Tebligat usulüne uygun

1998 yılında bir trafik kazasına karıştım. Ben yaralandım biri öldü. Kazadan sonra ikametimi değiştirdim, iş icabı başka bir şehre yerleştim. Ancak bana haber vermeden SSK ölenin ailesine bağladığı geliri benden istemiş, dava bitmiş, haberim yok.
Şimdi benden 100 bin TL isteniliyor. Bunu benim ödeme imkanım yok. Şayet Anayasa değişir de Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru imkanı doğarsa ben Anayasa Mahkemesi’nde dava açabilecek miyim? E.T.

Trafik kazasında ölüm nedeni ile SSK (SGK), bağladığı maaşın karşılığını kusurlu taraftan ister. Taraflar müteselsil sorumlu olacağı için de kusur oranını kendisi ayırmaz, kimde para bulursa ondan alır. Sorumluluk durumu bu. Ancak sizin dezavantajınız adres değişikliği. Bir dava görülürken davalının adresi aramalara rağmen bulunamazsa bu halde tebligat gazeteye ilan verme sureti ile yapılır.
Tabii ki bu halde de sizin davadan haberiniz olmaz ama yapılan iş Tebligat Kanunu’na uygundur. Dolayısı ile karar kesinleşmiştir. Bu tamam ancak ilginç olan sorunuzun ikinci bölümü.
Bu Anayasa değişikliğinden meğer neler umuluyormuş. Bu soru da Anayasa değişikliğinin vatandaşa ne kadar yanlış anlatıldığının göstergesi. Bu değişiklikle sizin alacak-verecek davanızın Anayasa Mahkemesi’ne falan gideceği yok. Değişikliğin ucunun size dokunup bir avantaj falan da sağlayacağı yok. Orada hesaplar farklı, bu hesaplar da size uğramayacak bilin. Bu işi kendilerine yontanlara da alet olmayın.

Çalışma müdürlüğüne başvurun
Bir işyerinde beş yıldır çalışıyorum. Bizden önce işe girenlere düşük ücretle çalıştıkları için iyileştirme yapıldı sonra bir daha zam yapıldı ama benim durumumda olanlara bu uygulanmadı. Bunu dava konusu yapabilir miyim? E.K.

İş Kanunu’nun temeli adil ücret ve çalışma ortamı esasına dayanmaktadır. Aslında bu ifade beni yadırgatmakla birlikte işçinin haklarının korunması esastır. Zira hukukun temeli haklıyı korumak, haklıya hakkını teslim etmektir. Münhasıran bir kesimin menfaatine kanun yapılmaz. Hukuk haklıyı haksızdan ayırır, onun için adalet terazisini taşıyan heykelciğin gözü bağlıdır.
Kim olduğuna bakmadan hüküm verir. Neyse gelelim size. Herhangi bir şekilde haksızlığa uğradığınızı iddia ediyorsanız elbette hakkınızı almak için dava açabilirsiz. Ancak bunu körü körüne yapmayın. Önce bölge çalışma müdürlüğüne bir başvurun. Oradan alacağınız yanıta göre hareket edin.