardımcı olabileceği, ancak potansiyel umut verici girişimin Brüksel’den gelebileceği kaydedildi.

AB’nin KKTC’ye doğrudan ticaret yapmasının, Güney Kıbrıs tarafından 2004 yılından bu yana engellendiğini belirten Economist, şimdi Lizbon Anlaşması çerçevesinde bu konunun Avrupa Parlamentosu (AP) tarafından yeniden gözden geçirilmekte olduğu kaydetti. Bu durum değişir ve AB hükümetlerinin çoğu tarafından onaylanırsa, "Türkiye’nin limanlarını ve havalimanlarını Kıbrıslı Rumlara açmasının yolunun da açılabileceği" iddia edildi.

Makalede "Eğer AB, Kıbrıslı Türklerin ekonomik izolasyonuna son verecek böyle bir manevra yaparsa, Kıbrıslı Rumlar üzerinde adada bir anlaşma sağlanması konusunda baskı oluşur. Bu da Kıbrıs sorununun tatmin edici bir çözüme ulaşmasını sağlayabilir" denildi.

"DENKTAŞ MÜZAKERECİ OLABİLİR DEDİKODUSU"



Bu arada Economist, Derviş Eroğlu ile ilgili yayımladığı ayrı bir makalede, adadaki müzakereleri sürdüreceğini söyleyen Eroğlu’nun, müzakereci olarak KKTC’nin 1. Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ı atayacağı yönünde dedikoduların dolaştığı ifadesine yer verdi.

Kıbrıs sorununun geçmişinden bahsedilen makalede, "Türkiye’nin adada bir çözüm için uğraşmaya devam edeceği ve Başbakan Erdoğan’ın 2010 yılının sonuna kadar Kıbrıs’ta bir çözüm istediği" kaydedildi.

Erdoğan’ın Atina’ya yapacağı ziyarete de dikkat çekilen makalede, bu ziyarette Erdoğan’ın Kıbrıs’ta her iki tarafın, BM, Yunanistan ve Türkiye’nin katılımıyla bir konferans yapılması önerisini getirebileceği belirtildi.

AA