Ekonomi Lojmanlarda adil paylaşım istiyorlar

Lojmanlarda adil paylaşım istiyorlar

Paylaş
Lojmanlarda adil paylaşım istiyorlar

Rütbeli kesimin üçte ikisini astsubaylar oluşturuyor fakat lojman dağıtımında yüzde 55 subaylara tahsisat yapılıyor. Astsubaylar ancak “lojman puanları” yüksekse lojmana sahip olabiliyor. Lojman seçme şansları ise yok, hele göreve yeni başlayana, lojman büyük ikramiye gibi bir şey

Hazırlayan: Çağrı Bilgin

Astsubaylar çok sık tayin oluyor. Kimi zaman bir yerde 2 yıl kaldıkları bile olmuyor. İmdatlarına lojmanlar yetişiyor. Fakat lojman paylaşımıyla ilgili epey dertliler. Bir astsubay, “Rütbeli kesimin üçte ikisini astsubaylar oluşturuyor fakat lojman dağıtımında yüzde 55 subaylara tahsisat yapılıyor. Ayrıca en iyi lojmanlara onlar geçiyor. Mesela bizim 4 ayrı yerde lojman var. En iyi yerler subayların. 80-90 metrekarelik küçük lojmanlarda hiç subay göremezsiniz. Onlar 100 metrakerenin üzerindeki dairelerde oturuyor. Ufak daireler hep astsubayların” diyor. Kendi oturduğu lojman 120 metrekare. Lojman puanı yüksek olduğu için girebildiklerini söylüyor.

800 TL kira nasıl verilir?

Bir başka Deniz Astsubayı’na kulak veriyoruz: “Bir çocuğum var, eşim üniversite mezunu fakat çalışmıyor. Denizci olduğum için hep turistik yerlere tayin oluyorum. Bu nedenle buralarda hayat biraz daha pahalı. Marmaris, Foça ve Çanakkale gibi yerlerde lojman imkanları da çok az. Bu yıl itibarıyla lojman puanım 145. Bu puanla istediğin lojmanı alırsın dediler. Meğer öyle değilmiş önce subaylara bu hak tanındı.

Örneğin bir subayın 35-40 puanı var. O, 4 yıllık subay, ben 12 yılllık astsubay. Onlar bu kadarcık puanla yeni lojmanları alabiliyor. Sonra sıra bize geldiğinde kalanlarla yetiniyoruz. Yine de şükrettim çünkü Foça’da ev kiraları 700-800 TL, kira versem aldığım maaşla ailemi geçindiremem.”

Lojman konusunda adaletsizliğe sessiz kalmayan ve isminin açıklanmasını istemeyen bir başka astsubay durumu şöyle özetliyor: “2009’da Ege Ordusu’nda lojman dağıtımına katıldım. Yaklaşık 450 personel bu dağıtıma katılmıştı. 80 küsur subay, 350’ye yakın da astsubay, uzman çavuş ve sivil memur vardı. Sadece 200 civarında daire dağıtılacaktı. Bunların yarısı subaylar için tahsisli, diğer yarısı sırasıyla Astsubay, uzman ve sivil personel içindi.

Bazıları lojmanını seçer alır

Önce subaylara lojmanlar dağıtıldı. Oraya 10-15 puanla gelmiş genç subaylara bile lojman teklif edildi. Bazısı aldı, bazısı beğenmeyip istemedi. Geri kalan personel ise kalan lojmanları kıran kırana paylaştı. Subayların beğenmediği zemin yada yüksek zemin katlar bile 97 puanla kapandı. 95 puanım olduğu için lojman alamadım. Lojman dağıtımında, hiçbir subay dışarıda kalamaz. Subayın beğenmediği her türden kötü daire şartlı olarak diğer personele tahsis edilir.

Aynı binada astlar zeminlerde oturur. Şartlı oturanlar da her yıl karın ağrısı çeker aman bir subay dairemi almasın da çıkmayayım diye. Subay bloklarının zemin katlarında genellikle her daireye bir oda malzemelik olarak verilir, astsubay bloklarında zeminde de bir personel oturtulur aman devletin kaybı olmasın diye. Subaysanız lojmandaki arızanız hemen giderilir. Astsubaysanız sıra bekler durursunuz. Subaysanız, 5 yıl sonunda aynı daireyi tekrar alırsınız yada istediğiniz yeni bir daire. Astsubaysanız 5-6 yıl sonra belki tekrar lojman görürsünüz.”

Puana göre dağıtım

Durumu bu şekilde özetleyen astsubayın son sözü de şu oluyor: “Mevcut lojmanlardan yüzde 55 subay, yüzde 45 astsubay, yüzde 5 uzman ve sivil personel yararlanır kuralı mutlaka personel sayısıyla doğru orantılı olarak düzeltilmeli. Orduda 97 bin bin muvazzaf astsubay ve 45 bin subay var. Lojman, puanı yüksek olan personele hakça dağıtılmalı.”

“Siz astsubaysınız bu orduevine giremezsiniz”

Astsubaylar, orduevleri konusunda da dertli. “Çoğunluk astsubaylarda olduğu halde, yine kötü yerlerin kendilerine tahsis edildiğini” belirtiyorlar. Artık birçok yerde orduevleri subay-astsubay müşterek. Fakat büyük illerde subay-astsubay orduevleri yine ayrı. Bir astsubay, orduevlerinin verdiği hizmetten memnun: “İyi ve ucuz hizmet veriyorlar, eğlendiriyorlar, iyi şeyler yapıyorlar. Ancak, şikayetimiz şu: Subay ile astsubay orduevi ayrımı var.

Mesela ben (isim söylüyor, ama yazılmasını istemiyor) bir orduevine sivil bir ahbabımın torpiliyle giriyorum. Kapıda bakıyor, Siz astsubaysınız, giremezsiniz’ diyor.” “Orduevlerinin subay-astsubay orduevi olarak ayrılmasını itirazınız var mı?” diye soruyoruz. “Var” diye söze başlarken, “Dünyada böyle bir ayrım var. Doğaldır ayırım olması” diyor. “Peki siz niye orduevlerinde bu ayrıma karşı mı çıkıyorsunuz?” diye soruyoruz. Yanıtı net: “İkimiz de ordu kökenliyiz. Niye ayrı olsun?” Hemen bir örnek veriyor bir diğer astsubay: Aksaray’da Vatan Caddesi’ndeki orduevinin 1978’den bu yana subay ve astsubaylara ortak hizmet verdiğini, aynı salonda oturulup yemek yenildiğini, “Bugüne kadar hiçbir olay çıkmadığını” anlatıyorlar; öteki orduevlerinde de aynı şeyin olabileceğini söylüyor.

Eşleri de hiyerarşik

Başka yerlerdeki subay-astsubay ayrımı konusunda ise, daha önce görev yaptığı Trabzon’dan örnek veriyor astsubay: “Trabzon’da kampımız vardı. Ku bir subay eşi onu yerinden kaldırmış. Bazı subay hanımları bize kırılmasın ama o hanım için denen şuydu: ‘Kocası yarbay, ama kendisi general gibi davranıyor.’ Kampların bir yönetmeliği ve bir tahsis müdürlüğü olmasına rağmen keyfi dağıtımlardan ast rütbedeki personel oldukça rahatsız.

‘22 yıl bekledim’

22 yıl sonra bir kamptan yararlanmak için talepte bulunan bir astsubayın anlattıkları ilginç: “Temmuz ayı çok yoğun başka bir tarih seçmelisiniz yanıtı aldım. 22 yıl sonra ilk kez böyle birşey istedim daha kaç yıl çalışmam gerekiyor bu tesislerden yararlanmak için? Ama subaylara kontenjan yüzdesi avantajıyla herşey çok kolay.” Kamplara ve orduevlerine farklı bir açıdan yaklaşan bir astsubay da, “Şimdi 5 yıldızlı oteller gibi orduevlerimiz tesislerimiz var. Bize hitap ediyor. Yüzme havuzları var. Şimdi bunların hepsi birden istediğimiz gibi olamaz tabii, zamanla olacak. Orduevlerinden şikayetimiz; orduevlerine tayin edilen yöneticiler niteliksiz ise verdikleri hizmet de niteliksiz oluyor. Çünkü onlar orduevlerine göre yetiştirilip de gelmiyorlar, kıtalardan geliyorlar. Bu durum hoş değil” diyor.

“Çay bile içirmiyorlar”

Girne’den bize ulaşan bir astsubay anlatıyor: “Kızkardeşim bilgisayar yüksek mühendisi. Hava Kuvvetleri’nde subay olarak orduya girdi. Babam ve annem benim üzerimden Astsubay yakınları için verilen kimlik kartını almıştı. Bu kimlikle astsubay sosyal tesislerinden yararlanabiliyorlardı. Kardeşim subay olunca subayların imkanları daha iyi olduğu için subay kimliği aldılar. Subay sosyal tesislerinden yaralanmaya başladılar.

Astsubay olarak ben, ailemle subay tesislerinde aynı anda oturup çay bile içemeyiz. Bunun için yönetimden özel izin almak gerekiyor ki çoğunlukla vermiyorlar. Kardeşimle oturamıyorsam, babamla oturamıyorsam onu bırakalım askeri sivil memur diye çalıştırıp kimlik verilen mesai arkadaşımla bir bardak çay içemiyorsam bu sosyal tesisler niye var? Bu mantık hangi medeni ülkede var? Birileri bu ordunun sorunlarını sahiplensin. Sendikamız olsun.”

“Kızım subay, eşim astsubay orduevine”

30 yıl silahlı kuvvetlerde görev yapmış, isminin açıklanmasını istemeyen emekli bir astsubay yeni yaşadığı bir olayı anlatıyor: “Eşim emekli öğretmen, kızım mühendis, damadımız subay. Eşim emekli olduktan sonra torununa bakmak için Ankara’ya kızımın yanına gitti. Bir gün eşim ve kızım Ankara’da bir subay orduevine gidiyorlar. Kızım girebiliyor ama eşimi almıyorlar. Gerekçesini sorunca, ‘Siz astsubay eşisiniz, buraya giremezsiniz’ diyorlar. Normalde kızım yanında herhangi bir misafiriyle de bu orduevine gidebilir ama kendi öz annesiyle orduevine giremiyor. Bu olay eşimin ve benim moralimi çok bozdu. Bu kötü muamele karşısında günlerce uyuyamadık. Subay ve astsubay orduevleri birleştirilmeli.”

Yarın: Tayin sorunları

>> 1. BÖLÜM: ASTSUBAYLAR MAAŞLARINDAN ŞİKAYETÇİ

>> 2. BÖLÜM: GÖREV TAZMİNATI BİZİM DE HAKKIMIZ

>> 3. BÖLÜM: SAĞLIKTA ÇİFTE STANDARDA SON!

3

Haberin Devamı