Giriş
Bir yıl önce evlendim ve kiralık bir eve taşındık. Geçtiğimiz Haziran ayında ev sahibi evin müteahhide verildiğini, Eylül sonunda çıkmamız gerektiğini söyledi. Biz de
[[HAFTAYA]]
evlilik için çok masraf yaptığımızı hatta borçlandığımızı, bugün için 7.000 TL’lik zararımızın karşılanması halinde çıkabileceğimizi söyledik. Şimdi her hafta arayıp hâlâ çıkmadınız mı? diyor. Müteahhide de kentsel dönüşüm nedeni ile verdiklerini söylüyor. Ben ise kapıcıya soruyorum, binanın riskli yapı olmadığını ama müteahhit ile de anlaşıldığını söylüyor. Benim durumum nedir? E.O.
Sizin durumunuzu maddi sıkıntı içinde evlilik yapmayan anlamaz. Bazıları vardır eli rahattır, güle oynaya ev kurar, onlara ne mutlu. İyi de bu rahatlığı bulan toplumumuzun yüzde kaçı? Büyük çoğunluk maddi sıkıntı içinde evlilik yapıyor, karı koca çalışıp zar zor borç ödüyor.
Ama eli rahat olan için ‘ÇIK’ demek kolay. Sizin hukuki durumunuza gelince. Şayet kentsel dönüşüm nedeni ile ‘depreme dayanıksız’ raporu alınıp konu kamu kurumlarına (örneğin belediyeye) yansımış olsaydı sizlere 60 gün süre verilip, “Bu sürenin sonunda elektriğiniz, suyunuz kesilecek” diye ihtar gelirdi.
Apartman görevlisinin söylediği sözlerle bu hususu birleştirdiğimde anlaşılan o ki, sizin bina depreme dayanıksızlıktan müteahhide verilmemiş, kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapılarak müteahhitle anlaşılmış.
Bu durumda ise önce sizin aleyhinize tahliye davası açılması lazım. Bu davada da mahkemeye tasdikli proje sunulması ve yeniden inşaat nedeni ile tahliyenizin istenilmesi lazım. Acaba diğer dairelerdeki komşularınız ne düşünüyor, bir de onlarla görüşmek lazım.
Zira anlattığım husus işin hukuki cephesi. Bir de fiili cephesi var. Düşünün ki sizin için dava açıldı. Dava en az bir sene sürecek. Peki ama tüm komşularınız binayı boşaltacak ise, boşaldığında siz bu binada barınabilecek misiniz? Örneğin boşalan dairelerde kapı pencereler sökülecek, kalorifer yanmayacak, su ve elektrik arızaları çıkacak.
Bu konuları da düşünerek bir karara varın derim. Konu açılmışken şu kentsel dönüşümün nasıl bir silah olarak kullanılmaya başlanıldığını, amacına asla ulaşılamadığını görüyoruz.
Şu anda kentsel dönüşüm vatandaşı deprem riskinden kurtarma amacından tamamen çıkmış, müteahhitlere rant kapısı olmuştur. İlk adımda kiracılar son derece mağdurdur, zaman içinde binasını alelacele, meslekteki başarısı araştırılmadan yeteneksiz müteahhitlerle anlaşma yapan bina sahiplerinin mağduriyeti ortaya çıkmaktadır.
Üstelik ilgili yasa da olayı çözmekte son derece başarısızdır. Bu konuya girecek olanların iki kere düşünmesini öneririm, bunu da sık sık tekrarlayacağım. Adını ‘kentsel dönüşüm’ koyan her talebe hemen kapılmayın.
