Tamer Heper Çözümler bunlar
HABERİ PAYLAŞ

Çözümler bunlar

Haberin Devamı

Kuzenim çocuksuz evli olarak Almanya’da öldü. Eşi mirası reddetmiş, zira sahibi olduğu gayrimenkul ipotekli, bankalara ve piyasaya borçlu, yaptığı ticarette iflas halindeymiş. Elinde son kalan birkaç parça dükkandan arta kalan malı oradaki vatandaşlarımız satıp bir kısmını alacaklılara bir kısmını eşine ödemiş. Burada kardeşleri var ama onlar da yoksul, hatta cenazeyi almak için bile oraya gidemediler. Ancak şimdi akıllarına ölenin borçlarından sorumluluk meselesi geldi. Ölümden bu yana bir yıla yakın zaman geçti, acaba mirası reddetmeleri gerekir mi, buna imkan var mı? T.Ç.

Okuyucumun sorusu geniş bir incelemeyi gerektiriyor. Ben özetleyeyim, neden geniş bir incelemeyi gerektirdiği anlayacaksınız. Birincisi, mirası ret, vefatın öğrenilmesinden itibaren üç ay içinde yapılır. Öğrenmenin geç olduğunu ispat gerekir zira aslolan ölümden itibaren üç ay içinde mirasın reddidir. Olayda ölüm yurt dışında olduğu için öğrenme geç olmuş olabilir ama her halde bir yıl sürmemiştir.

[[HAFTAYA]]

Dolayısı ile süre konusu okuyucumun aleyhine. Mirası eş reddetmiş, bu halde ölenin diğer mirasçıları ortada yani kardeşleri. Bu halde terekede mal varsa onlara ait, borç varsa yine onlara ait. Ancak mirası reddeden kişi daha önce mirasçı gibi davranmışsa mirası reddedemez. Bunu niye yazdım? Diyorsunuz ki dükkandaki mallar satılıp bir kısım parası eşine verilmiş. Bu halde mirasçı gibi hareket etmiş, dolayısı ile bundan sonra mirası reddedemez. Bu ikinci husus. Şimdi bir üçüncü husus var. Ölümü tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise miras reddedilmiş sayılır. Bahsettiğiniz vatandaşımızın uçan kuşa borçlu olduğunun şayi olduğu anlaşıldığına göre kardeşlerinin de reddettiği sayılmalıdır. Bir son cümle, önemli sebeplerin varlığı halinde sulh hakimi, yasal ve atanmış mirasçılara tanınmış olan ret süresini uzatabilir.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder