Tamer Heper Kefalet nasıl sona erer?
HABERİ PAYLAŞ

Kefalet nasıl sona erer?

Eşim bir iş için bankada iken bizim damada rastlıyor. Damat, kredi alacağını söylüyor ve bunun için eşimden kefil olmasını istiyor. O da birtakım belgelere imza atıyor. Sonra krediyi ödemiyor ama bizim kefaletimiz nedeni ile icraya veriliyoruz. Bankaya gittik, kefillikten kurtulmak istediğimizi söyledik, kredi bitmeden olamayacağı söylendi. Bu borç için hacze muhatap olur muyuz? Bizden sonra çocuklarımız mağdur olur mu? K.N.

Değerli okuyucularım millet olarak birkaç özelliğimizden biri de şu. Önümüze gelen “şuraya imza at” diyor, bizler de imzalıyoruz. Acaba kaçımız imzalamadan önce içeriğini okuyoruz? Sonra iddialı söylerim, ikinci bir nüshayı isteyenlerin sayısı üçü-beşi geçmez. İhtilaf çıktığında elimizde ikinci nüsha yoksa bu sözleşmede ne yazıyor, nasıl bileceğiz? Şimdi eşinizin durumu da bu. Kredi dediğiniz şey çeşit çeşit, acaba eşinizin imzaladığı kredi sözleşmesi ne?

Haberin Devamı

[[HAFTAYA]]Bazı krediler var alınan para ile sınırlıdır, ödenir biter. Bazı krediler var bir ana sözleşme başlığı altında işleyen kredi ilişkisi sürer gider. Kredi zaman zaman parti parti kullanılır ve kefilin de kefaleti sürer. Bana kalırsa önce sizin kredi sözleşmesinin ne kredisi olduğunu bilmeniz gerekir. Belki bir tüketici kredisidir, belki büyük bir kısmı ödenmiş küçük bir bölümü kalmıştır, bunu bekletip faiz işlemesindense bunu kapatmanın daha yararlı olacağı düşünülebilir. Kefillikten dönmek neredeyse mümkün olmayacak kadar zor. Bunu eski Borçlar Kanunu’nun 494. maddesi düzenlemiş olup sürekli olmayan krediler için yapılmış bir sözleşmede alacaklıya başvurup bir ay içinde takip yapılması gereğinin ihtarı falan yapılmalıdır ki bunlar uygulanabilir şeyler değildir. Eski kanunumuza göre kefalet asıl borcun ödenmesi ile son bulur. Borcunuz devam ederse sizlerden sonra mirasçılarınıza intikal eder. Değişen yeni kanunumuzda kefalet on yıl sonra sona erer.

Mülkiyet iddiası var ise...

Babamızdan kalan 13 tarladan babamızın ölümünden on yıl sonra kadastro geçti. Biz bu yerlerin annemiz ve dokuz yaşındaki kardeşimizin üzerine yapılmasını istiyorduk ve yapıldı zannediyorduk. Ancak kardeşimizin ölümü üzerine sadece iki tanesinin istediğimiz gibi olduğunu amcalarımızın müdahalesi ile isteğimiz dışında tescil olunduğunu gördük. Aradan 27 yıl geçti. Buna karşı ne yapabiliriz? F.A.

Haberin Devamı

Dikkat ederseniz okuyucularımın sorularına öyle geçiştirir gibi yanıtlar vermiyorum. Tam anlamı ile çözüm getirecek yanıtları açıklamalı olarak veriyorum. Ancak bunun için de sorunun açık olması lazım. Ne istenildiği mektuptan anlaşılmalı. Ancak okuyucumun mektubunda olayın gelişmesi çok açık değil. Kadastro geçtiğinde altı kardeşin amacının anneleri adına tescili sağlamak mı, yoksa dokuz yaşındaki kardeşlerini de ortak etmek olduğu mu? Amcalarının bu olaydaki fonksiyonu nedir, onların müdahalesi ile netice ne olmuştur, anlaşılamıyor. Ben yukarıdaki kadar özetleyebildim ama orada da tam ne olduğu açık değil, çıkarabildiğim kadarı ile özetledim. Ancak genel olarak söylemem gereken şeyler var, onu söyleyeyim belki işlerini görür. Kadastro çalışmasından bu yana 27 sene geçmiş, artık kadastro çalışması nedenine dayanarak dava açma imkanı kalmamış. Ancak mülkiyet konusunda bir ihtilaf var ise, mülkiyet konusunda iddiaları var ise malik oldukları konusunda belgeleri var da tapu kütüğünde bir başkası adına hataen tescil yapıldı ise bunu ileri sürerek dava açabilirler.

Haberin Devamı
Sıradaki haber yükleniyor...
holder