Yanlış işler yapılıyor

Ben doğduğumda şimdi ailem olarak görülen akrabam beni dayımdan almış ve kendi çocuğu olarak nüfusa geçirmiş. Mahkeme kararı yok. Bu halde benim mirasçılık durumum ne olur? ? Z.S.

Şimdi bu okuyucumun, ‘dayımdan almış’ sözü benim aklımı karıştırdı. “Asıl babamdan alıp kendi evlatları gibi nüfusa geçirmişler” dese tamam ama ‘dayımdan almış’ deyince bu nasıl bir iş. Yani kendi babası aslında dayı bildiği adam da, doğumda ondan mı almışlar? Şimdi bu duruma göre bir yanıt vereyim.

[[HAFTAYA]]

Bir çocuk doğduğunda nüfusa, biyolojik ana-babasının evladı olarak kaydedilir. Bunun dışında bir de evlat edinme vardır. Biyolojik ana-baba dışında birileri, hakim kararı ile çocuğu evlatlık alır. Bu durumda biyolojik ana-baba ortadadır, evlatlık alanlar da yasa hükmüne göre ana-baba gibi çocuğa sahip olur. Bir aile ortamı doğar, çocuk evlatlık alan ana-babanın mirasçısı olur. Bunlar doğru şeylerdir.

Yanlış olan ise şudur: Bazı istisnai hallerde, özellikle kırsal kesimde ve yine özellikle çocuğu olmayanlar, çok çocuğu olan ailelerin çocuklarını, doğduğunda nüfusa sanki kendileri biyolojik ana-babaymış gibi kaydettirirler. Daha da korkuncu yine bazı hallerde bu iş gelir amacı ile ücretli yapılır. Yani çocuk mal gibi satılır. Çocuk, bu aile içinde büyür ve gerçekte kendisini doğurmayan bu kadını annesi, kocasını da babası zanneder. Bu halde de elbette bu kişilerin mirasçısı olur. Ancak biyolojik anne ve baba ortada olmadığı için onlarla hukuki ilişki kopmuştur ve mirasçı falan olmaz. Ancak bu gibi olaylarda çok daha trajik olaylar yaşanabilir. Yetişkinliğinin bir döneminde gerçeği öğrenen kişi, psikolojik sıkıntılar yaşar ve bu hayatını etkiler.

Okuyucum, anladığım kadarı ile bu durumu benimsemiş, problem yapmamış. Bu işin olumlu yanı. Sorusuna gelince, kendi nüfusuna geçiren ailenin mirasçısı, ancak biyolojik ana-babasının mirasçısı değil.