Tamer Heper 'Karım beni aldatıyordu!'
HABERİ PAYLAŞ

'Karım beni aldatıyordu!'

Haberin Devamı

Gün geçmiyor ki bir kadın cinayetine tanık olmayalım. Bu haberlerin içinde bir de “Altı ay evden uzaklaştırılmıştı ama...” gibi cümleler geçiyor. Kim kimi altı ay evden uzaklaştırıyor? Bu bir önlem ise neden hiçkimse altı ay evden uzaklaşmıyor? R.Y.

Soruyu soran bir kadın okuyucum. Bunu özellikle hanım okuyucularımın sorması ve konu ile ilgilenmesini doğal karşılıyorum zira konunun mağduru kadınlar. Son aylarda bir ‘kadın cinayetleri furyası’dır gidiyor. Haberde okuyucumun tespit ettiği husus ön planda, ‘evden altı ay uzaklaştırılmıştı’. Ancak ön planda görülmesi gereken bir husus daha var, o gözden kaçıyor. Katilin beyanları arasında mutlaka şu da yer alıyor: “Beni aldatıyordu.” Öyle bir toplum olmuşuz ki sanki kadınların çoğu eşini aldatıyor.

[[HAFTAYA]]

Hayır bu bir gerçek değil, bu ifade katilin cezasının indirilmesi için bir neden ve bunu bilen katil, alacağı cezada indirim yapılsın diye olayda tahrik unsurunu öne çıkarıyor, yani yalan söylüyor. Şimdi geleyim şu uzaklaştırma meselesine. Bizde bir yasa var. Bu yasa “Ailenin korunması ve kadına karşı şiddetin önlenmesine dair kanun”. Bu yasa hükümlerine göre, şiddet gördüğünü ileri süren bir aile ferdi mahkemeye başvurur da önlem isterse, mahkeme çok ciddi delil araştırma ihtiyacı duymadan, acilen şiddetin önlenmesi için tedbir kararı verir. Yasada ne gibi tedbir kararları verilebileceği sayılmış olmakla birlikte hakime sair tedbirler konusunda yetki de verilmiştir. Bu tedbirler o kadar geniştir ki buraya sığdırmam mümkün değil. Mahkemece verilen kararları kolluk kuvveti, (polis veya jandarma) yerine getirir. Hatta yasada bir ifade var, diyor ki; “Kolluk görevleri, kolluğun merkez ve taşra teşkilatında bu kanunda belirtilen hizmetlerle ilgili olarak, çocuk ve kadın insan hakları ile kadın erkek eşitliği konusunda eğitim almış ve ilgili kolluk birimlerince belirlenmiş olan yeteri kadar personel tarafından yerine getirilir.” Kanun bu kadar teferruatlı iken uygulamada neredeyse tek karar görüyoruz ‘eşin evden altı ay müddetle uzaklaştırılması’. Altı ay, yasada belirlenen en uzun süre. Tedbirler en çok altı ay için verilir, gerektiğinde yine mahkeme kararı ile uzatılır. Tedbire rağmen vatandaş kolluk kuvveti ile de korunamadığı için, uzaklaştırma kararına rağmen diğer eş de gelir karısını öldürür, bir de namusuna el atar. İşte senaryo budur.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder