Giriş
Yurda tatile gelirken eniştemden bizim için bir araç kiralamasını istedik, o da kiraladı. Kiralama yaparken muhtemel trafik cezalarına karşı teminat olmak üzere eniştemden senet almışlar. Aracı teslim ederken, senedin ancak 15 gün sonra iade olunabileceğini, zira trafik cezalarının 15 gün içinde geldiğini söylediler. 15 gün sonra gittiğimizde aracın altında hasar tespit ettiklerini dolayısı ile senedi vermeyeceklerini söylediler. Biz yakında yurttan ayrılacağız ama eniştemize problem bırakmak istemiyoruz, nasıl bir davranış içinde olmalıyız? ? N.M.
[[HAFTAYA]]
Okuyucum bugüne kadar çok dile getirilmeyen bir problemi aktarmış. Bu sadece okuyucumun başına gelmiş bir olay değil, yaygın bir olay. Araç kiralarken muhtemel trafik cezaları diyerek vatandaştan ya bono alınıyor veya kredi kartı numarası alınıyor. Siz aracı teslim ettikten sonra bono veya kredi kartı hesabı araç kiralayanın elinde bulunuyor. Sonra işler kiralayanın insafına terk ediliyor. Nitekim bu olayda kiralayan bonoyu iade etmiyor işte. Okuyucum, “Eniştemize problem bırakmak istemiyoruz” demiş ancak bunun tartışması kalmamış, enişteye problem kaldı bile. Elinde bono olan bir kimse üç yıl içinde bu bonoyu tahsil amacı ile kullanabilir. Şimdi, bu senet bir teminat senedi olarak hazırlanmış olsaydı teminat gerçekleşmedi, bu bononun icra takibine konu yapılması suç teşkil ederdi diyeceğim ama hiç sanmıyorum ki bu bono teminat bonosu olarak verilmiş olsun. Bu bir borç ikrarı mahiyetinde bono olduğuna göre bir gün icra takibine konu olabilir. Bunu önceden önlemenin yolu menfi tespit davası dediğimiz bir davadır. Yani “Borcumun bulunmadığını tespit et” anlamında bir davadır. Aksi halde bonoya dayalı bir icra takibinde “Borcum yoktu” demekle takip durmuyor. Bu okuyucu mektubu diğer okuyucularım için de uyarıcı olsun. Öyle “Biz bunu hap yapıyoruz, bir problem yaşamazsınız” diyen oto kiralayanlara güvenip bono veya kredi kartı numarası verilmesin. Belki “Hasar veya ceza tayini halinde borcu üstleneceğim” diye bir taahhüt verilmesi teklif edilebilir. Ancak bu da kolay bir çıkar yol değil. Zira bono veya kredi kartı alınması kararı kiralama merkezinden veriliyor, oysa bizlerin muhatap olduğumuz kişiler merkeze bağlı çalışanlar yani kendi karar alıp uygulayacak mevkide değil. Bunun için abonelikle araç kiralayan, böyle riskli taleplerde bulunmayan firmalar var, onları tercih etmekte yarar var. Ancak eniştenizin nurtopu gibi bir problemi kucağındadır, bunu bilin.
